Bu şekilde sona erecek olsa bile belirli olmayan bir tarihe kadar son hak ediş alacağının bloke edilmesi ve teminat mektubunun davacı uhdesinde kalması sözleşme hukukuna da uygun düşmez. Dosya kapsamından, davacı tarafından davalıya verilen Türkiye Halk Bankası'na ait, 23.02.2012 tarih, ... numaralı 250.000,00 TL tutarlı teminat mektubunun geçerlilik süresinin davadan sonra 01.06.2014 tarihinde dolduğu, teminat mektubunun davalı tarafından nakde de çevrilmediği, davanın açıldığı tarihte dava konusu teminat mektubunun iade koşullarının oluştuğu ve davacının dava tarihi itibariyle davasında haklı olduğu görülmüştür....
hale gelen bir teminat mektubunun doğmamış bir alacak için tahsili ve depo talebinde bulunmasının mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece, alınan bilirkişi raporları doğrultusunda davanın reddine karar verilmiş ise de; davacının avalist olduğu bononun 11/06/2010 tarihli genel kredi sözleşmesine teminat olarak verildiği ve davacının, uyuşmazlık konusu 886575 seri no.lu teminat mektubunun söz konusu genel kredi sözleşemesine istinaden düzenlenmediği yönündeki savunmaları da nazara alınarak, öncelikle banka kayıtları üzerinde inceleme yapılarak, davalı banka ile Haluk Elektronik...Ltd.Şti. arasında akdedilen kredi sözleşmelerinin tespiti ile davalı bankanın alacağının dayanağı olan 886575 seri no.lu teminat mektubunun hangi kredi sözleşmesine istinaden düzenlendiğinin bu suretle davacının söz konusu teminat mektubu nedeniyle sorumlu olup olmadığının tespiti gerekmektedir. Zira menfi tespit talebine konu bononun davalı banka ile dava dışı borçlu Haluk Elektronik...Ltd.Şti. arasında 11/06/2010 tarihinde akdedilen genel kredi sözleşmesinin teminatı olarak aldığı anlaşılmaktadır....
SAVUNMA :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yetki ve zaman aşımı itirazlarının olduğunu, zaman aşımının gerçekleştiğini, idarenin 01/08/2011 tarihinde tazmin talebinde bulunduğunu, mektubun 19/12/2000 tarihli olduğunu, lehine teminat mektubu verilen ......A.Ş'nin işi tamamladığını, geçici ve kesin kabulün yapıldığını, bu nedenle teminat mektubu yönünden davacının sorumluluğunun kalmadığını, Devlet İhale Kanununun 56. Maddesinin içeriğinin açık olup, işçi alacakları ile ilgili teminat mektubunun ödenmemesinin yerinde bulunmadığını, işçi ücretlerine ilişkin stopajların ödenmemesinin davacının kendi kusuru olduğunu, davacının kendi kusuruna dayalı olarak teminat mektubunun nakde çevrilmesini isteyemeyeceğini, ayrıca teminat mektubunun gayri nakit alacak olduğunu ve inkar tazminatının da talep edilemeyeceğini belirterek davanın reddini istemiştir. GEREKÇE :Dava, ilamsız icra takibine itirazın iptali ve inkar tazminatı istemine ilişkindir. Ankara ......
İş bu dosya yönünden dava teminat mektubunun iadesi davası olup, tevzi formunda Banka Teminat Mektubundan Kaynaklanan Davalar (Finans İhtisas) (Banka Teminat Mektubunun İadesi) davası olarak nitelendirildiğinden dosyanın finans mahkemesi olarak görevli mahkememize tevzii edildiği, davanın hizmet alım ihalesinden kaynaklı verilen teminat mektubunun iadesi talebi olduğu dolayısıyla genel tevziye tabi tutulması gerektiği ancak benzer mahiyetteki dosyalarda finans mahkemelerinin görevli olduğundan bahisle verilen kararların İstanbul BAM 14. Hukuk Dairesi 2023/693 esas, 2023/923 karar, İstanbul BAM 13. Hukuk Dairesi 2023/688 esas, 2023/720 karar, İstanbul BAM 12....
/renkli fotokopi olduğunu fark etmesi gerektiği cihetle) dikkatini çekeceğinden, belgelerin bu kişilere karşı aldatma(iğfal) kabiliyetini haiz olmadığının belirtildiği, bu kapsamda dava konusu kesin teminat mektubunun dava dışı şirkete verildiği, şirket yetkilileri tarafından bankaya geri verilmesi sonucu iadesinin yapıldığı, davacının, dava konusu kesin teminat mektubunun sahte olduğunu belirttiği ancak bankaca düzenlenen kesin teminat mektubunun gerçek olduğu, davacı belediyenin ihale dosyasına sunulan teminat mektubunun aslının renkli fotokopisi olduğu, bankanın kesin teminat mektubunun renkli fotokopisinin dosyaya sunulmasından sorumlu tutalamayacağı, kesin teminat mektubu konusunda davacı ile davalı banka arasında sözleşme bulunmadığı, bu açıdan davalının veya davalı banka çalışanlarının açıkça kastının bulunması halinde sorumlu olabilme ihtimallerinin bulunduğu, yanı sıra ihale yapan kurum olan davacı belediyenin, kriminal raporuna göre, dosya kapsamındaki kesin teminat mektubunun...
bu teminat mektubu dolayısıyla hak sahibi olduğundan söz edilemeyeceği, garanti sözleşmesi olan teminat mektuplarında alacağın temlikinin mümkün olduğu kabul edilmiş ise de, teminat mektubunun lehdarı olan dava dışı ......
Lehtar, muhatapla arasındaki sözleşme ilişkisine (eser sözleşmesine) dayanarak açacağı davada, bu olgulara dayanarak menfi tespit veya alacak talebinde bulunabilir. Sözleşmelerin nispiliği prensibi gereğince, davacı banka, tarafı olmadığı sözleşmedeki defileri ileri süremez. Bu açıklamalar göre, davacı bankanın davalı muhataba yaptığı ödeme, kayıtsız şartsız banka teminat mektubunun dayanağı olan garanti sözleşme ilişkisine uygun olup avansın hakedişlerle kapatıldığına dair iddiayı davacı ileri süremez. Banka teminat mektubunun, gerçekleşip gerçekleşmeyeceği belli olmayan bir riski garanti ettiği, bankanın teminat mektubu ile ilk yazılı talepte derhal ve gecikmeksizin ödeme taahhüdünde bulunduğu için rizikonun doğup doğmadığını incelemeksizin ödemede bulunacağı, bankanın tazmin taleplerinden ancak kendisine ait defileri ileri sürebileceği dikkate alındığında, davacının garanti sözleşmesine dayanarak davalıdan bir alacak talep etmesi mümkün değildir....
un yöneticisi olduğu davalı şirket lenine verilen teminat mektubu nedeniyle dava dışı kuruma ödenmek zorunda kalınan bedelin rücuen tahsili istemine ilişkindir. Teminat mektubu vermekle bankalarca, lehtar ile muhatap arasındaki temel ilişkinden bağımsız, belirli bir yükümlülüğün yerine getirilmesi garanti edilmektedir. Teminat mektubunun muhatap tarafından değil de lehtar tarafından iadesi halinde bankanın mutlaka muhatabı durumdan haberdar etmesi, teminat mektubunun verilmesine sebeb olan riskin ortadan kalktığını teyit etmesi, bu doğrultuda risk çıkışını gerçekleştirmesi zorunludur. Aksi taktirde bankanın teminat mektubuna bağlı sorumluluğu devam edecek olup somut olayda davalılara rücu edilmek istenilen alacak da bu sebepten kaynaklanmaktadır. Davalı banka tacir olup basiretli davranma yükümlülüğü yanında BK'nın 55. maddesi uyarınca adam çalıştıranın kusursuz sorumluluğu hükümleri uyarınca da sorumluluğu bulunmaktadır....
Raporda gayri nakdi alacaklar bakımından, --- adet çek yaprağı sebebiyle ---gayrinakdi ödeme riskinin hesaplandığını, ancak çekin yasal garanti bedelinin banka tarafından talep edilmesi için çekin yasal süresi içinde muhatap bankaya ibraz edilmiş olmasının gerektiği; ----- teminat mektubunun takipten sonra bankaya iade edilerek riskin kapandığını; ---- tutarlı banka teminat mektubunun ise --- tarihinde tazmin talebiyle bankaya sunulduğunu, banka tarafından --- ödeme yapıldığını, bankanın talep ettiği --- masraf talebi yönünden noter makbuzu sunulmadığından değerlendirme yapılmadığı belirtilmiştir. Raporda sonuç olarak nakdi alacaklar için ---banka alacağı olduğu gayri nakdi alacaklar yönünden de ---ödeme riskinin devam ettiği tazmin edilen banka teminat mektubu nedeniyle-----anapara borcunun olduğu diğer teminat mektubunun iade edildiği için riskin kapandığı belirtilmiştir. Bilirkişinin raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraflar rapora yazılı beyan dilekçesinde bulunmuşlardır....