Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İle müvekkili arasındaki kredi ilişkisinin 6502 sayılı yasa uyarınca bağlı kredi olduğunu, ana sözleşmeden yasal süre içerisinde cayma hakkının kullanılmış olması sebebi ile bedel iadesinden bağlı kredi kullandıran kurumun da müteselsilen sorumlu olduğunun yasada hüküm altına alındığını, iadeyi reddetmesinin kanunun hükmüne aykırı olduğunu, 6502 sayılı yasa 30/4....

nin hakim ortak olduğunu, bu şirketin kendi borcunu ödemesi gerekirken, bu ödemeyi yapmayarak ortaklık adına gelen havale bedelinde borcuna karşılık kendi payına uygulanan rehin ve hapis işlemine itiraz etmesinin iyiniyet ve dürüstlükle bağdaşmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre hapis hakkı uygulanan hesabın, kredi sözleşmesinin kefilinin değil, kefilinde ortak olduğu adi ortaklığa ait olduğu, bu nedenle sözkonusu hesaba hapis hakkına istinaden bloke konulmasının kredi sözleşmesinin mad. 15/9 hükmüne aykırı olduğu, davalı bankanın yapması gereken işin kefalet nedeniyle borçlu olan ...İnş.Tur.San. ve Tic. A.Ş. hakkında takip başlatıp, 6098 sayılı T.B.K.'...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması, özel belgede sahtecilik ve resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : - Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan CMK.nun 223/2-e maddesi gereğince beraat, - Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması ve özel belgede sahtecilik suçlarından hükümlülük ve erteleme, Gereği görüşülüp düşünüldü: Sanığın ... ve Citibank'tan çıkarttığı kredi kartları nedeniyle "sahte kredi kartı üretmek" ve bu kartlarla harcama yapmak eylemi nedeniyle de "sahte oluşturulan kredi kartını kullanmak suretiyle yarar sağlamak" suçlarından açılan davalarla ilgili olarak her zaman hüküm kurulması olanaklı görülmüştür. I- Katılan ... vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde: 5237 sayılı TCK.nun 245/1. maddesinde düzenlenen banka veya kredi kartının kötüye kullanılması suçunun mağduru kart sahibi olup, suçtan doğrudan zarar görmeyen ...'...

      Maddesindeki yasal düzenlemeye göre, "1) Bağlı kredi sözleşmesi; konut finansmanı kredisinin münhasıran belirli bir konutun satın alınması durumunda bir sözleşmenin finansmanı için verildiği ve bu iki sözleşmenin objektif açıdan ekonomik bir birlik oluşturduğu sözleşmedir. (2) Bağlı kredilerde, konutun hiç ya da gereği gibi teslim edilmemesi nedeniyle tüketicinin bu Kanunun 11 inci maddesinde belirtilen seçimlik haklarından birini kullanması hâlinde, satıcı ve konut finansmanı kuruluşu müteselsilen sorumludur....

      Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı A.Ş.’ den satın aldığı konutta inşaatların tamamlanmadığını, konutu satın almak için diğer davalıdan bağlı kredi kullandığını, bu nedenle davalı bankanın da sorumlu olduğunu ileri sürmüştür 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 30. maddesine göre bağlı kredi sözleşmesi; tüketici kredisinin münhasıran belirli bir malın veya hizmetin tedarikine ilişkin bir sözleşmenin finansmanı için verildiği ve bu iki sözleşmenin objektif açıdan ekonomik birlik oluşturduğu sözleşmedir. Kredi verenin, tüketici kredisini, belirli marka bir mal veya hizmet satın alınması ya da belirli bir satıcı veya sağlayıcı ile yapılacak satış sözleşmesi şartı ile vermesi durumunda, ortada bir bağlı kredinin var olduğu söylenebilir....

        Davalı Albaraka vekili istinaf başvurusunda; davacının müvekkil bankadan kullandığı kredi bağlı kredi sayılsa bile vaad edilen teslim ve dava tarihi itibariyle 6502 Sayılı Kanun'un 35/2 maddesinde yazılı bir yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini, ödemelerin yapıldığı hususunun davacı tarafından usulüne uygun şekilde ispat edilemediğini, Banka tarafından verilen kredinin bağlı kredi olmadığını ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur. C....

          yararlanamadıklarını, kredi şartları nedeniyle sigorta primi ödemek zorunda kaldıklarını, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak Aydın 2....

            Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı A.Ş.’den satın aldığı konutta inşaatların tamamlanmadığını, konutu satın almak için diğer davalıdan bağlı kredi kullandığını, bu nedenle davalı bankanın da sorumlu olduğunu ileri sürmüştür 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 30. maddesine göre bağlı kredi sözleşmesi; tüketici kredisinin münhasıran belirli bir malın veya hizmetin tedarikine ilişkin bir sözleşmenin finansmanı için verildiği ve bu iki sözleşmenin objektif açıdan ekonomik birlik oluşturduğu sözleşmedir. Kredi verenin, tüketici kredisini, belirli marka bir mal veya hizmet satın alınması ya da belirli bir satıcı veya sağlayıcı ile yapılacak satış sözleşmesi şartı ile vermesi durumunda, ortada bir bağlı kredinin var olduğu söylenebilir....

              Kredinin kullanıldığı tarihte yürürlükte bulunan 4077 sayılı Yasa'nın 10/5 maddesi uyarınca, kredi veren kuruluşun verdiği kredinin bağlı kredi sayılabilmesi için, kredi verenin tüketici kredisini belirli marka, bir mal veya hizmet satın alması ya da belirli bir satıcı veya sağlayıcı ile yapılacak satış sözleşmesi şartı ile vermesi gerekir. Bu koşulları taşımayan tüketici kredisinin bağlı kredi olarak kabulü olanaksızdır. Somut olayda, davacının konut satın almada kullanmak üzere davalı bankadan kredi kullandığı sabit olup, hüküm kurulurken, herhangi bir inceleme ve araştırmaya bağlı kalınmaksızın kullanılan kredinin bağlı kredi olduğu kabulü ile sonuca gidildiği görülmektedir. Hal böyle olunca mahkemece; eldeki dosyada kullanılan kredinin niteliği üzerinde durulmalı ve bağlı kredi olması halinde bankanın sorumluluğunun kapsamı belirlenmeli, sonucuna göre karar verilmelidir....

                (2) Ekonomik birliğin varlığı; a) Satıcı veya sağlayıcının tüketici için krediyi finanse ettiği; b) Üçüncü bir tarafça finanse edilmesi durumunda, kredi verenin kredi sözleşmesinin imzalanması veya hazırlanması ile ilgili olarak satıcı veya sağlayıcının hizmetlerinden yararlandığı, c) Belirli bir mal veya hizmetin verilmesinin kredi sözleşmesinde açıkça belirtildiği, durumlarından en az birinin varlığı hâlinde kabul edilir. (3) Tüketicinin mal veya hizmet tedarikine ilişkin sözleşmeden cayması ve buna ilişkin bildirimin cayma süresi içinde ayrıca kredi verene de yöneltilmesi hâlinde, bağlı kredi sözleşmesi de herhangi bir tazminat veya cezai şart ödeme yükümlülüğü olmaksızın sona erer. (4) Bağlı kredilerde, mal veya hizmet hiç ya da gereği gibi teslim veya ifa edilmez ise satıcı, sağlayıcı ve kredi veren, tüketicinin satış sözleşmesinden dönme veya bedelden indirim hakkını kullanması hâlinde müteselsilen sorumludur." 8.TKHK'nın 35/2 nci maddesi "Bağlı kredilerde, konutun hiç ya da gereği...

                  UYAP Entegrasyonu