Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümden kazanılmış hakka ilişkin 5. bendin çıkarılarak yerine “CMUK.nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hak nedeniyle sanığın sahte kredi kartı üretmek ve sahte üretilen kredi kartını kullanmak suretiyle yarar sağlama suçlarından verilen cezalarının bir kez 3 yıl 9 ay hapis ve 100 TL adli para cezası üzerinden infazına” ibaresinin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09.01.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Kredi sözleşmesinin 29. maddesinde ise; kredi ile satın alınacak taşınmaz bilgileri sözleşmeye yazılmış, taşınmaz belirli hale getirilmiştir. Bu bilgilere göre, bağlı kredinin ön koşulu olan "münhasıran belirli bir malın veya hizmetin tedarikine" ilişkin olması koşulunun yerine geldiği görülmektedir. Kredi sözleşmesinin, 9.1. maddesinde; "Banka, Müşteri'ye işbu sözleşme kapsamında kullandırdığı Kredi'yi belirli bir konutun satın alınması veya belirli bir satıcı/sağlayıcı ile hukuki işlem yapılması koşulu ile vermemiş olup ..." şeklinde düzenleme bulunmakta olup, davalı banka bu hüküm nedeni ile sözleşmenin bağlı kredi olmadığını savunmuştur. Yukarıda açıklandığı üzere, kredi sözleşmesinde taşınmaz belirlenmiş, bilgilendirme formunda da sözleşmenin bağlı kredi olduğuna dair tüketici kanaat uyandıracak ifadeler kullanılmıştır....

    tan çekilen krediler nedeniyle verilen beraat hükümleri ile ilgili bir karar verilmediğini, sanık ... hakkında, Şekerbank Bursa Şubesinden çekilen 5.000 TL kredi nedeniyle hakkında verilen beraat hükmü ile ilgili bir karar verilmediğini, sanık ... hakkında, ...Bankası Küçük Sanayi Şubesinden çektiği 55.000 TL kredi ile ilgili verilen beraat hükmü ile ilgili bir karar verilmediğini, sanık ... hakkında,... Beşevler Şubesinden çektiği 26.000 TL kredi nedeniyle hakkında verilen beraat hükmü ile ilgili bir karar verilmediğini belirterek bu hususlarda karar verilmesi talebinde bulunması üzerine, dava dosyası dairemize gönderilmekle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 24.02.2016 tarihli dilekçesinde ileri sürülen talep yerinde görülerek talep doğrultusunda yapılan inceleme sonucunda aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

      ancak satıcının satış bedelinin bağlı kredi kullandıran konut finansmanı kuruluşuna iade etmesine bağlı olduğunu, avans faizine hükmedilmesinin doğru olmadığını beyanla istinaf talebinde bulunmuştur....

      Maddesinde de , "(1) Kredi ile bağlantılı olarak yapılacak sigortalar konusunda, kredi sözleşmesi yapılmadan önce, kredi kuruluşu tarafından kredi kullanana bilgi verilir. Söz konusu bilginin verilmesine ilişkin usul ve esaslar Müsteşarlıkça tespit edilir. (2) Kredi kuruluşunun aracı olduğu kredi bağlantılı sigorta sözleşmelerine ilişkin bilgilendirme yazılı olarak yapılır. Kredi kullanan tarafından imzalanan bilgi formunun bir örneği kredi kuruluşu veya şirket tarafından saklanır. hükmü mevcuttur. Anılan hükümlere uygun olarak kredi kullanan sigortalının bilgilendirildiği ispat edilememiştir. Bilgi formunun tüketici bilgilendirilmeden son sayfasının imzalandığı sonucuna varılmış olmakla, sigortalının kusurundan söz etmek mümkün bulunmamıştır. Bu durumda, sigortalının beyan yükümlülüğünü ihlal ettiğinden söz edilemez. Bu itibarla, davacı şirketin poliçe teminatından sorumlu olduğu sonucuna varılmıştır....

      nin hem müdürü hem de şirket sahibinin olduğunu, mütevaffa ... sahibi olduğu işbu şirketin ihtiyaçları kapsamında 250.000,00 TL bedelinde 36 ay vadeli ticari finansman teminatlı kredi kullandığını, bu kredi kapsamında müteveffa adına ... Poliçe/Katılım Sertifika No ile Finansör Uzun Süreli Grup ......

        takip dayanağı bonoların dava dışı ... ile kredi ilişkisi nedeniyle kredilerin tahsili için bankaya keşide edildiğinin bildirilmiş olması karşısında bankanın dava dışı kredi borçlusundan alacaklı olduğu tutarın tespiti gerekirken hatalı bilirkişi raporu esas alınarak davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır....

          Banka veya finansman şirketi ile sözleşme yapan satıcı, müşterisini doğrudan sözleşme ile bağlı olduğu kredi kurumuna göndermekte ve bu suretle müşteri ile kredi kurumu arasında aracılık rolünü de üstlenmektedir. Açıklanan mevzuat hükümleri çerçevesinde bakıldığında bağlı kredi, belirlenmiş bir mal veya hizmetin tedariki için verilen kredi olup tüketici, krediyi veren kuruluş ve imalatçı/satıcı arasında üçlü bir ilişkiyi gerektirir. Bu ilişkide kredi veren kuruluş ile satıcı arasında kurulan anlaşma gereğince kredi veren kurum, satıcı kurumdan satın alınacak bir mal veya tedarik edilecek bir hizmet için, müşteriye nakdi yardım sağlamayı üstlenirken, tüketici de bu anlaşmada belirlenen malı satıcıdan kredi veren kuruluş ile aralarındaki borç ilişkisi çerçevesinde satın almaktadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.10.2015 tarih, ...arar ve 23.10.2015 tarih, ... sayılı ilamlarıyla da aynı yöne işaret edilmiştir....

            Mahkemece, bankanın kullandırdığı kredinin bağlı kredi olması nedeniyle 4077 Sayılı Yasanın 10. Maddesi uyarınca davalı bankanın da sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalılar ... Ltd Şti ve...A.Ş’nin temyiz itirazlarının reddi gerekir. 1-Davalı ...nin temyiz itirazlarının incelenmesinde; 4077 Sayılı Yasanın 10/5 maddesi uyarınca, 2010/16819-2011/5636 kredi veren kuruluşun verdiği kredinin bağlı kredi sayılabilmesi için, kredi verenin tüketici kredisini belirli marka, bir mal veya hizmet satın alması ya da belirli bir satıcı veya sağlayıcı ile yapılacak satış sözleşmesi şartı ile vermesi gerekir. Bu koşulları taşımayan tüketici kredisinin bağlı kredi olarak kabulü olanaksızdır....

              Dava, davalı bankadan kullanılan ticari kredinin erken kapatılması nedeniyle davacıdan erken ödeme komisyonu adı altında tahsil edilen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Somut olayda, tacir olan taraflar arasında imzalanan 31.08.2012 tarihli genel kredi sözleşmesi uyarınca davacıya 1.800.000,00 Euro tutarlı kredi kullandırılmış, söz konusu kredi 27.06.2014 tarihinde vadesinden önce ödenmek suretiyle kapatılmıştır. 6098 Sayılı TBK'nın 96. maddesinde (mülga BK'nın 80. maddesi)"Sözleşmenin hükümlerinden veya özelliğinden ya da durumun gereğinden tarafların aksini kastettikleri anlaşılmadıkça borçlu, edimini sürenin sona ermesinden önce ifa edebilir. Ancak, kanun veya sözleşme ya da adet gereği olmadıkça borçlu, erken ifada bulunması sebebiyle indirim yapamaz." şeklinde düzenlemeye yer verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu