firmalarının, tüketici tarafından ayıpsız misli ile değişim hakkının kullanılması durumunda bir kaçış yolu haline gelmiş durumda olduğunu, somut olayı ve uyuşmazlığın çözme süresi düşünüldüğünde davalı bayiden satın aldıkları aracın işbu davanın sonuçlandığı tarihte aynısının bulunmasının imkansız olduğunu, dava dilekçesinde de sundukları gibi mahkemeden tek taleplerinin müvekkiline satılan ayıplı aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesi olduğunu, açılan bu davayı kazanmaları durumunda bile aynı marka model ayıpsız bir arabanın tedbiren saklanılması kararı verilmediği için ayıplı aracın ayıpsız misliyle değişiminin mümkün olmayacağını, somut olayda HMK 389. maddenin 1....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tüketicilerin açtıkları davada harçtan ... olmaları nedeniyle davacının misli ile değişim talebi yönünden satış bedeli üzerinden harç yatırılmamış olması, satıştan üç gün sonra tespit edilen ayıpların aracın satışı anında mevcut olduğu ve davalı satıcının araçtaki bu ayıptan sorumlu olduğu, sıfır kilometrede satın alınan dava konusu araçtaki yapılacak işlemler ve oluşacak masraflar nazara alındığında, aracın tüketici için beklenen faydayı sağlamayacak ve aracı kullanmaya tüketicinin zorlanamayacak olmasına göre, ayıpsız misliyle değişim hakkının kullanılmasının hakkaniyete ve taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesine uygun olduğu, ancak ayıplı aracın misliyle değişimine karar verilmesi halinde takyidatlardan ari olarak davalıya teslimine karar verilmesi gerekirken bu hususta karar verilmemiş olmasının hatalı olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi...
İstinaf Sebepleri Davacı vekili; davanın konusuz kaldığından bahisle verilen kararın yerinde olmadığını, satın aldığı araçta ortaya çıkan ayıplar nedeniyle davacının geçirdiği kaza sonucunda ölümden döndüğünü, dava konusu edilen aracın 02/09/2021 tarihinde sattığını ancak aracın ayıpsız misli ile değişim taleplerinin halen devam ettiğini, çünkü aracın ayıpsız bir misli ile değişiminin söz konusu olması halinde müvekkilinin eline aracın geri dönme ihtimalinin bulunduğunu, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi gerektiğini, bu mümkün değil ise de aracın ayıp nedeniyle uğramış olduğu değer kaybının talep edildiğini beyan ederek ilk derece mahkemesi kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. C....
İlk derece mahkemesince tüm dosya kapsamına göre misliyle değişim yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. İstinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan incelemede; ihbar olunan Opel Türkiye Otomotiv Ltd.Şti tarafından istinaf dilekçesinin sunulduğu, dilekçede şirketin T5 A.Ş.tarafından devralındığı, bu nedenle davada taraf değişikliğini talep ettikleri görülmüştür....
GEREKÇE: Dava, ayıplı araç satışından kaynaklı misli ile değişim isteğine ilişkindir. Davacının 12.05.2017 T3 Şirketinden dava konusu 104.298,68 TL fatura bedeli ile satın aldığı, diğer davalı şirketin aracın ithalatçısı/distribütörü olduğu anlaşılmaktadır. Davacı dava konusu araçta multimedya sorunu ve boya kusuru nedeniyle misliyle değişim talebinde bulunmuştur. Dosyaya yansıyan bilgi ve belgelerden dava konusu araçtaki multimedya sorunu nedeniyle 04.07.2017, 12.07.2017 ve 10.08.2017 tarihlerinde serviste işlem gördüğü anlaşılmaktadır....
araç satın aldığını, aracın düzenli bakımlarını yaptırmış olmasına rağmen 30.05.2011 tarihinde aracın çalışmaması nedeniyle çekiciyle yetkili servise götürüldüğünü, yetkili servis tarafından aracın motorunun tamir edilemez hale geldiğinin ve komple motor değişimi gerektiğinin söylendiğini, değişim bedelinin %50 sinin de distiribütör tarafından karşılanmasının teklif edildiğini, bu teklifin tarafından kabul edilmediğini, araçtaki arızanın kusurundan kaynaklanmadığını, aracın gizli ayıplı olduğunu ileri sürerek aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesine, mümkün olmadığı takdirde zararının karşılanmasına karar verilmesini istemiştir. Davalılar, araçtaki arızanın kullanım hatasından kaynaklandığını savunarak davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ayıplı aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesi olmadığı takdirde zararın giderilmesi istemine ilişkindir....
Davalı T3 vekili cevap dilekçesinde özetle; tüketicinin ayıpsız misli ile değişimi talep edebilmesi için en önemli şartın satılanın ayıplı olması hususu olduğunu, dava konusu araçta ise mevzuatta tanımlanan anlamda bir ayıp bulunmamakla beraber, araç niteliksel ve niceliksel vasıflarında maddi, hukuki veya ekonomik bir eksiklik taşımadığını, davacının araçta meydana gelen arızanın giderilmesi için müvekkili şirketin yetkili servisine başvurduğunu ve motor soğutma işlemleri kapsamında aracın ön hava kanatlarında gerekli işlem yapılarak aracın arızadan ari bir şekilde ve davacının bilgisi dahilinde davacıya teslim edildiğini, davacı seçimlilik haklarından olan ücretsiz onarım hakkını kullanmış olup, ayıpsız misliyle değişim seçimlilik hakkını kullanamayacağını, asla davacının iddialarının kabulü anlamına gelmemekle beraber, araçta iddia edilen sözde ayıbın varlığı halinde dahi, bu durum araçtan beklenen faydaya etki edemeyeceğinden aracın ayıpsız misliyle değişiminin hakkaniyete aykırı olacağını...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davacının davalıdan satın aldığı aracın ayıplı olduğuna dayalı, aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesi talebine ilişkindir.Davacı vekili, davacının davalıdan sıfır km olarak satın aldığı aracın defalarca arızalandığını ileri sürerek, aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesi talep etmiştir. Davadan önce davacı, davalıya ihtarname çekerek aracın ayıpsı misliyle değiştirilmesini talep etmiş; davalı cevabi ihtarnamede araçta gizli ayıp bulunmadığını ileri sürmüştür. Her arızadan sonra aracın servise götürülmesi nedeniyle, ayıp ihbarının süresinde yapıldığı kabul edilmiştir. TBK.nın "Gözden Geçirme ve Satıcıya Bildirme" başlıklı 223 maddesine göre; Alıcı, devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır....
Sıfır kilometrede alınan dava konusu araçtaki yapılacak işlemler ve oluşacak masraflar nazara alındığında, aracın tüketici için beklenen faydayı sağlamayacak ve aracı kullanmaya tüketicinin zorlanamayacak olmasına göre, 6502 Sayılı TKHK'nın 11/1 maddesi gereğince ayıpsız misliyle değişim hakkının kullanılmasında hakkaniyete ve taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesine aykırı bir durum yoktur. Bu itibarla; dava konu aracın gizli ayıplı olduğu kabul edilerek ayıpsız misli ile değişimine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davalının bu yönlere ilişkin istinaf itirazı yerinde görülmemiştir Ancak ayıplı aracın misliyle değişimine karar verilmesi halinde takyidatlardan ari olarak davalıya teslimine karar verilmesi gerekirken bu hususta karar verilmemiş olması hatalı olmuştur....
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen ayıplı maldan kaynaklanan ayıpsız misliyle değişim davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizce bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına dair verilen karara, bölge adliye mahkemesince uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan bölge adliye mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, davacı taraf harçtan muaf olduğundan peşin alınan 80,70 TL temyiz harcının...