Kurulan bu soy bağının açılacak iptal davası ile kaldırılması mümkündür. Çocuk ile baba arasında soy bağı kurulmasını sağlayan son yol ise babalık hükmüdür. Bahse konu davanın çocuk ile baba arasında soy bağının kurulabilmesi için çocuğun bir başka erkek ile soy bağının bulunmaması gereklidir. Çocuğun herhangi bir yolla bir başka erkek ile soy bağı kurulmuş ise bu soy bağı ortadan kaldırılmadıkça babalık davası açılamaz. TMK’nın 301. maddesine göre çocuk ile baba arasındaki soy bağının mahkemece belirlenmesini ana ve çocuk, babaya; baba ölmüşse mirasçılarına karşı açacakları babalık davası ile isteyebilirler. Yukarıda görüldüğü üzere soy bağı davaları TMK’da sayma usulü ile belirlenmiştir. Bu davalar dışında soy bağı davası açabilmek imkanı bulunmamaktadır....
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 11.11.2019 tarihinde kesinleşen kararla boşandıklarını, davalı kadının boşanma davası devam ederken sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğin, H. A. isimli kişi ile fiilen birlikte yaşadığını ve bu kişiden M. isimli 13.04.2018 doğumlu çocuğun dünyaya geldiğini, babalık davası açıldığını, dava dilekçesinde davalının M. isimli çocuğun babasının H. A. olduğunu açıkça ikrar ettiğini, boşanma davası devam ederken fiilen başka bir erkekle yaşayan ve başka erkekten çocuk dünyaya getiren davalı ...'nin bu hususu saklayarak mahkemece tesis edilen hükmün kendi lehine olmasını sağladığını, hileli davrandığını, yararına tazminata hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek yargılamanın iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....
Ancak, çocuğun doğduğu tarihte, genetik annenin evli bulunmaması halinde, anne yönünden dava, “Gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davası olarak kalmakla birlikte; genetik anne ile evli olmayan genetik baba yönünden, “Babalık karinesi” gerçekleşmediğinden, genetik babanın nüfus kaydına işlenmesi talebi “Soybağı davası” niteliğini kazanacaktır. Bu takdirde ise uyuşmazlığın, 4787 sayılı Kanunun 4. maddesi uyarınca aile mahkemesi tarafından incelenip çözüme kavuşturulması gerekecektir (Yargıtay HGK 2013/354- 1554, 18. HD 2015/1360- 3281, 2015/1591- 4537)...." şeklindedir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 114/1- c. bendi ve 115/2. fıkrası uyarınca; görev hususu dava şartı olarak sayılmış, dava şartı eksikliğinin giderilmesi mümkün olmadığı durumlarda davanın usulden reddedileceği düzenlenmiştir....
Ancak, çocuğun doğduğu tarihte, genetik annenin evli bulunmaması halinde, anne yönünden dava, “Gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davası olarak kalmakla birlikte; genetik anne ile evli olmayan genetik baba yönünden, “Babalık karinesi” gerçekleşmediğinden, genetik babanın nüfus kaydına işlenmesi talebi “Soybağı davası” niteliğini kazanacaktır. Bu takdirde ise uyuşmazlığın, 4787 sayılı Kanunun 4. maddesi uyarınca aile mahkemesi tarafından incelenip çözüme kavuşturulması gerekecektir (Yargıtay HGK 2013/354- 1554, 18. HD 2015/1360- 3281, 2015/1591- 4537)...." şeklindedir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 114/1- c. bendi ve 115/2. fıkrası uyarınca; görev hususu dava şartı olarak sayılmış, dava şartı eksikliğinin giderilmesi mümkün olmadığı durumlarda davanın usulden reddedileceği düzenlenmiştir....
Ancak, çocuğun doğduğu tarihte, genetik annenin evli bulunmaması halinde, anne yönünden dava, "Gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi" davası olarak kalmakla birlikte; genetik anne ile evli olmayan genetik baba yönünden, "Babalık karinesi" gerçekleşmediğinden, genetik babanın nüfus kaydına işlenmesi talebi "Soybağı davası" niteliğini kazanacaktır. Bu takdirde ise uyuşmazlığın, 4787 sayılı Kanunun 4. maddesi uyarınca aile mahkemesi tarafından incelenip çözüme kavuşturulması gerekecektir. (Yargıtay HGK 2013/354-1554, 18....
Bu durumda dava, anne adının silinip genetik anne adının yazılması ve kayden baba olan kişinin isminin silinmesi talepleri yönünden “gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davası olmakla birlikte,nüfus kaydına genetik baba isminin yazılması yönünden soybağı davası niteliğindedir. Ancak...Aile Mahkemesince ise davacının babalık davası istemine ilişkin isteminin tefrikine karar verildikten sonra görevsizlik kararı verilmiş olduğu diğer talep yönünden uyuşmazlığın, Asliye Hukuk mahkemesi tarafından çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul Anadolu 26. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 15/01/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Bunu sağlayan dava ise babalık davasıdır. Babalık davası ana veya çocuk tarafından açılabilir. TMK'nin 295. maddesinde ise tanıma düzenlenmiştir. Buna göre, tanıma, babanın nüfus memuruna veya mahkemeye yazılı başvurusu ya da resmî senette veya vasiyetnamesinde yapacağı beyanla olur. Somut olayda dava, baba olduğunu iddia eden kişi tarafından açılan babalığın tespiti davasıdır. TMK'nin 301. maddesi uyarınca babalığın tespiti davası ancak anne veya çocuk tarafından açılabileceğinden, davacı babalık davası açamayacaksa da; babalığın tespiti talebi tanımanın tespiti istemini de içerdiğinden, davacı, çocuğun babası olduğunu ileri sürerek mahkemeye yazılı olarak başvurduğuna göre, bu başvurunun mahkemeye yapılmış "tanıma" başvurusu olarak değerlendirilip bu çerçevede hüküm kurulması gerekirken, bu yön nazara alınmadan hatalı nitelendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava soy bağının reddi ve babalık davası olduğu anlaşılmaktadır. Mahkememizce; re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK.nun 355. maddesi) inceleme sonucunda ilk derece mahkemesi tarafından yargılama yapılarak karar verilmiş ise de kararda esas ve usulden eksikliklerin bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı vekilinin dosya içerisine sunduğu vekaletname genel vekaletname olup, soy bağının reddi ve babalık davası şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanılması özelliği taşıdığından özel vekaletname ile tarafların temsili gerekir. Davacı tarafa süre verilmeli özel yetki içeren vekalet sunulması halinde dosya içerisine alınması gereklidir. Davacı dilekçesi ile yurt dışında yaşayan biyolojik babanın 2019 yılı haziran ayında Türkiye'ye gelerek davacının kendisine bu durumu söylediği iddia edilmiştir....
Babalık davası, Cumhuriyet savcısına ve ...ye; dava ana tarafından açılmışsa kayyıma; kayyım tarafından açılmışsa anaya ihbar edilir. "303.maddesinde ise; "Babalık davası, çocuğun doğumundan önce veya sonra açılabilir. Ananın dava hakkı, doğumdan başlayarak bir yıl geçmekle düşer. Çocuk ile başka bir erkek arasında soybağı ilişkisi varsa, bir yıllık süre bu ilişkinin ortadan kalktığı tarihte işlemeye başlar. Bir yıllık süre geçtikten sonra gecikmeyi haklı kılan sebepler varsa, sebebin ortadan kalkmasından başlayarak bir ay içinde dava açılabilir." hükümleri yer almaktadır. Somut olayda dava, davacının gerçek annesinin ... ve gerçek babasının da ... olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler dikkate alındığında davacının gerçek annesi ...’nin nüfusuna kaydına ilişkin ilk talebi nüfus kayıt düzeltme davası olup Asliye Hukuk Mahkemesi görev alanında kalmaktadır....
Türk Medeni Kanunu, çocuk ile babası arasında soybağının anne ile evlilik yoluyla kurulmasına ilişkin olarak babalık karinesine yer verir. TMK. nun 285/1. maddesine göre, evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden itibaren 300 gün içinde doğan çocuğun babası kocadır. Biyolojik annenin çocuğu doğurduğu esnada biyolojik baba ile evli olması veya evlilik sona erse bile sona ermesinden itibaren 300 gün içinde çocuğu doğurması ihtimalinde babalık karinesi gereği koca, baba sayılır. Soybağının reddi davası ile TMK m. 285 uyarınca kurulan babalık karinesi çürütülerek, çocuk ile babası arasındaki soybağı ilişkisi ortadan kaldırılır. Soybağının reddi davasında sicilde meydana gelen yanlış bir kaydın düzeltilmesi söz konusu olmayıp; babalık karinesinin çürütülmesi söz konusudur....