Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, tedbir nafakası davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın, asıl davada boşanma talebinde bulunmuş, birleşen tedbir nafakası davasında ayrı yaşamakta haklı olduğunu ileri sürerek Türk Medeni Kanunu'nun 197. madesi uyarınca tedbir nafakası talebinde bulunmuş, mahkemece boşanma davasının takip edilmediğinden açılmamış sayılmasına, tedbir nafakasına yönelik birleşen dosya yönünden ise sübut bulmadığından bahisle reddine karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davacı kadının birleşen tedbir nafakası davasında delil olarak dayandığı ... 9....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı erkek tarafından birleşen tedbir nafakası davasında kadın lehine hükmedilen vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek tarafından açılan boşanma davası, kadının açtığı bağımsız tedbir nafakası davası (TMK md 197) ile birleştirilmiş, mahkemece erkeğin boşanma davasının kabulüne, birleşen tedbir nafakası davasının ise, boşanma dosyasında tedbire karar verildiğinden konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı-davalı erkek tarafından birleşen tedbir nafakası davasında kadın lehine verilen vekalet ücrcti yönünden temyiz edilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davaların birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından, tedbir nafakası davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-davalı erkek tarafından, Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi uyarınca evlilik birliğinin sarsılması hukuksal nedenine dayalı boşanma davası açılmış, davalı-davacı kadın ise, 08.01.2016 tarihinde açtığı birleşen davasında, Türk Medeni Kanununun 197. maddesi uyarınca tedbir nafakası talep etmiştir. Mahkemece, erkek tarafından açılan boşanma davasında kadın yararına tedbir nafakası (TMK m. 169) verildiğinden bahisle, kadının birleşen nafaka davasının reddine karar verilmiştir. Dava ve birleşen dava birbirinden bağımsız ayrı davalardır ve davaların her biri hakkında ayrı ayrı hüküm kurmak gerekir (HMK m. 297/2)....

        Bu nedenle, mahkemece verilen hüküm karşı boşanma davası, velayet, asıl davada kadın için hükmedilen tedbir nafakası, bağımsız tedbir nafakası davasında ortak çocuklar lehine hükmedilen tedbir nafakaları yönünden kesinleşmiştir. Kesinleşen konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken mahkemece, bu durum gözetilmeden karşı boşanma davası, velayet, asıl davada kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası ve bağımsız tedbir nafakası davasında ortak çocuklar lehine hükmedilen tedbir nafakaları hakkında yeniden hüküm kurulması doğru olmamıştır....

          Somut olayda; boşanma davası 10.07.2013 tarihinde açılmış, 18.12.2013 tarihinde karara bağlanmış ve 25.04.2014 tarihinde kesinleşmiştir. Çocuk için tedbir nafakası davası 31.03.2014 tarihinde açılmıştır. Boşanma dosyasında, müşterek çocuk lehine tedbir nafakasına hükmolunmuştur. Müşterek çocuk lehine boşanma davasında hükmolunan tedbir nafakası, kararın kesinleşmesi ile sona ermiştir. Bu halde; müşterek çocuk lehine, boşanma davasının kesinleşme tarihinden itibaren, boşanma davasında hükmedilen nafaka ile mükerrerlik oluşturmayacak şekilde tedbir nafakası talep edilebilir. Mahkemece tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile boşanma davasında hüküm altına alınan tedbir nafakası da gözönünde bulundurularak, müşterek çocuk lehine hakkaniyete uygun bir miktarda nafakaya hükmolunması gerekirken; yanılgılı değerlendirme sonucunda, yazılı şekilde davanın reddedilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

            Tedbir nafakası isteklerinin her gün doğan ve işleyen haklardan olduğu nazara alınarak feragat tarihinden itibaren davalı kadın yararına tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde 09.08.2011 tarihinden itibaren davalı yararına tedbir nafakasına hükmedilmesi doğru görülmemiştir. 2-Davalının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davalı kadın, boşanma davasının açıldığı 9.8.2011 tarihinden önce, 5.8.2011 tarihinde açmış olduğu tedbir nafakası davasından ilk celse feragat etmiş ve feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Kadının tedbir nafakası davasından feragat etmesi, kocasının kusurlarını boşanma davasına yönelik olarak affettiğini göstermez. Zira davalı kadın, tedbir nafakası davasından feragat etmekle birlikte boşanma davasında kocanın kusurlarına yönelik iddialarını ileri sürüp, bu iddialarını kanıtlamak için delillerini de sunmuştur....

              DAVA TÜRÜ : Nafaka-Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından; erkeğin kabul edilen boşanma davası, tedbir nafakası, yoksulluk nafakası yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise nafaka davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı vekili Av. ... 21/11/2016 tarihli dilekçesiyle erkeğin kabul edilen boşanma davası ve yoksulluk nafakasına dair temyiz isteminden feragat ettiğini bildirdiğinden temyiz dilekçesinin boşanma davası ve yoksulluk nafakası yönünden reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacı-karşı davalı vekili Av. ... 21/11/2016 tarihli dilekçesiyle tedbir nafakası talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün tedbir nafakası davası yönünden bozulması gerekmiştir....

                Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Nafaka ve Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası, iştirak nafakası ve velayet yönlerinden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-davalı kadının açtığı tedbir nafakası davasına birleşen; davalı-davacı erkek tarafından açılan evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı boşanma davasında, ilk derece mahkemesince tarafların eşit kusurlu olduğundan bahisle, kadının bağımsız tedbir nafakası davasının kısmen kabulü ile erkeğin boşanma davasının kabulüne ve tarafların boşanmaları ile kadının velayet ve nafaka taleplerinin kabulüne, erkeğin tazminat taleplerinin reddine dair hüküm kurulmuştur....

                  Somut olay incelendiğinde; davacı kadının eldeki davada dava tarihinden itibaren boşanma davasında hükmedilen tedbir nafakasının arttırılmasına ve karar kesinleştiğinde yoksulluk nafakası olarak devamına karar verilmesini istediği, ancak boşanma ilamında arttırılması talep edilen tedbir nafakasının boşanma hükmü kesinleşinceye kadar devamına karar verilmiş olup, bu kararın kadın tarafından tedbir nafakasının miktarını da içine alacak şekilde istinaf ve temyiz edildiği, eldeki davanın henüz boşanma kararı kesinleşmeden açılmakla, tedbir nafakası yönünden derdest davanın bulunduğu, dava devam ederken boşanma kararı kesinleştiğinden kesinleşme tarihinden sonra da tedbir nafakası kendiliğinden kalktığından, mahkemece tedbir nafakası hakkında derdestlik sebebi ile davanın usulden reddine karar verilmesinde bir yanlışlık görülmemiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından tazminatlar ile nafakaların miktarı ve reddedilen nafaka davası, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı kadının boşanma davasının fer'isi niteliğindeki tazminatlar ile nafakalara yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-davacı kadının birleşen tedbir nafakasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davalı tarafından, tarafların boşanma davalarından önce 03.12.2012 tarihinde açılan tedbir nafakası davası(TMK. md. 197), boşanma davaları ile birleştirilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu