Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Soybağının reddine ilişkin hüküm, bu hükmün taraflarınca temyiz edilmemek suretiyle kesinleşmiş olmasına göre, babalık davası incelenebilir hale gelmiştir. Bu itibarla babalık davası konusunda olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. SONUÇ. Müdahil ...’nin temyiz itirazları yönünden hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre babalıkla ilgili diğer yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığın, ...’nin soybağının reddine ilişkin temyiz talebinin yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple REDDİNE oybirliğiyle karar verildi. 07.07.2008...

    Davada davacı kadının manevi tazminat istemi; Türk Medeni Kanunu'nun 24. ve Türk Borçlar Kanunu'nun 58. maddesine dayanmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nda babalık davalarında manevi tazminata ilişkin bir düzenleme yer almamaktadır. Davacı kadının manevi tazminat talebi aile mahkemelerinin görevi kapsamında olmayıp, genel mahkeme olan asliye hukuk mahkemesinin görevi dahilindedir. Buna göre mahkemece, manevi tazminat talebi yönünden genel mahkeme olan asliye hukuk mahkemesi tarafından yargılama yapıp delillerin değerlendirilmesi yapılmak üzere görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esası hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Asıl dava yönünden: Davacının babalık tespiti talebinin kabulü ile, küçük T8’ın babasının davalı T6 olduğunun tespitine, müşterek çocuk lehine 800 TL iştirak nafakasına, davacının maddi tazminat talebinin kabulü ile toplam 10.293,60 TL’nin yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafın manevi tazminat talebi yönünden talebin tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydı yapıldığından hüküm kurulmasına yer olmadığına, Birleşen dava yönünden: Davanın kabulü ile, küçük T8’a yönelik tanıma beyanının tespitine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili verdiği istinaf başvuru dilekçesi ile küçük T8 için hükmedilen iştirak nafakasının yetersiz olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını ve 5.000 TL iştirak nafakasına hükmedilmesini istemiştir....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, istinaf dilekçesinde özetle; babalık davası yönünden mahkemece verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurmadıklarını, mahkeme kararından önce davalı Hidayet'in vefat ettiğini, çocuk yararına babanın ölümüne kadar tedbir nafakasına hükmedilmemesinin doğru olmadığını, yine doğumdan önceki ve sonraki 6'şar haftalık geçim giderleri için 4.000,00 TL, 1.000,00 TL'de gebelik ve doğumun gerektirdiği giderlere hükmedilmemesinin hatalı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. GEREKÇE : Dava; babalık, iştirak nafakası ve TMK.nun 304.maddesine dayalı tazminat talebi niteliğindedir. HMK'nun 355. maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Davalı Hidayet Aydın'nın 27/04/2019 tarihinde vefat ettiği anlaşılmaktadır....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Babalık - Nafaka - Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 08.03.2012 (Prş)...

        Mahkemece davanın babalık yönünden kabulüne, nafaka yönünden kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, küçük ...’ın babasının davalı ... olduğunun tespiti ile nafaka ve tazminat isteminde bulunmuştur. Türk Medeni Kanunu'nun 301. maddesinde; ''Çocuk ile baba arasındaki soybağının mahkemece belirlenmesini ana ve çocuk isteyebilirler. Dava babaya, baba ölmüşse mirasçılarına karşı açılır. Babalık davası, Cumhuriyet Savcısına ve Hazineye; dava ana tarafından açılmışsa kayyıma; kayyım tarafından açılmışsa anaya ihbar edilir.'' hükmü yer almaktadır. Mahkemece davanın Hazineye ihbarı sağlanmadan yargılamanın sonuçlandırılması doğru görülmemiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Babalık Davası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm mirasçı ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, babalığın tespitine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu’nun 301. maddesinde; “Çocuk ile baba arasındaki soybağının mahkemece belirlenmesini ana ve çocuk isteyebilirler. Dava babaya, baba ölmüşse mirasçılarına karşı açılır. Babalık davası, Cumhuriyet savcısına ve Hazineye; dava ana tarafından açılmışsa kayyıma; kayyım tarafından açılmışsa anaya ihbar edilir.” hükmü yer almaktadır. Ayrıca açıkça yetki verilmemiş ise vekil, kişiye sıkı sıkıya bağlı haklarla ilgili davaları açamaz ve takip edemez (HMK m. 74). TMK'nin 301. maddesine göre, evlilik haricinde doğan çocukla baba arasındaki soybağı hakim hükmüyle kurulabilir. Bunu sağlayan dava ise babalık davasıdır....

            Babalık davası, Cumhuriyet savcısına ve Hazineye; dava ana tarafından açılmışsa kayyıma; kayyım tarafından açılmışsa anaya ihbar edilir.'' hükmü yer almaktadır. Mahkemece davanın Cumhuriyet savcısı ve Hazineye İhbarı sağlanmadan yargılamanın sonuçlandırılması, 2- 4721 sayılı Yasanın 321.maddesinde, çocuğun ana ve baba evli değilse annenin soyadını taşıyacağı öngörülmüştür. Öte yandan 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 28.maddesinin dördüncü fıkrası hükmüne göre de tanınan çocuklar babaları hanesine baba adı ve soyadı ile onların kimlik ve kayıtlı olduğu yer bilgileri belirtilmek suretiyle tescil edilir....

              Buna göre; T7 ve kayyıma usulüne uygun olarak istinaf başvuru dilekçesinin tebliğinin sağlanması ve katılma yoluyla istinaf süresinin beklenmesi, Cumhuriyet savcılığına ise istinaf dilekçesinin "görüldü" için gönderilmesi, Cumhuriyet savcısının istinaf dilekçesi üzerine "görüldü" açıklamasını verdikten sonra adı, soyadı ve sicil numarasını yazıp, görüldüğü tarihi yazması ve onun yönünden de istinaf süresinin beklenmesi gereklidir. 2- Dava, TMK'nın 301.maddesi kapsamında babalığın tespiti davası olup, davacı adına davayı açıp takip eden Av. T2 verilen vekaletname genel nitelikte olup babalık davası için özel yetki içermediği anlaşılmıştır. Babalık davası, şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanımı niteliğindedir. Davanın vekil eliyle açıldığı hallerde, vekile bu konuda özel yetki verilmiş olması gerektiğinden (HMK.m.74),davacı adına babalığın tespiti başvurusunda bulunan Av....

              Ancak, çocuğun doğduğu tarihte, genetik annenin evli bulunmaması halinde, anne yönünden dava, kayıt düzeltim davası olarak kalmakla birlikte, genetik anne ile evli olmayan genetik baba yönünden babalık karinesi gerçekleşmeyeceğinden, genetik babanın nüfus kaydına işlenmesi talebi “Soybağı davası” niteliğini kazanacaktır. Bu takdirde uyuşmazlığın, 4787 sayılı Kanunun 4. maddesi uyarınca aile mahkemesi tarafından incelenip çözüme kavuşturulması gerekecektir. (Yargıtay HGK 2013/354- 1554, 18. HD 2015/1360- 3281, 2015/1591- 4537, Dairemizin 2020/392- 392 esas ve karar sayılı ilamları)"....

              UYAP Entegrasyonu