Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, esas dava bakımından elatmanın önlenmesi ve yıkım (kal) istemi olup; karşı dava bakımından temliken tescil istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin 30/12/2019 tarihinde satış suretiyle maliki olduğu 2714 parsel sayılı taşınmaza davalının taşkın bina yapmak suretiyle ve duvar örmek suretiyle haksız elattığını ileri sürerek davalının elatmasının önlenmesine, davalı tarafından yapılan bina, ek binalar (yardımcı binalar), bahçe duvarının ve dikilen ağaçların kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı karşı davacı vekili, asıl dava yönünden davacı tarafın davasının ve kal talebinin reddine karar verilmesini, karşı dava yönünden varsa taşılan kısmın uygun bir bedel karşılığında müvekkili adına tescilini talep etmiştir....

YUSUF EYCAN DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Taşkın Bina Yapımı Nedeniyle) KARAR YAZIM TARİHİ : 12/10/2022 TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkillerinin Erzincan, Refahiye ilçesi, Kaçak köyü, 32 parsel sayılı taşınmaza miras nedeniyle malik olduklarını, davalının taşınmaza, üzerine müvekkillerinin rızası olmaksızın 100 m2 yüzölçüme sahip bir yapı yapmak suretiyle müdahalede bulunduğunu ileri sürerek davalının müdahalesinin men'i ile yapının kal'ine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 01.06.2016 tarihinden dava tarihine kadar geçen süre için şimdilik 1.000,00- TL ecrimisilin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

Bu kural, malzeme sahibinin, elattığı taşınmazın başkasının mülkü olduğunu bilmemesini veya beklenen tüm dikkat ve özeni göstermesine karşılık bilebilecek durumda olmamasını ya da yapıyı yapmakta haklı bir sebebinin bulunmasını ifade eder. Malzeme sahibinin tescil istemi ile açtığı davada iyiniyetin varlığı iddia ve savunmaya bakılmaksızın mahkemece re’sen araştırılmalıdır. Ne var ki, 14.02.1951 tarihli ve 17/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği gibi olay ve karinelerden, durumun özelliklerine göre kendisinden beklenen dikkat ve özeni göstermemiş olduğu açık bulunan malzeme sahibinin temliken tescil talebinde bulunması mümkün değildir. Çünkü bu gibi durumlarda kötüniyet karşı tarafın ispatı gerekmeden belirlenmiş olur. Ayrıca iyiniyet inşaatın başladığı andan tamamlandığı ana kadar devam etmelidir....

    Mahkemenin ortaya konan bu olguları bir yana bırakarak zamanaşımı varlığından sözedip temliken tescil istemini red etmesi yasaya aykırı olmuştur. Temliken tescil davalarının kabul edilmesi için; Tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla bir yapı yapılmış olmalıdır. Anılan maddede bina sahibine tanınan bu hak, kişisel hak niteliğinde olup, bina sahibi ve onun külli halefleri tarafından, inşaat yapılırken taşınmazın maliki kim ise ona ya da onun külli haleflerine karşı ileri sürülebilir. Bu yapıyı kendi malzemesi ile yapan kişinin, inşaatın başlangıcından bitimine kadar iyi niyetli olması, diğer bir anlatımla zeminin kendisine ait olduğu, ya da 5.7.1944 tarihli 12/26 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtildiği gibi mülkiyetin ileride kendisine geçirileceği inancıyla hareket etmesi gereklidir. (subjektif koşul) Yapının, dava tar...

      O halde temliken tescil isteği taşınmazın sonraki malikine karşıda ileri sürülebilir. Mahkemece TMK'nun 724. maddesindeki koşulların araştırılıp, davacının temliken tescil istemi hakkında bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerektiğini düşündüğümden, sayın çoğunluğun mahkeme kararının onanmasına ilişkin kararına katılamamaktayım....

        İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 14.HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/168 KARAR NO : 2022/430 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MANİSA 2.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Tapu İptali ve Tescil (Taşkın Bina Yapımı Nedeniyle) KARAR : Manisa 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 16.10.2019 gün ve 2018/42 Esas 2019/735 Karar sayılı kararının istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davacı avukatı tarafından istenilmesi üzerine dairemize gönderilen dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

        Mahkemece, davacının TMK'nun 724. maddesi gereğince açmış bulunduğu temliken tescil davası, temliken tescilin şartları oluşmadığı gerekçesiyle reddedilmiş, davacının ikinci kademedeki tazminat isteği hüküm altına alınmıştır. Hükmü, taraflar temyiz etmiştir. 1-Davacı derneğin dava konusu taşınmazda müstakil bina inşa edilmemiş olması ve temliken tescil davalarında pay tesciline karar verilemeyeceği hususları dikkate alındığında, temliken tescil isteminin reddedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu durumda davacının TMK'nun 723/1 maddesi gereğince uygun bir tazminat talep etme hakkı mevcuttur....

          Davacı, 20.11.1990 tarihli şuyulandırma ile kayden maliki olduğu 264 ada 4 parsel sayılı taşınmaza komşu 3 parsel sayılı taşınmaz maliki davalının taşkın bina yapmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve yıkıma karar verilmesini istemiştir. Davalı, 25.07.1991 tarihinde yapı ruhsatı alıp taşınmazına iyiniyetli olarak bina yaptığını belirterek davanın reddini savunmuş, savunma yolu ile temliken tescil talebinde bulunmuştur. Mahkemece, davacıya ait taşınmaza davalının toplam 10,60m2 taşkın bina yapmak ve taşınmazın 3,53m2'lik kısmını kullanmak suretiyle toplam 14,13 m2 elattığının keşfen saptandığı ve temliken tescil koşullarının oluşmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.03.2010 gününde verilen dilekçe ile taşkın bina yapımı nedeniyle tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.02.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 725. maddesine dayalı tapu iptali tescil istemine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. Yasal ayrıcalıklar dışında, Türk Medeni Kanunu m. 684/1 ve 718/2 hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar....

              Bu kural, malzeme sahibinin, elattığı taşınmazın başkasının mülkü olduğunu bilmemesini veya beklenen tüm dikkat ve özeni göstermesine karşılık bilebilecek durumda olmamasını ya da yapıyı yapmakta haklı bir sebebinin bulunmasını ifade eder. Malzeme sahibinin tescil istemi ile açtığı davada iyiniyetin varlığı iddia ve savunmaya bakılmaksızın mahkemece re’sen araştırılmalıdır. Ne var ki, 14.02.1951 tarihli ve 17/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği gibi olay ve karinelerden, durumun özelliklerine göre kendisinden beklenen dikkat ve özeni göstermemiş olduğu açık bulunan malzeme sahibinin temliken tescil talebinde bulunması mümkün değildir. Çünkü bu gibi durumlarda kötüniyet karşı tarafın ispatı gerekmeden belirlenmiş olur. Ayrıca iyiniyet inşaatın başladığı andan tamamlandığı ana kadar devam etmelidir....

                UYAP Entegrasyonu