Somut olayda; davalının hesabına yanlışlıkla yatırılan bedelin iade edilmediği, bu nedenle bunun tahsiline , hatalı yapılan yapılan ödeme nedeniyle alacaklı olduğunu icra takibine yapılan itirazın iptalini talep ve dava etmiş olup, davacı davasını sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayandırdığından, taraflar arasındaki bankacılık işlemi haricinde yanlışlıkla ödenen bedelin tahsili talep edildiğinden, uyuşmazlığın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.( YARGITAY 11. Hukuk Dairesi ESAS NO: 2018/4503 -KARAR NO: 2020/2011; ESAS NO: 2020/7206 -KARAR NO: 2022/46) Her ne kadar karşı görevsizlik veren mahkemeler arasında Asliye Hukuk Mahkemesi bulunmasa da görev hususunun kamu düzeninden olduğu, görevli mahkemenin resen belirlenebileceği anlaşıldığından, uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde bağlı bulunulan Bakırköy Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir....
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) DAVA TARİHİ : 18/10/2023 KARAR TARİHİ : 26/03/2024 KARAR YAZIM TARİHİ : 27/03/2024 KARAR SONUCU : GÖREVSİZLİK Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile dava dışı arasında 06/09/2022 tarihinde trafik kazası meydana geldiğini, kaza esnasında müvekkilinin ... plaka sayılı aracın işleteni ve sürücüsü olduğunu, davalı şirketin ise müvekkilinin sahip olduğu aracın sigortacısı olduğunu, kaza nedeniyle dava dışı yayanın uğradığı zararın tahsili için SGK'nın 20/05/2023 tarihli borç bildirim belgesi ile müvekkilinden talepte bulunulduğunu, SGK'nın geçici iş göremezlik olduğunu belirttiği bedelin sigorta şirketi tarafından ödenmesi gerektiğini, sigorta şirketi tarafından hiçbir ödeme yapılmadığını ve tahakkuk ettirilen 19.289,22-TL borcun 15/06/2023 tarihinde...
Dava tarihi olan 01.07.2014 tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 3/1-k maddesinde tüketicinin; “ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi” ifade edeceği, 3/1-l maddesinde ise tüketici işleminin; “mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” ifade edeceği düzenlenmiş, aynı kanunun 73/1 maddesinde de; tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalara bakmaya tüketici mahkemelerinin görevli olduğu hüküm altına alınmıştır....
Değerlendirme : Dava, bankacılık işlemi nedeniyle haksız ödenen mevduatın tahsili istemine ilişkindir. Davacı banka, davalıya , yaptığı ödeme sırasında kendisine fazladan 40.000TL verdiğini iddia ederek, davalıya ait hesap hareketlerini ve ödeme günündeki kamera kayıtlarını sunmuştur. Mahkemece davanın yazılı belge ile ispatlanması gerektiği, davacı tarafça yazılı belge sunulamadığından davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dava tarihinde yürürlükte olan 6100 sayılı HMK’nın 1/1. maddesi uyarınca mahkemelerin görevi, kanunla düzenlenir ve göreve ilişkin kurallar, kamu düzenine ilişkindir. Yine, 6102 sayılı TTK'nın 4/1- c bendinde, "Borçlar Kanununda havale hakkındaki 555 ile 560'ıncı maddelerinde" ve yine aynı Kanun'un 4/f bendinde "bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde" öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır....
Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, avukat olan davacının, haksız azil nedeniyle başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. .... 11. Asliye Hukuk Mahkemesince, taraflar arasındaki uyuşmazlığın Tüketicinin Korunması Hakkında Kanundan kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. .... 2. Tüketici Mahkemesi tarafından ise uyuşmazlığın Tüketicinin Korunması Hakkında Kanundan kaynaklanmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. 28.11.2013 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun (TKHK) 2. maddesinde Kanunun kapsamı “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır....
Maddesi kapsamında haksız şart sayıldığını, davalı şirketin organisazyon ücret bedeli adı altında tüketiciden 21.250,00 TL tahsil ettiğini, müvekkili tarafından ödenen toplamda 27.144,00 TL peşinatın yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile tüketiciye iadesine, sözleşmenin iptaline, davacı tarafından ödenen toplamda 27.144,00 TL'nin 1.275,00 TL sinin organisazyon ücret bedeli sayılarak fazladan 188 ay için tahsil edilen 25.869,00 TL sinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; davaya bakmakla görevli mahkemelerin tüketici mahkemeleri olduğu gerekçesiyle dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş, karar süresinde davalı vekilince istinaf edilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/561 Esas KARAR NO : 2022/498 DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) DAVA TARİHİ : 25/08/2022 KARAR TARİHİ : 31/08/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı Vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ... plaka sayılı aracı 28.05.2021 tarihinde ... poliçe numarası ile kaskoladığını, müvekkili şirket nezdinde kaskolu bulunan ve davalıya ait kaskolu aracın 30.10.2021 tarihinde ......
ın banka müşteri numarası veya TC Kimlik numarası altındaki açık veya kapalı olan tüm hesaplarına ulaşmanın mümkün olduğunu, dava konusu olayda önce hesap bakiyesinin 10 yıllık zamanaşımı nedeniyle TMSF'ye aktarıldığı bilgisinin verilmesi, akabinde TMSF'den böyle bir aktarım gerçekleşmediği bilgisinin gelmesi üzerine hesabın ... tarihinde faizli bakiyesi ile kapatıldığı bilgisinin verilmesi Bankacılık Kanununun tasarruf sahiplerinin hak ve menfaatlerinin korunması amacına aykırı düştüğünü, böyle bir belirsizliğin yine bankacılık teamül ve uygulamalarına ters düştüğünü, davacı banka tarafından düzenlenen 31/03/2002 tarihli davalıya ait ... nolu USD vadesiz mevduat hesabına ait ..-././. tarihlerine ait Hesap ekstresi fotokopisinde banka yetkililerinin imzası olmadığını, ... tarihli ikinci hesap hareketi açıklamasının, "tarafına ödenen tarihli talimatınız ile ödenen" şeklinde olduğunu, hangi tarihli talimat olduğu belirtilmediğini, davalıya ait olduğu belirtilen imza kartonunda herhangi bir...
Kararı, davalı vekili ile fer'i müdahil ... ve ihbar olunan ... vekilleri temyiz etmiştir. 1- Asıl ve birleşen dava, bankacılık işleminden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. 28.05.2014 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6502 sayılı Yasa'nın 3/k bendinde "Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi" tüketici, 3/ı bendinde ise "Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem" tüketici işlemi olarak tanımlanmıştır....
un şahsi banka hesabında bulunan 110.000,00 TL nakit mevduatın 3. kişi...'ye ait hesaba hiç bir yazılı talimat olmaksızın aktarıldığını, bankacılık mevzuatına aykırı olan bu işlemlerin düzeltilmesi için defalarca görüşüldüğünü, banka aleyhine takip yapıldığını, bankaca 60.000,00 TL'nin davacı ...'a ödendiğini, ancak daha sonra sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak müvekkili şirket aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığını, talep edilen alacağın zamanaşımına uğramış olduğunu belirterek müvekkili .... Şti'nin borçlu olmadığının tespitine, yine talep edilen alacağın kredi ilişkisine istinaden düzenlenen ipotek senetlerine konu bir borç olmaması nedeniyle ipotek borçlusu müvekkilleri ..., ... ve ...'un borçlu olmadıklarının tespitine, haksız takibin iptaline, %40'dan aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; talep üzerine müvekkili banka tarafından davacı ....'...