WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nın Türk vatandaşlığına geçmediği, kayıtlar arasında resmi irtibat kurulamadığı, öncelikle mirasçılığın tespiti davasında bu hususun araştırılması gerektiği, bunun da asliye hukuk mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dava, davacının Türk Vatandaşı olmadan ölen İran asıllı babasının kızı olduğunun nüfus kayıtlarında tespiti ile mirasçılığın tespiti istemine ilişkindir. Davacı ... , Bakanlar Kurulunun 21.07.1966 gün ve 6/6772 sayılı kararı ile, daha önce İran vatandaşı iken, Türk vatandaşlığına alınmıştır. Davacının babası ... ise, hiç Türk vatandaşı olmadan, İran vatandaşı olarak ölmüştür. Bu nedenle de Türk nüfus kayıtlarında kaydı bulunmamaktadır. ../......

    Taraflar arasındaki kira ilişkisi, 01.04.2011 başlangıç tarihli kira sözleşmesine dayanmakta olup, tespiti istenilen dönem 01.04.2013 tarihinden itibaren başlayan döneme ilişkindir.Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarına göre,akdin kurulduğu tarihten itibaren ilk 3 yıl endeks dönemi olup,bu 3 yılın sonunda ise kira tespiti hak ve nesafet kurallarına göre yapılacaktır. Olayımıza gelince; davacı tarafından ikinci artış yılı olan 01.04.2013 tarihinden itibaren kira bedelinin tespiti istendiğine göre, mahkemece yukarıdaki ilke ve esaslar gözetilmek suretiyle tespiti talep edilen dönemin endeks dönemi olduğu kabul edilerek, bir önceki yıl ödenen kira bedelinin ÜFE endeksi oranında arttırılarak davalı tarafından en son ödenen bedelden az olmamak üzere kira bedelinin tespiti gerekirken yazılı gerekçe ile hak ve nesafete göre kira bedelinin tespiti doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır....

      Bu itibarla; bedeli davalı idare tarafından ödenen seraların davalı tarafından götürülüp götürülmediğinin tespiti için taraflardan tüm delilleri sorularak, gerektiğinde davalı idare tarafından düzenlenen 17.10.2015 tarihli tutanakta imzası bulunan muhtar da dahil tanık dinlenerek; seraların davalı tarafından alınıp alınmadığı belirlendikten sonra, seraların davalı tarafından alındığının tespiti halinde; seraların götürülmesinin davalıya sağladığı ekonomik değerin tespiti için bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak, 2015 Yılı Yapı Yaklaşık Birim Maliyetleri Hakkındaki Tebliğe göre yıpranma payı düşülerek tespit edilen sera bedelinden, bu değerin mahsubu ile bedel tespiti gerektiğinin düşünülmemesi,Doğru görülmemiştir.Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle HUMK’nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, temyiz eden davacı idare yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca...

        İSTANBUL 3.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO:2024/26 KARAR NO :2024/25 TALEP:DELİL TESPİTİ TALEP TARİHİ:02/02/2024 KARAR TARİHİ:14/02/2024 .... AHM'nin .... ve 05/02/2024 tarihli kararı üzerine, Mahkememize tevzi edilen delil tespiti talepli dilekçe incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Tespit talep eden vekili dilekçesinde özetle: Açıkladıkları nedenlerle karşı taraf olan ... isimli firmaya tebligat yapılmaksızın delil tespiti yaptırılmasını, alanında uzman bilirkişilerden oluşturulacak bilirkişi heyeti ile birlikte "... Mahallesi ...n Cd. No:26 ... ..., .../..." ve bu firmanın başka şubeleri var ise bu şubelere de gidilerek, bilirkişi incelemesi için keşif yapılmasını talep etmiştir. Tespit talepli dilekçe incelendiğinde: Talebin delil tespiti yapılmasına ilişkin olduğu, D.İş olarak açılması gerekirken esas dava olarak açıldığı anlaşıldığından, Mahkememizdeki esasın kapatılarak D.İş olarak açılmak üzere dosyanın tevzi bürosuna iadesine karar vermek gerekmiştir....

          hakkında TCK'nın 158/1...f, 62, 53 (55 kez),107/1, 35, 62, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet Dolandırıcılık ve santaj suçlarından sanık ...’ün mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık ...’ün e...casus.net şekilde ilan metni ve sanal dedektiflik hizmetleri başlığı altında katılanlar,müştekiler ve mağdurlara mail atıp geriye doğru cep telefonu dinleme,iletişimin tespiti,kaybolan yakınlarının telefonlarının tespiti,kaybolan laptoplarının tespiti ve gizli numara tespiti yapabildiklerini belirtip ... sahte isimli hesap numaralarına para yatırmalarını sağladığı ve kendisinden eşinin iletişim tespiti isteyen müşteki ...in eşi olan Jale ...i arayıp para vermezse eşine mesajlarını vereceğini söylediği iddia edilen olayda;sanığın, eylemlerinin dolandırıcılık ve şantaj suçuna teşebbüs suçlarını oluşturduğu anlaşıldığından mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... tarafından, davalı aleyhine 09/01/2012 gününde verilen dilekçe ile delil tespiti talebinin ret kararına itiraz istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; itirazın reddine dair verilen 22/03/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Davacı, kuruma ait olan aracın hasar görmesi nedeniyle araçta meydana gelen hasarın, sorumlular hakkında yasal işlemlere başlanılabilmesi için delil tespiti talebinde bulunmuştur. Mahkemece, delil tespiti talebinin hukuki yarar bulunmadığından reddine karar verilmiş, davacı tarafından ret kararına itiraz edilmesi üzerine aynı gerekçeyle mahkemece delil tespiti talebinin ret kararına itiraz talebinin de reddine karar verilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ (... 3.İŞ) Y A R G I T A Y K A R A R I Taraflar vekilleri kararı temyiz etmiş iseler de taraflar vekillerinin temyizden feragat ettiklerine dair dilekçelerde usulüne uygun olarak hakim onaylı kimlik tespiti yapılmadığından Dairemizin 05.09.2012 tarih 2010/25348 Esas 2012/27661 Karar sayılı geri çevirme kararı üzerine davalı vekilinin kimlik tespiti yapıldığı halde davacı vekilinin kimlik tespiti eksikliği giderilmediğinden dilekçenin davacı vekiline aidiyeti tespit edilememiştir. SONUÇ: Davacı vekilinin hakim onaylı kimlik tespiti yapılarak temyizden feragat dilekçesi ile birlikte gönderilmek üzere dosyanın tekrar mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 02.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Ne var ki, çoğun içinde azın da bulunduğu, muhdesatların mülkiyetinin tespiti isteminin muhdesatların meydana getirildiğinin tespiti istemini de içerdiği gözönüne alındığında, mülkiyet tespiti istemiyle açılan davalarda, koşullarının varlığı ve davanın kanıtlanması halinde davaya konu muhdesatların davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine, mülkiyet tespiti isteminin ise reddine karar verilmesi gerekir. -//- Hal böyle olunca, az yukarı da açıklanan hukuksal olgu gözetilerek mahkemece mülkiyetin tespitine karar verilemeyeceği, ancak bu hususun yeniden yargılamayı gerektirmediği gözetilerek hükmün 1. fıkrasındaki '' ..... mülkiyetinin davacıya aidiyetine '' ibarelerinin hükümden çıkartılarak bunun yerine 2. ve 3. normal katlarının ibarelerinden sonra gelmek üzere '' .... davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitine'' ibaresinin eklenmesine ve böylece kararın düzeltilmiş bu haliyle ONANMASINA, taraflarca HUMK'un 388/4....

                  K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, davacının 01/10/1989-01/071999 tarihleri arasında geçen ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti ile yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece hizmet tespiti ve yaşlılık aylığına ilişkin davalar birlikte görülerek, davanın kabulü ile davacının 01/10/1989-01/10/1999 tarihleri arasında geçen 3510 günlük sigortalı çalışmalarının tespiti ile 01/006/2008 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmiştir. Yaşlılık aylığı tahsis koşullarından biri de Yasa'da belirlenen sayıda uzun vadeli sigorta kolları priminin (malüllük, yaşlılık, ölüm sigortaları) ödenmiş olmasıdır....

                    K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, davacının 30/12/1988-15/02/1990 tarihleri arasında geçen ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti ile 22/12/2006 tarihi itibariyle yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece hizmet tespiti ve yaşlılık aylığına ilişkin davalar birlikte görülerek, davanın kabulü ile davacının 01/01/1989-15/02/1990 tarihleri arasında geçen 405 günlük sigortalı çalışmalarının tespiti ile, 22/12/2006 tarihi itibariyle yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmiştir. Yaşlılık aylığı tahsis koşullarından biri de Yasa'da belirlenen sayıda uzun vadeli sigorta kolları priminin (malüllük, yaşlılık, ölüm sigortaları) ödenmiş olmasıdır....

                      UYAP Entegrasyonu