Hukuk Dairesince, davalıların istinaf isteminin HMK'nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş, anılan kararın taraflarca temyiz edilmemesi üzerine 05.01.2021 tarihinde kesinleştirme işlemi yapılmış, davalılar vekilince davalı ... yönünden kendilerine tebligat yapılmadığından bahisle kesinleştirme işleminin kaldırılması talep edilmiş, aynı tarihli evrak üzerinde yapılan inceleme ile “vekil ile takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır. Gerekçeli karar davalılar vekiline tebliğ edildiği halde temyiz edilmediği" gerekçesiyle talebin reddine ilişkin verilen karar, 26.02.2021 tarihli dilekçe ile davalılar vekili tarafından kesinleştirme şerhinin kaldırılması ile birlikte eski hale getirme istekli temyiz edilmiştir....
Dairemizin 09.12.2021 tarihli ve 2021/11787 Esas, 2021/14945 Karar sayılı bozma ilâmı ile 17.10.2018 tarihli bozma ilamında 2.011,64 m²lik yol olarak kullanılan alanın öncelikle eski hale getirme bedelinin ve zemin bedelinin ayrı ayrı hesaplanması, eski hale getirme bedelinin zemin bedelinden az olması halinde eski hale getirme bedeline, zemin bedelinin az olması durumunda ise zemin bedeli hükmedilmesi ve bu bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile idare adına tesciline karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozma yapılmış olup, hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre, zemin bedelinin eski hale getirme bedelinden fazla olduğunun tespit edildiği anlaşıldığından dava konusu taşınmazın eski hale getirilmesine ve zarar gören ağaç bedeline hükmedilmesi gerekirken zemin bedeline hükmedilmesi doğru görülmediğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir. D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar ... 2....
"İçtihat Metni" TARİHİ : 13/01/2015 NUMARASI : 2013/615-2015/8 Taraflar arasındaki dava konusu taşınmazlara yönelik el atmanın önlenmesi ve eski hale getirme davasının reddine dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 22/03/2016 günü temyiz eden davacılar vekilinin yüzüne karşı; usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden aleyhine temyiz olunan davalı idare vekilinin yokluğunda duruşmaya başlanarak davacılar vekilinin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, dava konusu taşınmazlara yönelik el atmanın önlenmesi ve eski hale getirme istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekilince temyiz edilmiştir....
Kaldı ki, sanığın yanıltılmış olduğu ve eski hale getirme, dolayısıyla da temyiz hakkının bulunduğu kabul edilse dahi, temyiz süresinin kaçırılmasına neden olan engelin kalkmasından itibaren yedi gün içinde eski hale getirme ve temyiz isteminde bulunulması gerekmektedir. 5271 sayılı CMK'nın 41/1. madde ve fıkrasında belirtilen 7 günlük süre sanık müdafiinin iddiasına göre 12.03.2015 günü sona erdiği halde, sanık müdafii eski hale getirme ve temyiz istemini içerir dilekçeyi 7 günlük süreden sonra 26.03.2015 tarihinde vermiş bulunmaktadır. Sanık müdafiinin 19.03.2015 tarihli temyiz dilekçesinde eski hale getirme talebi yoktur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ceza Dairesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın temyiz başvurusu ile birlikte eski hale getirme isteminde de bulunduğu, eski hale getirme isteği hakkındaki karar verme yetkisinin, 5271 sayılı CMK'nın 42/1. maddesi uyarınca Yargıtay'a ait olduğu tespit edilerek yapılan incelemede; Sanık hakkında Kahramanmaraş 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 14/11/2017 tarih, 2016/520 Esas, 2017/802 Karar sayılı kararı ile hırsızlık suçundan 6 yıl hapis cezası verildiği, kararın istinaf edilmesi üzerine; Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesi’nin 26/04/2018 gün ve 2018/407 Esas ve 2018/1045 Karar sayılı kararı ile istinaf isteminin esastan reddine karar verildiği, kararın sanığın savunmasının tespiti sırasında bildirdiği "...Mah. ... Sk....
geçildiği, mahkemenin dosya numarası ve ceza bilgileri bulunan çağrı kağıdının, suça sürüklenen çocuğa adresinde 03/03/2015 tarihinde bizzat tebliğ edildiği, suça sürüklenen çocuğun hırsızlık suçundan verilen hüküm nedeniyle 11/03/2015 tarihinde cezaevine girdiği ve hükmün 27/04/2016 tarihinde infaz edildiği hususları birarada nazara alındığında, suça sürüklenen çocuğun 03/09/2020 tarihli dilekçesi ile temyiz ve eski hale getirme isteminde bulunmuş ise de, 03/03/2015 tarihi itibariyle öğrendiği kararı, 1412 sayılı CMUK'nın 310. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süreden sonra 03/09/2020 tarihinde temyiz eden suça sürüklenen çocuğun temyiz istemi ile yerinde görülmeyen eski hale getirme isteminin aynı Kanun'un 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE, 03/11/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Taraflar arasındaki Kurum işleminin iptali ile ölüm aylığı bağlanması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine, ek kararla istinaf başvurusunun ve eski hale getirilmesi talebinin reddine karar verilmiştir. Kararın ve ek kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun ve eski hale getirme talebinin reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.07.2013 gününde verilen dilekçe ile tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne, manevi tazminat talebinin reddine dair verilen 17.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince ayrı ayrı istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukuna dayalı yıkım, eski hale getirme ve tazminat isteğine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin ......
Bu durumda; 11.999,85 m²'lik hafriyat dökülü alanın öncelikle eski hale getirme bedelinin ve zemin bedelinin ayrı ayrı hesaplanması, eski hale getirme bedelinin zemin bedelinden az olması halinde eski hale getirme bedeline, hafriyat dökülerek el atılan bölümün bedelinin fazla olması durumunda ise taşınmaz bedeli ile hafriyat dökülü bu bölüm için ecrimisil bedeline de hükmedilmesi ve bu bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile idare adına tesciline karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, eksik inceleme ile karar verilmesi, 2)Davacının el atmanın önlenmesi talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması, 3) Dava konusu taşınmaza 2011 yılı Haziran ayında el atıldığı belirtildiği halde, 2011 yılı Ocak – Haziran ayları arası ecrimisil bedeline de hükmedilmesi, 4)Eski hale getirme bedeli, kararın infazı sırasında belirleneceğinden infazda tereddüt yaratacak şekilde el atılan taşınmazın eski hale getirme bedelinin hüküm altına alınması, 5) 6001 sayılı Karayolları Genel...
SONUÇ: Birinci bent gereğince davacı-karşı davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle mahkeme kararının ‘Hüküm’ başlıklı bölümünün 2. paragrafında bulunan (...ıslah da dikkate alınarak, kira kaybı için 4.226.832.000 TL.nın, eski hale getirme tazminatı için 1.250.000.000 Tl.nın dava tarihi olan 10.4.2002 tarihinden yasal faizi ile) sözlerinin karardan çıkartılmasına, yerine (...ıslah da dikkate alınarak, kira kaybı için 4.226.832.000 TL.nın, eski hale getirme tazminatı için 1.250.000.000 TL’nın davacı-davalı ...’den tahsiline, kira kaybının 500.000.000 Tl.lık kısmına ve eski hale getirme tazminatının da 250.000.000 TL. kısmına birleştirilen davanın dava tarihi olan 10.4.2002 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine, kira kaybı tazminatının ıslahla artırılan 3.726.832.000 TL.lık kısmına ve eski hale getirme tazminatının ıslahla artırılan 1.000.000.000 TL:lık kısmına ıslah tarihi olan 5.7.2005 tarihinden itibaren yasal faizi yürütülmesine) sözlerinin...