Banka veya finansman şirketi ile sözleşme yapan satıcı, müşterisini doğrudan sözleşme ile bağlı olduğu kredi kurumuna göndermekte ve bu suretle müşteri ile kredi kurumu arasında aracılık rolünü de üstlenmektedir. Açıklanan mevzuat hükümleri çerçevesinde bakıldığında bağlı kredi, belirlenmiş bir mal veya hizmetin tedariki için verilen kredi olup tüketici, krediyi veren kuruluş ve imalatçı/satıcı arasında üçlü bir ilişkiyi gerektirir. Bu ilişkide kredi veren kuruluş ile satıcı arasında kurulan anlaşma gereğince kredi veren kurum, satıcı kurumdan satın alınacak bir mal veya tedarik edilecek bir hizmet için, müşteriye nakdi yardım sağlamayı üstlenirken, tüketici de bu anlaşmada belirlenen malı satıcıdan kredi veren kuruluş ile aralarındaki borç ilişkisi çerçevesinde satın almaktadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.10.2015 tarih, ...arar ve 23.10.2015 tarih, ... sayılı ilamlarıyla da aynı yöne işaret edilmiştir....
Mahkemece, bankanın kullandırdığı kredinin bağlı kredi olması nedeniyle 4077 Sayılı Yasanın 10. Maddesi uyarınca davalı bankanın da sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalılar ... Ltd Şti ve...A.Ş’nin temyiz itirazlarının reddi gerekir. 1-Davalı ...nin temyiz itirazlarının incelenmesinde; 4077 Sayılı Yasanın 10/5 maddesi uyarınca, 2010/16819-2011/5636 kredi veren kuruluşun verdiği kredinin bağlı kredi sayılabilmesi için, kredi verenin tüketici kredisini belirli marka, bir mal veya hizmet satın alması ya da belirli bir satıcı veya sağlayıcı ile yapılacak satış sözleşmesi şartı ile vermesi gerekir. Bu koşulları taşımayan tüketici kredisinin bağlı kredi olarak kabulü olanaksızdır....
dan aldığını ve kredi borcuna karşılık başka çeklerle birlikte katılan bankaya verdiğini savunması, katılan banka vekilinin 01.11.2007 tarihli şikayet dilekçesinde suça konu çekin kredi borcuna mahsup edilmek üzere temlik ve ciro edildiğini beyan etmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti açısından; suça konu çekin bankaya önceden doğan borç ilişkisi nedeniyle verilip verilmediğinin belirlenmesi için mahkemece, bankadan suça konu çekin kredi kullandırılması sırasında mı yoksa kredi kullandırıldıktan sonra mı teminat olarak alındığının tespiti, çekin kredi kullandırıldıktan sonra alınması halinde önceden doğan borç ilişkisinin varlığının kabulü ile dolandırıcılık suçunun oluşmayacağının gözetilmesi gerektiği, ayrıca bankadan söz konusu kredi borcunu karşılayan başkaca kefalet, ipotek, teminat vs. verilip verilmediğinin, verilmiş ise bu teminatların kredi borcunu karşılayıp karşılamadığı hususlarının araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tespit edilmesi...
Somut olayda, davalılar arasında yapılan protokol gereğince davalı yüklenicinin kredi kullanım taahhüdünün bulunmadığı, davalı bankanın kredi verip vermemekte serbest olduğu, davacı ile davalı banka arasındaki kredi sözleşmesi ve eklerinde, kullandırılan kredinin davacı ile yüklenici arasındaki ön ödemeli konut satış sözleşmesine konu taşınmaza ilişkin olarak kullanıldığının veya kredinin bağlı kredi olduğunun belirtilmediği, sözleşmelerde diğer sözleşmeye atıfta bulunulmadığı, dolayısıyla kredinin bağlı kredi niteliğinde olmadığı anlaşılmıştır....
a ait kredi kartına ilişkin düzenlenmiş, 06.06.2005 tarihli 2 adet kredi kartı slibinde kredi kartı sahibi olarak ... adına atfen atılmış imzalar ve ... ...' ya ait üç farklı numaralı kredi kartı hesabına düzenlenmiş gözüken, 27.05.2005 tarihli 3 adet kredi kartı slibinde kredi kartı sahibi olarak ... ... adına atfen atılmış imzaların aynı bir şahsın eli ürünü oldukları, İnceleme konusu ...' a ait kredi kartı hesabına düzenlenmiş, 06.06.2005 tarihli 2 adet kredi kartı slibinde ve ... ...'ya ait, üç farklı numaralı kredi kartı hesabına düzenlenmiş gözüken, 27.05.2005 tarihli üç adet kredi kartı slibinde ... ve ... ... adına atfen atılmış olan ve kendi aralarında uyumluluk arzeden imzaların, ...'...
Konut satış ve kredi sözleşmesi tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un (TKHK) Bağlı Krediler başlıklı 35. maddesinde; "(1) Bağlı kredi sözleşmesi; konut finansmanı kredisinin münhasıran belirli bir konutun satın alınması durumunda bir sözleşmenin finansmanı için verildiği ve bu iki sözleşmenin objektif açıdan ekonomik bir birlik oluşturduğu sözleşmedir. (2) Bağlı kredilerde, konutun hiç ya da gereği gibi teslim edilmemesi nedeniyle tüketicinin bu Kanunun 11 inci maddesinde belirtilen seçimlik haklarından birini kullanması hâlinde, satıcı ve konut finansmanı kuruluşu müteselsilen sorumludur....
. - K A R A R - Davacı vekili; davalının, müvekkil banka ile dava dışı bir şirket arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesini müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, söz konusu sözleşmeye bağlı olan business kart hesabı borcunun ödenmemesi üzerine borçlular hakkında icra takibi yapıldığını, davalının haksız itirazı ile takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili; müvekkilinin söz konusu Genel Kredi Sözleşmesi'ni kefil sıfatıyla imzaladığını ancak kullanılan kredilerin ödendiğini, davacı bankanın business kredi kartı borcu nedeniyle müvekkili hakkında icra takibi başlattığını, ancak müvekkilinin business kart sözleşmesinde imzası olmadığını, söz konusu kredi kartının farklı bir cari hesap üzerinden işletildiğini, müvekkilinin takibe konu borç nedeniyle sorumluluğunun olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir....
ın rızası ile harcama yaptığını, lehe indirim maddelerinin hakkında uygulanmadığını, zararın tamamen giderilmesi nedeniyle beraat kararı verilmesi gerektiği, usul ve yasaya aykırı karar verildiği ve benzerine ilişkindir. III. OLAY VE OLGULAR 1.Dava konusu olay, olay günü sanıklarla birlikte gittiği evde içki içtiği ve babasına şikayet edeceklerinden bahisle korkutarak babası müşteki ...'in kredi kartını getirmesini istemeleri üzerine mağdur ...'ın, olaydan yaklaşık bir kaç gün sonra babasına ait olan kredi kartını alarak sanıklara verdiği, önce bankamatikten 2.000TL para çektikleri, ... Tekel Bayii'nden kredi kartı ile alışveriş yaparak 480TL'lik alkol aldıkları, telefon fatura ödemesi ve benzeri işlemler yaparak bahse konu kart ile toplam 3.167 TL para harcadıkları, sanığın böylece diğer sanıklarla birlikte başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama suçunu işlediği iddiasına ilişkindir. 2....
Kredi sözleşmesinin 29. maddesinde ise; kredi ile satın alınacak taşınmaz bilgileri sözleşmeye yazılmış, taşınmaz belirli hale getirilmiştir. Bu bilgilere göre, bağlı kredinin ön koşulu olan "münhasıran belirli bir malın veya hizmetin tedarikine" ilişkin olması koşulunun yerine geldiği görülmektedir. Kredi sözleşmesinin, 9.1. maddesinde; "Banka, Müşteri'ye işbu sözleşme kapsamında kullandırdığı Kredi'yi belirli bir konutun satın alınması veya belirli bir satıcı/sağlayıcı ile hukuki işlem yapılması koşulu ile vermemiş olup ..." şeklinde düzenleme bulunmakta olup, davalı banka bu hüküm nedeni ile sözleşmenin bağlı kredi olmadığını savunmuştur. Yukarıda açıklandığı üzere, kredi sözleşmesinde taşınmaz belirlenmiş, bilgilendirme formunda da sözleşmenin bağlı kredi olduğuna dair tüketici kanaat uyandıracak ifadeler kullanılmıştır....
Davalı vekili, 5011 no'lu kredi yönünden, davacı tarafça gerçek ödeme bedeli olarak belirtilen rakamların doğru olmadığını, davacının geri ödemesi gereken toplam taksit tutarının 619.389,97 USD olduğunu ve 13.03.2012 tarihinde bankaya olan borucunu erken ödeyerek kapatmak istediğini, davacının ödeme tarihinde bankaya anılan projeden toplam borcu 453.589,97 USD olup, davacıya 4.016,46 USD indirim yapıldıktan sonra tahsil edilmesi gereken tutarın 449.573,51 USD olduğunu, 5012 no'lu kredi yönünden de fazla tahsilat iddiasının doğru olmadığını zira, davacının ödeme tarihinde borcu 1.482.981,75 USD olup, davacıya 176.557,13 USD indirim yapıldıktan sonra 1.306,424,62 USD tahsil edildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir....