Takip tarihinden davalının ödeme yaptığı tarihe kadar işlemiş olan faiz ve masrafları hesaplanıp, davalının takip tarihinden sonra ancak davadan önce yapmış olduğu ödemelerin 6098 sayılı yasanın 100.maddesi uyarınca öncelikle alacağın faiz ve ferilerine mahsup edilmesi suretiyle dava tarihi itibari ile bakiye borç miktarı olup olmadığının hesaplanması istenmiş olup bilirkişinin 21/07/20221 tarihli raporu ile davalının dava tarihi itibari ile 2.558,09 TL bakiye borç miktarı olduğu tespit edilmiştir....
Davacı bu çekin davalıya iade edildiğini, ancak borcun tümüyle ödenmediğini, kalan borç için icra takibi yaptığını belirterek, itirazın iptali talepli bu davayı açmıştır. Davalı ise teminat çeki iade edildiğine göre, borcun tümüyle ödendiğini savunmuştur. Mahkemece, davacıya verilen 20.000 dolarlık teminat çekinin iadesi nazara alınmadan, davalının ödemediği bakiye borç bilirkişiye hesaplattırılmış ve 3950 TL borç kaldığı belirtilerek, dava bu miktar için kısmen kabul edilmiştir. Oysa taraflar arasındaki sözleşmede belirtilen teminat çeki iade edildiğine göre, bu 2010/17099 2011/7303 durum borcun ödendiğine karine teşkil eder. Bu karinenin aksi de davacı tarafından ispatlanamamıştır. Ancak davacı, (Tüm hukuki deliller) demek suretiyle, dava dilekçesinde yemin deliline dayandığından, davacıya yemin teklif ... hatırlatılmalı ve sonucuna uygun bir karar verilmelidir....
-TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 06.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/342 Esas KARAR NO : 2022/628 DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) DAVA TARİHİ : 21/05/2021 KARAR TARİHİ : 14/09/2022 Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili olan şirketin tekstil işi yaptığını, aynı iş kolunda ve aynı adreste faaliyet gösterdiği gerekçesiyle ... San. A.Ş.'nin borçlu olduğu icra dosyasından müvekkil şirket adresinde haciz işlemi gerçekleştirildiğini, müvekkil haciz tehdidinden kurtulmak amacı ile alacaklı ... Tic. Ve San. Ltd. Şti. İle 22.07.2020 tarihli borç tasfiye protokolü düzenlemiştir. (Ek 1: Borç tasfiye protokolü) Protokol ile .... İcra Müdürlüğünün 2020/... E.,2020/... E.,2020/... E. Sayılı dosyalarından borçlu bulunan ... San. A.Ş.'...
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 7.010,00TL lik asıl alacağa ilişkin davalının itirazın iptaline, %20 icra inkar tazminatı olan 1.400,00TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Davacı, davalıya karz ilişkisine dayalı olarak borç para verdiğini, süresinde geri ödenmediğini ileri sürerek, verdiği paranın davalıdan tahsili amacıyla başlattığı icra tabine vaki itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı, borç verme işleminin söz konusu olmadığını, tahsil edilen paraların şubeden kendi hesabına yatırıldığını, 23.000,00TL lik dekontta banka kayıtlarında herhangi bir açıklamanın bulunmadığını savunmuştur. Mahkemece 10.12.2009 tarihli dekont üzerine paranın borç olarak gönderildiğinin banka personelince yazıldığı, bu miktarın davacı tarafından davalıya borç olarak gönderildiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki, havale borç ödeme belgesidir....
İcra Müdürlüğünün 2019/161147 (Eski 2014/2844) icra dosyasındaki paranın alacaklıya ödenmemesi dair tedbir kararı verildiği ,yargılama sırasında davacı tarafından davadan feragat edildiği, mahkemece tedbir kararının kaldırılması sonrasında dosya alacaklısı tarafından borçluya bakiye borç muhtırasının gönderilmesinin talep edilmesi üzerine icra müdürlüğünce 31.05.2021 tarih ve 33.146,26 TL bedelli bakiye borç muhtırasının gönderildiği, eldeki şikayetin iş bu bakiye borç muhtırasının iptali için davacı borçlu şirket tarafından açıldığı anlaşılmıştır. Somut olayda, Kocaeli 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/234 esas sayılı dosyasındaki yargılamada mahkemece %15 oranında teminat karşılığında Kocaeli 8. İcra Müdürlüğünün 2019/161147 (Eski 2014/2844) icra dosyasındaki paranın alacaklıya ödenmemesi dair tedbir kararı gereğince borçlu şirket tarafından yatırılan paranın alacaklıya ödenmediği, Kocaeli 3....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/126 E 2017/386 K sayılı ilamıyla bozulan karardaki hükmün yeniden kurulduğunu, kararın kesinleştiğini, kesin hükmün bağlayıcı olduğunu, itirazın iptali ilamıyla hüküm altına alınan alacakların aynı dosyadan infazının gerektiğini, bu nedenle borçluya icra emri ve bakiye borç muhtırası gönderildiğini, ihtiyati haciz kararı varken takibin durdurulmasının alacaklıyı mağdur edeceğini, teminat alınmadan verilen ihtiyati tedbir kararı nedeniyle borçlunun kaçıramadığı tek taşınmazı üzerindeki haczin kaldırılması halinde geriye dönülmez mağduriyet oluşacağını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesi talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık, takibin durdurulması kararından sonra icra takip işlemleri yapılamayacağından bahisle haczin ve bakiye borç muhtırasının iptaline karar verilmesi talebine ilişkindir. Mersin 4....
borç muhtırası çıkarıldığını, dosya hesabı ile bakiye borç muhtırasının usule, yasaya ve hakkaniyete açıkça aykırı olması ile müvekkilinin yaptığı ödemelerin gözetilmemesi nedeniyle takibin öncelikle durdurulmasını, 02/08/2021 tarihli dosya hesap raporunun ve rapora istinaden düzenlenen bakiye borç muhtırasının iptali istemiyle mahkemenize başvurma zorunluluklarının hasıl olduğunu, müvekkili cebri icra, haciz tehdidi altında olup, öncelikle takibin tedbiren durdurulmasını talep ettiğini, iddialarının icra dosyası, bilirkişi incelemesi ve diğer tüm yasal deliller ile kanıtlanacağını, şikayetlerinin kabulü ile müvekkili haciz tehdidi altında olması da dikkate alınarak öncelikle takibin durdurulmasını, hatalı ve fahiş tutarlı 02/08/2021 tarihli dosya hesap raporu ile rapora istinaden düzenlenen bakiye borç muhtırasının iptalini, talep etmiştir....
KARAR Davacı, davalıya 21.06.2012 tarihinde 750.000.00.TL' den toplam 1.500.000.00.TL borç olarak banka aracılığıyla havale ettiğini, havalelerde borç verildiğini dekontlara yazdırıldığını, davalının aldığı 1.500.000.00.TL borca karşılık 18.12.2012 tarihinde 300.000.00.TL ve 200.000.00.TL olmak üzere toplam 500.000.00.TL' yı borç ödeme şerhi düşerek bankadan kendisine havale ettiğini ancak davalının bakiye 1.000.000.00.TL borcunu ödemediğini, bu borcun tahsili için yaptığı icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek vaki itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir....
İcra müdürlüğünce yapılıp iptali istenen 17.11.2014 tarihli işlemle bakiye borcun 15,610 TL olarak hesaplandığı görülmektedir. Mahkemece, şikayet konusu hesabın denetimi için yaptırılan ve hükme esas alınan 01.09.2015 tarihli bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporda ise, 17.11.2014 hesap tarihi itibarı ile 2.659 TL bakiye borç kaldığının belirtildiği görülmektedir. TBK'nun 100. maddesi uyarınca, İİK'nun 71. maddesi kapsamında yapılan kısmi ödemelerin, öncelikle faiz ve masraflardan mahsup edilmesi, geriye kalan paranın ise asıl alacaktan indirilmesi ve her ödeme yapıldıkça bakiye alacağın bu suretle saptanması gerekir. Somut olayda hükme esas alınan raporda ise, yapılan kısmi ödemeler ödeme tarihleri itibariyle ana paradan düşülerek işlemiş faiz miktarının bulunduğu ve tespit edilen dosya borcundan, yapılan ödemelerin mahsubu ile bakiye borcun hesap edildiği görülmektedir....