Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, bağışlamadan rücu sebebine dayalı alacak isteğine ilişkindir. Taraflar baba-kız olup, eldeki davanın konusunun davacı baba tarafından kızı davalıya bağış niyetiyle alınan 34 XX 926 plaka sayılı aracın kaydının iptali ile davacı adına tescili, olmadığı takdirde bedeli olan 137.700,00 TL’nin tahsili; bununla birlikte yine bağış amacıyla banka yoluyla 27.10.2014 tarihinde gönderilen 100.000,00 USD’nin ve 28.04.2015 tarihinde gönderilen 12.000,00 USD’nin bağışlamadan rücu şartlarının oluştuğu gerekçesi ile iadesi talep edilmiştir. Bilindiği üzere “Bağışlama Sözleşmesi” Türk Borçlar Kanunu’nun 285 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. 285. maddede bağışlama sözleşmesi, bağışlayanın sağlararası sonuç doğurmak üzere, malvarlığından bağışlanana karşılıksız olarak bir kazandırma yapmayı üstlendiği bir sözleşme olarak tanımlanmıştır. Kanunun tanımından da hareketle kısaca bir tanımlama yapmak gerekirse, bağışlama; hayattakiler arasında teberru amacıyla yapılmış kazandırıcı bir işlemdir....

Bağışlananın, bağışlayana veya yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemesi, bağışlayana veya onun ailesinden bir kimseye karşı kanundan doğan yükümlülüklerine önemli ölçüde aykırı davranması veya yüklemeli bağışlamada haklı bir sebep olmaksızın yüklemeyi yerine getirmemesi durumlarında bağışlayan, elden bağışlamayı veya yerine getirdiği bağışlama sözünü geri alabilir ve bağışlananın istem tarihindeki zenginleşmesi ölçüsünde, bağışlama konusunun geri verilmesini isteyebilir (TBK madde 295)....

Bağışlama vaadi niteliğindeki mihri müeccel için aranan şekil şartı Türk Borçlar Kanunu 288/1. madde de düzenlenmiş olup bağışlama sözü vermenin geçerliliği, bu sözleşmenin yazılı olması şartına bağlanmış olup, bağışlama sözü bağışlama sözü verene tek taraflı yükümlülük yükleyen bir sözleşme olmakla bağışlama sözünü verenin imzasını taşıması gerekir, dosyaya ibraz edilen senette davalının imzası olmadığı, kız ve erkek şahidi adı altında atılan imzaların da davalı açısından bağışlama sözü kabul edilemeyeceği gibi davalıya bağışta bulunma yükümlülüğü yüklemeyeceğinden, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar vermesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Davacının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

Mahkemece; tapu iptali tescil davasının reddine, bağışlamadan rücu koşulları gerçekleştiğinden, davacı tarafından davalı hesabına yatırılan 110.569.98 YTL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, Hükmü davalı ve katılma yoluyla davacı temyiz etmiştir. 1-Taraflar arasında aksine yapılmış bir sözleşme bulunmadığından davacının bankada kendi adına olan hesabı kapatarak davalı adına ayrı bir hesap açtırmasını hukuki niteliği itibariyle “elden bağışlama” olarak kabulü gerekir. Gerçekten, Borçlar Kanunu m.237’ye göre “elden bağışlama” sağlar arasında yapılan bir işlem olup, bu işlemle bir kimse diğer yana karşılığı olmaksızın ve bağışlama kastıyla malının tamamını veya bir kısmını devir ve temlik eder. Elden bağışlamada tapuda kayıtlı bir taşımaz malın bağışı değil, taşınır nitelikteki bir şeyin (somut olayda tedavül kabiliyeti olan paranın) bağışı söz konusu olduğundan, bağışlama biçim koşuluna bağlı değildir....

    Bağışlama sözleşmesi, bağışlayanın sağlararası sonuç doğurmak üzere, malvarlığından bağışlanana karşılıksız olarak bir kazandırma yapmayı üstlendiği sözleşmedir. Bağışlama, bağışlayanın bir karşılık (ivaz) almaksızın bağışlananın malvarlığında bir artış sağlamak amacıyla malvarlığından belirli değerleri ona vermeyi üstlenmesi (taahhüt) ya da vermesi yoluyla bu iki kişi arasında yapılan sözleşmedir. Bu tanımdan da anlaşılacağı gibi bağışlama, hukukî işlemlerin bir çeşidi olan sözleşme mahiyetindedir. Bu sözleşmede, yalnızca bağışlayan bağışlanana belirli bir değeri verdiğinden ya da vermeyi üstlendiğinden ve bağışlanan karşılık bir değer vermeyi üstlenmediğinden, bu tek tarafa borç yükleyen bir sözleşmedir. Tek tarafa borç yükleyen bu sözleşme, kendisine değer kazandıran kişiyi (bağışlananı) teberru yoluyla zenginleştirme amacını gütmektedir. Düğün sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kendisine bağışlanmış sayılır ve onun kişisel malıdır....

      Aile Mahkemesince; taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacıya takılan değil, takılması vaadedilen takılara ilişkin olduğu, bu hususun mehir olarak ödenmiş olan (mehri muaccel) bir alacak değil, bağışlama vaadi şeklinde (mehri müeccel) mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olduğu, taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunduğu ve bu nedenle de TBK 286 ve devamı genel hükümlere dayalı olarak açılan bir alacak davası olduğu, bağıştan rücuya yönelik karşı davaya ilişkin olarak da Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 2015/26750 E-2016/12334 K sayılı ilamı uyarınca talebin 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş,Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 4.maddesinde yer alan Aile Hukukundan kaynaklanan dava ve işlerden olmayıp, genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu ifade edilerek görevsizlik kararı verilmiştir. Konya 1....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : İPTAL - TESCİL -KARAR- 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 40. ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18. maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, satış vaadinden kaynaklanan iptal-tescil istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 7. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, dosyanın Yargıtay 7. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 08/09/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : İPTAL - TESCİL -KARAR- 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 40. ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18. maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, satış vaadinden kaynaklanan iptal-tescil istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 7. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, dosyanın Yargıtay 7. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 08/09/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : İPTAL - TESCİL -KARAR- 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 40. ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18. maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, satış vaadinden kaynaklanan iptal-tescil istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 7. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, dosyanın Yargıtay 7. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 08/09/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            "İçtihat Metni" İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi SAYISI : 2022/17 E., 2023/175 K. 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 ... maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, satış vaadinden kaynaklanan tapu iptali-tescil istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 2023/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay (7). Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY (7). HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 20.09.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu