BABALIK DAVASIGÖREVLİ MAHKEMENAFAKATAZMİNAT 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 304 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 327 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 328 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 330 ] 4787 S. AİLE MAHKEMELERİNİN KURULUŞ, GÖREV VE YARGILAMA... [ Madde 4 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 41 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm tazminatlar ve nafaka yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve Özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan temyiz istemi yersizdir. 2-Türk Medeni Kanunu'nun 304. maddesi, babalık davalarında ananın mali haklarını hüküm altına almıştır. Anılan maddede manevi tazminata yer verilmediği gibi, ayrıca maddi tazminat da düzenlenmemiştir....
Küçüğün bakımı ve eğitimi için TMK. nun 329. ve 330.maddeleri gereğince, hayat koşulları ve tarafların ödeme güçleri de dikkate alınarak hükmedilen nafaka miktarı fazla olduğundan nafaka miktarına yönelik istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi hükmünün 1 nolu bendinin kaldırılmasına, davacının nafaka talebinin kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesince 17.01.2020 tarihli ara karar ile çocuk lehine dava tarihinden itibaren hükmedilen aylık 400,00 TL nafakanın ilk derece mahkemesinin karar tarihi olan 24.09.2021 tarihinden itibaren aylık 100,00 TL artırılarak aylık 500,00 TL'ye yükseltilmesine, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Babalık hükmü verilmesi davası içinde vaki ve babalığın fer'i niteliğinde olan TMK 304 maddesinde yazılan ananın mali haklarına ilişkin talep ile TMK 182 maddesinde yazılı çocuk için nafaka istekleri ayrıca harca tabi olmadığı gibi kabul veya reddi de vekalet ücretini gerektirmez. Bu açıklama ışığında tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, müşterek çocuk için dava tarihinden itibaren nafaka takdir edilmesi ve takdir edilen nafaka miktarlarının da makul bulunduğunun anlaşılması karşısında mahkemece verilen kararda usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığı anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf itirazının esastan reddi yönünde karar verilmesi gerektiği kanaati , aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
BABALIK DAVASIGÖREVLİ MAHKEMEMANEVİ TAZMİNAT 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 301 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 304 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 49 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının aşağıdaki bent kapsamı dışındaki temyiz itirazları yersizdir. 2- Davacı, babalık davasıyla birlikte manevi tazminat da talep etmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nda babalık davasında manevi tazminatla ilgili bir düzenleme ve hüküm bulunmamaktadır. Aynı Yasa'nın 304. maddesi ananın mali haklanyla ilgilidir. Bu mali hakların kapsamına giren giderler de maddede sayılmıştır....
Davacı ayrıca nafaka, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üst soyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür. (TMK m. 364/1) Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, paranın satın alma gücü, günün ekonomik koşulları ve hakkaniyet ilkesi (TMK m.4) birlikte değerlendirildiğinde, davacı lehine bir miktar nafaka takdir edilmiştir. Davacı maddi ve manevi tazminat isteminde de bulunmuştur. Bu talep Türk Medeni Kanunu'nun 24 ile Türk Borçlar Kanunu'nun 49 ve 58. maddelerine dayanmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nda babalık davalarında manevi tazminata ilişkin bir düzenleme yer almadığı gibi maddi tazminata dair 304. maddesinde düzenlenen mali hak (doğum masrafları, doğum öncesi ve sonrası bakım giderleri vs.) dışında kalan giderler yönünden bir düzenleme bulunmamaktadır....
Dava; babalık, nafaka ve tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde davanın kabul kısmen reddine karar verilmiş, davacı vekili ve davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Nafaka Yönünden Yapılan İstinaf İncelemesinde; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06/04/2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında kanun yolu başvurusunda, yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Yerel mahkemelerce verilen kararlar aleyhine istinaf kanun yoluna başvurulabilir. Ancak; yerel mahkeme tarafından hükmün verildiği 14/11/2019 tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK'nın 341/2. maddesinde; "Miktar veya değeri Üçbin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir." hükmü mevcuttur....
BABALIK DAVASI İLE MADDİ TAZMİNATVEKALET ÜCRETİYARGI HARCI 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 304 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Babalık davasıyla birlikte talep edilen Türk Medeni Kanunu'nun 304. maddesinde yer alan doğum giderleri, doğumdan önceki ve sonraki altışar haftalık geçim giderleri, gebelik ve doğumun gerektirdiği diğer giderler karşılığı olan maddi tazminat babalık davasının fer'isi olup, ayrıca harca tabi değildir. Bunun sonucu, bu giderlerin kabulü veya reddi halinde vekalet ücretine de hükmedilemez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : BABALIK DAVASI -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; babalık davası istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 18. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 18.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 02.09 .2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı duruşmadaki beyanında özetle; babalık iddiası hakkındaki talep yönünden DNA karşılaştırması yapılmasını, çocuğun kendisinden olması halinde tanımaya dair resmi işlemleri yapacağını, bu aşamadan sonra nafaka ile ilgili davanın görülmesini talep etmiştir. Yargılama sırasında küçüğün nüfusa vatandaş olmayan çocuk olarak tescili sağlanmış, küçüğe İstanbul Anadolu 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/108 esas 2020/102 karar sayılı kararı ile dava dosyasında temsil etmek üzere T3 temsil kayyımı olarak atanmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine karar verilmiştir....
Maddeden kaynaklı tazminat ve nafaka talepli alacak davası açıldığı, davalının davaya cevap vermeyerek münkir sayıldığı, küçüğe ait apostil şerhli yabancı doğum belgesi, pasaport ve kayıtlar kapsamında küçüğün Rusya'da 27/04/2016 tarihinde nüfusa kaydedildiği, annesinin dosyamız davacısı olduğu, baba adının Demir Akınoviç olarak yazıldığı, taraflar ve küçük üzerinde yaptırılan DNA incelemesi sonunda davalının küçüğün %99,99 ihtimalle biyolojik babası olabileceğinin tespit edildiği, davanın niteliği gereği DNA incelemesinin davacının iddiasını doğruladığı dikkate alındığında davacının babalık davasının kabulü ile TMK 282 ve 301 devamı maddeleri gereğince küçük Dzhan Demir Goludin'in babasının davalı T1 olduğunun tespitine, küçük ile baba arasında soy bağının kurulmasına, TMK 304. madde gereğince davalı davacı ile müşterek çocuğunun doğum ve sağlık masraflarını ödeme yükümlülüğü, yine davacının doğum nedeniyle çalışamadığı sürelerden dolayı tazminat ödeme yükümlülüğü olduğu, bu kapsamda...