Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık mahkeme tarafından bağıştan rücu nedenine dayalı alacak istemi olarak vasıflandırılmış ve bu yönde karar verilmiş bulunduğundan inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarihli 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 13. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 09.12.2013 (Pzt.)...

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, bağış koşulunun yerine getirilmemesi nedeniyle tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

    İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ve davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. 2.Kaldırma Kararı Bölge Adliye Mahkemesinin 22/01/2021 tarihli ve 2021/142 E., 2021/166 K. sayılı kararıyla; davacıların bağıştan rücu şartının gerçekleştiğini 2018 yılı Aralık ayında öğrendiklerine dair beyanının aksini ispat külfetinin davalı yanda olduğu, davalının; davacıların daha önce öğrendiklerine ilişkin belge sunamadığı gibi, dinlenen tanık anlatımlarında tüm davacıların bağıştan rücu koşullarının gerçekleştiğini daha önceden öğrendiklerini kabule elverişli net ve kanaat verici bir beyan bulunmadığı, dava konusu taşınmazın 2018 yılı Temmuz ayında kiraya verildiği, davanın ise 29/12/2018 tarihinde açıldığı, buna göre hak düşürücü sürenin geçtiğinin kabul olunamayacağı ve işin esasının incelenmesi gerektiği gerekçesiyle 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-4 maddesi uyarınca, davacıların istinaf başvurularının kabulü ile...

      Her ne kadar ilk derece Mahkemesince uyuşmazlık hile olarak nitelendirilmiş ise de; taraflar arasındaki devrin bağış yoluyla gerçekleştiği ve davacının işlem tarihinde hukuki ehliyeti bulunduğunun, Adli Tıp Kurumu bilirkişi raporu ile belirlenmesi de gözönünde bulundurulduğunda, bağış işleminin bilincinde olduğu; tarafların iddia ve savunmaları, bağışın evlenmeden sonra yapılması yanında olayın gelişim biçiminden taraflar arasındaki uyuşmazlık, ehliyetsizlik ve bağıştan rücu hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup; Yukarıdaki açıklamalar ile dosya kapsamından, davacının 22.04.2013 tarihinde kendisine kötü muamelede bulunduğu iddiasıyla açtığı boşanma davası ile birlikte tarafların bir araya gelmediği, bundan sonra davacının taşınmazların kendisine iadesi yönünde bir bildiriminin bulunmadığı, davacı tanığı Ali'nin Ceza dosyalarındaki beyanları da dikkate alındığında davacının sözkonusu olayları daha sonra öğrendiği de ispat edilemediği; bağıştan rücu talebine...

      DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dairemizce, 6100 Sayılı HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar re'sen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava, mehir senedi ile davalıya bağışlanan takıların bağıştan rücu nedeniyle iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Bağıştan dönme(rücu), bağışlayanın bağışlanana varması gerekli tek taraflı beyanıyla geriye yürüyerek (makable şamil) hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlanan bağışlayana veya yakınlarına karşı bir cürüm işlerse veya yasa gereği yapmakla zorunlu olduğu ödevlerini önemli surette aksatırsa yahut bağışlamayı sınırlayan ödevleri haklı bir sebep olmaksızın yerine getirmezse bağışlayan bağıştan dönme(rücu) sebebini öğrendiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde beyanda bulunmak veya dava açmak suretiyle bağıştan dönebilir....

      KARAR Davacı, davalının oğlu olduğunu, davalı ile birlikte yaşarlarken bedelini kendisi ödemek suretiyle dava konusu aracı satın aldığını ve davalı oğlu adına tescil ettirdiğini, ancak davalının evlendikten sonra tutum ve davranışlarının değiştiğini ve evini satmasını istediğini, kendisine ve annesine tehdit ve hakaretlerde bulunduğunu, asılsız isnatlarla ceza mahkemesinde dava açılmasına sebep olduğunu, bağıştan rücu koşullarının oluştuğunu ileri sürerek aracın kendi adına tescilini, aracın halihazır değerinden arta kalan kısmın güncellenerek tahsilini, bu taleplerinin mümkün olmaması halinde araç bedeli olarak ödenen 19.260,00 TL’nin dava tarihine kadar güncellenerek tahsilini istemiştir. Davalı, küçük yaşlardan beri çalışarak para biriktirdiğini, birikimleri ve dava dışı şahıstan aldığı borç para ile dava konusu aracı kendisinin satın aldığını savunarak davanın reddini dilemiştir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava, bağıştan rücu nedenine dayalı tapu iptali ve tescil ıslah ile tapu iptali ve tescil talebinin kabul edilmemesi halinde davacı tarafından yapılan bağışın elden para bağışı olarak kabulü ile taşınmazın dava tarihindeki bedelinin tahsili istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 02/07/2021 tarihli ve 2021/211 sayılı Kararından Birinci Hukuk Dairesinin görevlerinin düzenlendiği bölümde 6. madde de "bağışlamadan rücu koşullarının gerçekleştiği, koşullu bağıştan koşulun yerine getirilmemesi nedeniyle rücu, rücu koşuluyla bağışta vazgeçmeye ilişkin davaların temyiz inceleme görevi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ne var ki; 1....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : BAĞIŞTAN RÜCU Taraflar arasındaki davadan dolayı ... 5. Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 26.03.2015 gün ve 2012/724 Esas – 2015/300 Karar sayılı hükmün bozulmasına ilişkin olan 12.01.2017 gün ve 2015/17097 E- 2017/177 K sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davalı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, bağıştan rücu isteğine ilişkindir. Davacı, mirasbırakanı ...’ın kayden maliki olduğu ... ada ... parsel sayılı taşınmazını 25.01.2012 tarihinde davalı vakfa bağışladığını, murisin bağış işleminin yapıldığı tarihte ehliyetsiz olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile payı oranında adına tescilini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, alınan adli tıp raporu ile murisin fiil ehliyetini haiz olduğunun tespit edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Davacı taşınmaz maliki ... bağıştan rücu, diğer davacılar ..., ..., ... ve ... miras taksim sözleşmesinin iptalini talep etmişlerdir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar temyiz etmişlerdir. Asıl hukuki uyuşmazlık bağıştan rücu nedenine dayanmaktadır. 2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6572 sayılı Kanunun 27. maddesi ile eklenen Geçici 14. maddesi gereğince Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 19.01.2015 tarihli ve 2015/8 sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay ( 1. ) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay ( 1. ) Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 26.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Mahkemece, dinlenen davacı ve davalı tanıkları ile taraflar arasında görülen boşanma dosyası kapsamından da davalının bir gelirinin bulunmadığı, davacının bu satışlar karşılığında davalıdan herhangi bir bedel almadığı, evliliğin devamı için bu devirleri yaptığının anlaşıldığını, bu durumda davacı tarafından davalıya satış yoluyla yapılan devir işlemlerinin Borçlar Kanunu'nun 234 ve devamı maddeleri gereğince gizli bağış niteliğinde bulunduğu ve bağış yapılan taşınmazla ilgili olarak mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteğinde bulunulamayacağı, ayrıca davacı tarafından bağıştan rücu davası açıldığı yönünde bir bildirimde bulunulmadığı gerekçesiyle sübut bulmayan davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 285.maddesine göre bağış (hibe), bağışlayanın sağlararası sonuç doğurmak üzere, malvarlığından bağışlanana karşılıksız olarak kazandırma yapması olarak tanımlanmıştır....

                UYAP Entegrasyonu