(Yargıtay 2.Hukuk Dairesi 25/10/1965 gün 4557/5028 sayılı kararı) Mehri müeccel ileriye (evliliğin boşanma yada ölümle son bulması haline kadar) yönelik bir bağışlama vaadidir. Koca dışında üçüncü bir kişinin de bağışlama vaadi geçerlidir. Ancak bu durum Borçlar Kanununun 110.maddesinde yazılı üçüncü kişi yararına borç altına girme olmayıp, Borçlar Kanununun 238.maddesinde düzenlenmiş bağışlama vaadidir. Bağışlama vaadinin geçerliliği yazılı olma koşuluna bağlıdır. (BK m.238/1) Taraflar arasındaki davanın dayanağı olan sözleşme (mehir senedi) yazılı olarak düzenlenmiş olup mehirde belirlenen bedelin ne zaman ödeneceğine ilişkin bir kaydın bulunmadığı, ancak davalı vekilinin mehir alacağı talebinde bulunurken boşanma halinde talep edilebileceğini belirttiğine göre, davacının talebi , mehir olarak ödenmiş olan (mehri muaccel) bir alacak değil, bağışlama vaadi şeklinde (mehri müeccel) niteliğinde mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olduğu anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; harici bağışlama taahhüdüne dayalı kişisel haktan kaynaklanan tapu iptali tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 14.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,22.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlık, taşınmaz satış vaadinden doğan alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay .... Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay .... Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, .../03/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın mesken niteliğindeki taşınmazın satış vaadinden kaynaklanmasına göre kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 24.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava, bağışlama vaadinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Davacı ile davalı arasında düzenlenen mehir senedi incelendiğinde, davalının evlendiklerinden bahisle davacıya senette yazılı miktardaki altını bağışlama sözü verdiği anlaşılmıştır. Ancak davalı o tarihte başkasıyla resmi nikahla evli olup, davacı taraf dava dilekçesinde, davalıyla evlendiğinde davacının başkasıyla evli olduğunu bilmediğini, davacının evli olduğunu dini nikahla evlendikten sonra öğrendiğini beyan ederek iyiniyet savunmasında bulunmuş ise de, tanık beyanlarından davacının davalının evli olduğunu bildiği halde davalıyla dini nikah yaptığı anlaşılmıştır....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava, bağışlama vaadinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Davacı ile davalı arasında düzenlenen mehir senedi incelendiğinde, davalının evlendiklerinden bahisle davacıya senette yazılı miktardaki altını bağışlama sözü verdiği anlaşılmıştır. Ancak davalı o tarihte başkasıyla resmi nikahla evli olup, davacı taraf dava dilekçesinde, davalıyla evlendiğinde davacının başkasıyla evli olduğunu bilmediğini, davacının evli olduğunu dini nikahla evlendikten sonra öğrendiğini beyan ederek iyiniyet savunmasında bulunmuş ise de, tanık beyanlarından davacının davalının evli olduğunu bildiği halde davalıyla dini nikah yaptığı anlaşılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava dilekçesinde 750 gram altının aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin talep edildiği, ıslah dilekçesi ile bedel yönünden dava değerinin 160.230,00 TL olarak ıslah edilmek sureti ile ıslah harcının bu miktar üzerinden tamamlandığı, İlk Derece Mahkemesi tarafından 654 gram 22 ayar altının aynen iadesi, olmadığı takdirde ıslah edilen bedeline hükmedildiği görülmüş ise de, dava dilekçesinde 750 gram altının aynen iadesinin talep edildiği, aynen iade talebinin altınların gerçek değerini kapsadığı, bu nedenle 750 gram altının aynen iadesi talebine yönelik olarak harcın tamamlatılması gerekirken sadece bedel yönünden yapılan ıslah dikkate alınarak değerlendirme yapılmasının hatalı olduğu anlaşılmakla 750 gram altının dava tarihindeki değeri üzerinden aynen iade talebine yönelik olarak harcın tamamlatılması için davacı tarafa HMK 30- 32.maddesi gereğince süre verilerek sonucuna göre işlem yapılması gerektiği anlaşılmakla, davalının sair...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın, gayrimenkul satış vaadinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin bulunmasına, tarafların tacir olmamasına göre, kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 17.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlık, satış vaadinden doğan alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay .... Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay .... Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 05/03/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda davalılarca imza edilen sözleşmede davalı T5'ın hukuki durumunun değerlendirilmesine yönelik olarak sözleşmenin davacı ile davalı T3 arasındaki evlilik münasebetinden kaynaklı düzenlendiği, sözleşme içeriğinde kaleme alınan yazı içeriği ve davalı T5 tarafından bağışlama vaadinde bulunan şeklinde bir tanımlamayla da imza edilmemekle bu davalının sözleşmeden kaynaklı sorumluluğu bulunmadığından ilk derece mahkemesince yazılı gerekçeyle davalı T5 yönünden husumet yokluğundan reddine karar verilmesi yerindedir. Davaya dayanak bağışlama sözleşmesi yazılı yapılmış olmakla geçerli olup, davalı T3 tarafından eşi olacak davacıya karşı bağışlama sözü verilmiştir. Taraflar arasında resmi nikah yapılmamış ise de, sözleşmenin bağışlama sözleşmesi olduğu ve genel hükümlere göre sözleşmenin değerlendirilmesi gerektiği de açıktır. Taraflar arasında sözleşme tarihinde düğün merasiminin yapılıp tarafların bir müddet birlikte yaşadıklarına dair de ihtilaf yoktur....