Yerel mahkeme kararında, “Bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılamada bozma ilamı doğrultusunda maddi hata giderilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur" denilerek, davacının bağımsız tedbir nafakası davasının (TMK m. 197) kısmen kabul edildiğini, birleşen evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı (TMK m. 166/1) boşanma davasında ise dava kabul edilerek tarafların boşanması yönünde hüküm kurulmuşsa da, her iki davada verilen kararlar yönünden hiçbir gerekçeye yer verilmemiştir. Boşanma ve bağımsız tedbir nafakası (TMK m. 197) davalarının kabulüne dayanak "Vakıalar" ve taraflara yüklenen kusurlar ayrı ayrı gerekçede gösterilmemiştir. Yerel mahkemenin hangi delillerle sonuca ulaştığını değil, dayanılan delillerde yer alan hangi vakıanın kabul edildiğini Yargıtay denetimine elverişli şekilde gerekçeli olarak açıklaması zorunludur. Bu nedenle, gerekçesiz şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan, bozmayı gerektirmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 24/11/2017 NUMARASI : 2016/798 ESAS 2017/922 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma / Tedbir Nafakası KARAR : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla HMK’nın 353. maddesi gereğince duruşma yapılmadan incelenmesine karar verilerek HMK’nın 355. maddesi gereğince de istinaf dilekçesinde yazılan sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı - davalı erkek vekili 09/08/2016 tarihli boşanma dava dilekçesinde özetle; davacı - davalı erkek tarafından açılan boşanma davasının Ankara Batı 4....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Tedbir Nafakası-Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-davalı erkek Türk Medeni Kanunu'nun 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayanarak boşanma isteminde bulunmuş, davalı-davacı bağımsız tedbir nafakası ve tazminat istemini içeren birleşen davasında verdiği dava dilekçesi ve asıl davaya verdiği cevap dilekçesiyle nafaka ve tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda kadının da boşanma davası varmış gibi davacı-davalı kadının birleşen davasının kabulüyle tarafların boşanmalarına, davacı-davalı erkek tarafından açılan davanın reddine karar verilmiştir. Davalı-davacı kadın tarafından açılmış usulüne uygun bir boşanma davası mevcut değildir....
Buna göre, nafaka davaları açıldığı tarih itibariyle hüküm ifade edeceğinden; somut olayda tedbir nafakasının dava tarihi olan 11.04.2011 tarihinden değilde, davalı tarafın davacısı olduğu boşanma dava tarihinden başlatılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ayrıca, boşanma davasından ayrı ve bağımsız olarak açılan tedbir nafakası ile hükmedilen nafaka kaldırılıncaya kadar devam eder. Bu nedenle, mahkemece; kararın kesinleşeceği tarih ile sınırlı olarak tedbir nafakasına hükmedilmiş olması da doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 31/10/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İhtiyati tedbir talep dilekçesi ve ekli belgeler incelendiğinde ihtiyati Tedbir talep eden davacının açtığı Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) davasında taşınmazın üçüncü kişi üzerine devrinin önlenmesi yönündeki talebi mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme halinde ( tapunun başka bir şahsa devredilmesi halinde) hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı hatta imkansız hale gelebileceği anlaşılmakla, talep usul ve yasaya uygun bulunmuş, davanın Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) davası olduğu dikkate alınarak dava konusu taşınmaza ihtiyati tedbir konulmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçe ile "Davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile, dava konusu Giresun İli, Tirebolu İlçesi Körliman Mahallesi 208 ada 16 parselde bulunan 8 nolu bağımsız bölüm üzerine üçüncü kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmasına...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, tedbir-yoksulluk nafakası ve maddi-manevi tazminat verilmesini istinaf etmiştir. Davacı kadın vekili katılma yoluyla vermiş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, tedbir-yoksulluk nafakasını ve maddi-manevi tazminat miktarını istinaf etmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı erkeğin bağımsız tedbir nafakası davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; 6100 sayılı HMK'nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca “Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun’un 44, maddesi ile de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür. Karar tarihi itibariyle bu miktar “72.070,00 TL” olarak belirlenmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma- Bağımsız Tedbir Nafakası ve Birleşen Yardım Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın ... tarafından; nafakaların miktarı ve vekalet ücreti yönünden, davalı-davacı ortak çocuk ... tarafından ise yardım nafakasının miktarı ile vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle hükmün C bendinin 4. fıkrasında "maktu vekalet ücreti" yazılacağı yerde "maktu vekalet harcı" yazılmasının mahallinde her zaman düzeltilebilecek maddi hata niteliğinde olduğunun anlaşılmış bulunmasına göre davalı-birleşen davacı ...'nın tüm, davalı-karşı davacı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Maddi ve Manevi Tazminat-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından; kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise; davacı-karşı davalının kabul edilen boşanma davası ile tazminatlar ve nafakaların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşı davacı kadın, davacı-karşı davalı erkek tarafından açılan boşanma davasına karşı açtığı davasında boşanma davasının reddi ile birlikte velayet, tedbir nafakası, iştirak nafakası, yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile)Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nafaka-Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından tedbir nafakası miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle 08.11.1999 doğumlu ortak çocuk ...'nın temyiz inceleme aşamasında ergin olduğunun anlaşılmasına ve yararına hükmolunan tedbir nafakasının ergin olduğu tarihte kendiliğinden sona ereceğinin tabii bulunmasına göre, davacı-karşı davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre bağımsız tedbir nafakası davasında(TMK 197) davacı-karşı davalı kadın yararına takdir edilen tedbir nafakası azdır....