Taraflar arasındaki hukuki ilişki tüketici işlemi mahiyetindedir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 3/1- k maddesindeki tanıma göre "tüketici", ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi olarak, 3/1-l maddesine göre ise “tüketici işlemi”, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere, ticari veya mesleki amaçlarla hareket veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem olarak ifade edilmiştir....
Görev dava şartlarından olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden göz önünde bulundurulmak zorundadır. 27.11.2013 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 2. maddesine göre bu Kanun'un kapsamını "her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamalar" oluşturmakta olup, anılan Kanun'un, 3/1-k maddesinde tüketici, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi olarak tanımlanmış, 3/1-l maddesinde de gerçek ve tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan bankacılık sözleşmeleri tüketici işlemi olarak düzenlenmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Dava, bankacılık işleminden kaynaklanan ve cebri icra baskısı altında haksız yere ödenen bedelin tahsili (istirdat) istemli olup, İstanbul 12. Asliye Hukuk, İstanbul 8. Tüketici ile ... 2....
Somut olayda davalı bankanın bankacılık hizmeti sunucusu olduğu konusunda tereddüt yoktur. Davacı ise dava dilekçesinde banka hesabını yatırım amaçlı olarak kullandığını beyan etmekle birlikte mevduatın tasarruf amaçlı olarak vadeli hesapta değerlendirilmesi davacının ticari ve mesleki amaçla hareket ettiği anlamına gelmez. Savcılık tarafından alınan ifadelere ilişkin tutanaklarda da davacının emekli olduğu belirtilmiştir. O halde davacı ticari ve mesleki amaçla hareket etmediğine göre TKHK'un 3/1- k maddesine uygun olarak davacının tüketici olduğunun kabulü gerekir. Aynı maddenin 3/1- ı maddesinde sağlayıcı ile tüketici arasındaki bankacılık sözleşmesi tüketici işlemi olarak tanımlandığına göre Kanun'un 73/1. Maddesine göre uyuşmazlığın çözümünde tüketici mahkemesi görevlidir. Ayrıca Kanun'un 83/2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacı vekili, harca esas değeri 3.452,8 TL göstererek, müvekkiline zorunlu trafik sigortalı olan davalı sigortalıya ait aracın alkollü kullanılarak dava dışı araca çarpması sonucu karşı araç için ödenen 3.200,00-TL hasar tazminatının davalıdan rücuen tahsili için başlatılan takibe haksız itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir....
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, davacıya davalı banka tarafından kullandırılan konut kredisi nedeniyle, davalıdan kesilen masraflara ilişkin icra tehdidi altında bankaca haksız ödenen bedelin istirdadı istemine ilişkindir. 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi;mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder. 6502 sayılı yasanın 73. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür....
"İçtihat Metni"Bankacılık işleminden kaynaklanan ve cebri icra baskısı altında haksız yere ödenen bedelin tahsili (istirdat) istemli davada.........
arasındaki uyuşmazlığın bir tüketici işlemi olması nedeniyle işbu uyuşmazlıkta görevli mahkemenin Kayseri Tüketici Mahkemeleri olduğu ortada olduğunu, bu nedenle davanın görev yönünden usulden reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davacının iadesini talep ettiği mevduat tutarları, 5411 sayılı kanunun 62. maddesi uyarınca 10 yıllık zamanaşımına uğradığından haksız olarak açılan davanın reddi gerekmekte olduğunu, dava dilekçesinden de anlaşılacağı üzere, davacıların murisi ...’ın davacı bankanın Kayseri ......
Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararıyla; kaldıraçlı alım satım işlemlerine konu dövizin para piyasası aracı olması nedeniyle Bankacılık Kanunu uyarınca yapılan işlemin kambiyo işlemi niteliğinde olduğu, 6802 sayılı Gider Vergileri Kanunu'nda döviz alım satım işlemlerinin fiziki teslimatlı olmaması durumunda kambiyo işlemi olarak dikkate alınamayacağını öngören bir düzenlemeye yer verilmediği, kaldıraçlı döviz alım satım işlemlerinde banka muameleleri vergisi oranının sıfır olarak uygulanması gerektiğinden, dava konusu banka ve sigorta muameleleri vergisinde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle, işlemin iptali ve ödenen tutarın iadesine karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yangın hasarı sebebiyle davalı sigorta şirketi tarafından dava dışı sigortalıya ödenen tazminatın davacıdan rücuen tahsili amacıyla davacı aleyhine yapılan icra takibi sebebiyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir. 28.11.2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un (TKHK) 2. maddesinde kanunun kapsamı “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır....