Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TEMYİZ EDEN (DAVALININ) İDDİALARI: Davalı idare tarafından, rüzgar elektrik santrali projelerinin ormanların zirvelerine yapıldığı, bu alanlara ulaşım için genellikle geniş ve uzun yeni yolların ve bu türbinlerden üretilen enerjinin ulusal şebekeye bağlanması için enerji nakil hatlarının yapılması gerektiği, ayrıca bir türbin için yaklaşık bir hektar ormanlık alanın zarar gördüğünden ormanlık alanda verilen izinlerde büyük orman alanlarının tahrip olduğundan orman sayılan alanların üstün kamu yararı olması nedeniyle taleplerin orman alanları dışında alternatif alanların aranması veya bozuk sahaların tercih edilmesinin sağlanması, bunun mümkün olmaması halinde verimli ormanların tercih edilmesi durumunda kapalılık oranına göre beş kata kadar ilave ağaçlandırma bedeli alınarak ülkemizin değişik yerlerinde ağaçlandırma çalışmalarında ve bozulan orman alanlarının rehabilite edilmesinde kullanıldığını, davacı kuruma yargı kararı gereği ödenmesi gereken ilave ağaçlandırma bedelinin ödendiğini...

    İli ...İlçesi ...Mahallesi... orman tahdit alanı içerisinde kalan arazi üzerinde mahallinde icra edilen keşifler neticesinde alınan bilirkişi raporları uyarınca 4.598,47 metrekarelik alanda açma yapılmak sureti ile meyve ağaçları diktiği, 109,43 metrekarelik kısmına ise sabit tesis mahiyetinde ev yaptığı, sanık tarafından orman bilirkişisinin 08/01/2016 tarihli raporu ile tespit edilen 5.231,89 Türk lirası ağaçlandırma tazminat giderinin ödenmesine karşın, orman arazisinin 109,43 metrekarelik kısmında kalan sabit tesis niteliğindeki suça konu evin suçtan önceki haline getirilmediği, bu hali ile sanığın orman tahdit alanında işgal ve faydalanma eyleminin devam ettiği, 109,43 metrekarelik kısma ilişkin ağaçlandırma yapılmasının üzerindeki sabit yapı niteliğinde ev nedeni ile mümkün bulunmadığı, keza devam eden işgal ve faydalanma eylemi uyarınca kamunun zararının giderilmesinden de söz edilemeyeceği, hal böyle olunca sanık hakkında 5271 sayılı Kanun'un 231/6. maddesinde düzenlenen objektif...

      Davaya konu orman alanında, davalının açma yaptığına ve ağaç kestiğine dair kesinleşmiş bir mahkûmiyet hükmü olmadığı gibi, bu hususta dosya kapsamında ispata yeter nitelikte delil de bulunmamaktadır. Dava konusu eylem nedeniyle davalının yargılandığı ceza dosyasında davalının açma yapmaksızın işgal ve faydalanmada bulunduğu belirlenmiştir. Şu durumda; davalının 6831 sayılı Kanun'un 113.maddesi uyarınca emval bedelinden ve 114. maddesi uyarınca ağaçlandırma giderinden sorumlu tutulamayacağı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 25/03/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi....

        Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede: Yangın sahasında yapılan keşif sonucu düzenlenen orman mühendisi bilirkişi raporu ile, yangından dolayı herhangi bir ağacın zarar görmediği, yangının örtü yangını şeklinde seyrettiği tespit edilmiş olup, 6831 sayılı Kanun'un 110/3. maddesinde düzenlenen gerçek zararın hesabında yanan sahada hasar gören ağaç ve ağaçcıklarla, bitki örtüsüne göre oluşan zarar, ağaç ve ağaçcıkların hayatiyetini kaybedip etmediği, geride kalan emvalin değerlendirilme miktarı, yok olan canlı varlıktan ve toprağın verim gücündeki azalma gibi hususların nazara alınması gerekip ağaçlandırma gideri ve yangın söndürme masraflarının dikkate alınmaması gerektiğine göre; ağaçlandırma gideri ve yangın söndürme masraflarından oluşan zararın sanıklar tarafından giderilmediğinden bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanığın temyiz...

          Ancak, 6831 sayılı Kanun'un 110/3. maddesinde düzenlenen gerçek zararın hesabında yanan sahada hasar gören ağaç ve ağaçcıklarla, bitki örtüsüne göre oluşan zarar, ağaç ve ağaçcıkların hayatiyetini kaybedip etmediği, geride kalan emvalin değerlendirilme miktarı, yok olan canlı varlıktan ve toprağın verim gücündeki azalma gibi hususların nazara alınması gerekip ağaçlandırma gideri ve yangın söndürme masraflarının dikkate alınmaması gerektiğine göre; gerçek zararın tespiti için bilirkişiden ek rapor alınarak, gerçek zarar da sanıklara usulüne uygun olarak bildirilip, sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken,ağaçlandırma giderinden oluşan zararın sanıklar tarafından giderilmediğinden bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair karar verilmesi, Kabule göre de, Davada kendisini vekille temsil ettirmeyen müşteki lehine vekalet ücretine hükmedilmesi, Kanuna aykırı ve sanıkların temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye...

            Davacı, davalının orman arazisinde yapmış olduğu açma eylemi nedeniyle oluşan ağaçlandırma gideri zararının davalıya ödetilmesi isteminde bulunmuştur....

              Dava, 6831 sayılı Orman Kanununun 114. maddesi kapsamında ağaçlandırma tazminatı ile ruhsat alanının dışına çıkılması nedeniyle arazi kullanım bedeline ilişkin açılan itirazın iptali takibin devamı istemine ilişkindir. Davacı idare tarafından açılan işbu dava ile, davalıların değişik tarihlerde maden işletme izinleri verilmesine rağmen, davalıların izin verilen alanların dışına çıkmak suretiyle ormana haksız müdahalede bulunulduğu gerekçesiyle, bu haksız kullanımlara dayalı olarak 6831 Sayılı Orman Kanunu 114.maddesine göre hesapladıkları ağaçlandırma tazminatı ve arazi kullanım bedeli talebinde bulunulmuş, Davalının devlet orman arazisinde orman arazisini işgal ve faydalanma suçunu işlediği sabittir. 6831 sayılı Orman Kanununun 114.maddesi gereğince her türlü orman suçları ile tahrip olunan veya yakılan sahalar için bu kanunda yazılı tazminattan başka ayrıca, ağaçlandırma gideri esas tutularak ağaçlandırma masrafına da hükmolunur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Sanığın mahkumiyetine dair Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Ağaçlandırma giderinin açma tarihinde geçerli olan cetvellere göre hesaplanmasında isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki (2)no.lu düşünceye iştirak edilmemiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Sanığın mahkumiyetine dair, Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Sanığın, gerekçeli kararın tebliğine ilişkin belgede yazılı adreste oturmayıp, Kumluca'da, ikamet ettiği, talimatla beyanının da orada alındığı mahkemece önceden tespit edilmiş olmakla, eski adresine Tebligat Kanunun 35. maddesine göre yapılan tebligat geçersiz olduğundan, temyiz süresinde kabul edilerek yapılan incelemede; Yerinde görülmeyen sair itirazların reddine, Ancak; Bilirkişi raporunda, suça konu yerde orman örtüsü tahribatı yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise açma tarihi belirlendikten sonra, ağaçlandırma giderine hükmedilip edilemeyeceğinin tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Sanığın beraatine dair, Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Yerinde görülmeyen sair itirazların reddine; Ancak; Aksi sabit oluncaya kadar geçerli, zabıt mümziilerinin yeminli beyanları ile doğrulanan ve sanığında imzasını taşıyan 12.04.2006 tarihli suç zabıt tutanağında sanığın "köyümüzün sınırları içindeki ormanlardan kurumaya yüztutan ağaçlardan temin ettiklerini" beyan etmesine ve dosya kapsamına göre devlet ormanından düşük ve devrikten emval temin etme suçunun sübuta erdiği gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm tesisi, Kabul ve uygulamaya göre de; Delil yetersizliğinden beraat kararı verildiğine göre, müdahil idarenin hukuk mahkemelerinde dava açma hakkını kısıtlar bir şekilde tazminat ve ağaçlandırma gideri talebinin reddine karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, müdahil idarenin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan...

                    UYAP Entegrasyonu