Öğretide ve uygulamada yasanın davacı tüketiciye tanıdığı seçimlik haklar inşai nitelikte olup ikinci fıkrada izah edilen bedel iadesini de iceren sözlesmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi hakları bozucu nitelikli inşai haklardan olup kullanılmakla son bulduğundan bundan rücu edilemez. 2009/15622-2010/5824 Dava konusu olayda da davacı ,ayıplı olduğunu ileri sürdüğü ürünün ücretsiz onarımı talebiyle eldeki davayı açmış olup, seçimlik hakkını “ücretsiz onarım ” yönünde kullandığından, daha sonra bu hakkını 4. maddede açıklanan bir diğer seçimlik hak olan “bedel iadesi” istemiyle değiştiremez....
Davacının sözleşmeden dönerek bedel iadesi talep ettiği, davalının malların ayıplı olmadığını ve ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını belirterek davanın reddini istediği, mahkememizce 03/09/2021 tarihinde keşif yapıldığı, 13/09/2021 tarihli bilirkişi raporunda, malın ayıplı olduğu, ayıbın önceden tespitinin mümkün olmadığı kullanmakta ortaya çıkabilceği, kullanıcı hatasında kaynaklanmadığının belirtildiği anlaşılmıştır. 6102 sayılı TTK'nın 23-(1)-c) maddesi uyarınca; alıcı, malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise (2) gün içinde, açıkça belli değil ise malı teslim aldıktan sonra (8) gün içinde incelemek veya incelettirip mal ayıplı çıkar ise bu süre içinde ayıbı ihbar etmelidir. İhbar ise aynı kanunun 18-(3) maddesi uyarınca, noter aracılığıyla, taahhütlü mektupla, telgrafla veya güvenli elektronik imza kullanılarak kayıtlı elektronik posta sistemiyle yapılmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki bedel iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ve davalı şirket vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davacının davalı ...’dan kalorifer kazanı satın aldığını, bu kazanın davalı şirketten temin edildiğini, kazanın binayı yeterince ısıtmaması nedeniyle davalı şirket yetkilisinin incelemesi ve tavsiyesi sonrasında kazanın daha yüksek kapasiteli yeni bir kazanla değiştirildiğini, yeni kazanın da binayı yeterince ısıtmadığını, sonradan temin edilen kazanın gizli ayıplı olduğunu ileri sürerek, ürünün davacıdan alınmasını, kazanlar için ödenen bedelin ve ürün montajı için yapılan masrafın temerrüt tarihinden itibaren faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir....
Davacı, kendisine teslim edilen televizyonun ayıplı olduğunu 30 günlük yasal süre içerisinde yetkili servise bildirmiştir. Davacı, üretim ayıplı ürün tesliminden dolayı 4077 sayılı Yasanın 4. maddesinde belirtilen seçimlik hakları kullanmakta serbesttir. Ve bu hakkını mahkeme aracılığıyla sözleşmeden dönerek bedel iadesi şeklinde kullanmıştır. O halde mahkemece, davacının ayıplı televizyonun iadesi ile ödediği bedelin tahsili isteminin kabulüne karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucunda yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 06.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı taraf sözleşmenin 18.maddesi kapsamında üretim ve imalattan kaynaklı ayıp nedeniyle tüketiciye ödediği bedelin davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, davalı taraf ise aynı sözleşmenin 6.maddesi nedeniyle davacının ayıplı mala ilişkin olarak tüketicilere ödeyeceği bedellerden sorumlu olmayacağını beyan ederek davanın reddini savunmuştur. Mamak İlçe Tüketici Hakem Heyeti kararı incelendiğinde, dava dışı tüketiciye satılan ürünün garanti süresi içerisinde birden çok kez servise gitmiş olması sebebi ile seçimlik hak kullanılarak bedel iadesi talep edildiğinden talebin kabulüne, ürün bedelinin davacı şirket tarafından tüketiciye ödenmesine karar verildiği görülmüştür. Bila tarihli sözleşmenin 6.maddesinin son cümlesi, "......
-KARAR- Dava, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında teslim edilen malzemenin belirtilen numuneye uygun olmaması nedeniyle ayıplı malın bedelinin iadesi ve uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Davalı vekili, davacının TTK 25. maddesinde düzenlenen 2 ve 8 günlük muayene külfetini yerine getirdiğini, davacının teslim edilen mermerlerin sözleşmeye uygunluklarını ve kalitelerini herhangi bir ihtirazı kayıt koymaksızın kabul ettiğini, mermerlerin sözleşmeye uygun olup, ayıplı olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı şirketten 11.12.2002 tarihinde bilgisayar ve yazıcı satın alıp bedelini ödediğini, ... süresinin üç yıl olup bu süre içerisinde bilgisayarın iki kez arızalandığını, tamir süresinin aşıldığını, malın ayıplı olduğunu,bedel iade isteminin davalı tarafça kabul edilmediğini, iddia ederek ayıplı ürünün davalı tarafa verilerek bedelinin iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı davacıya satılan malın ayıplı olmadığını, iyiniyetli olarak malı tamir ettirip davacıya teslim etmek istediklerini, davacının malı üç yıl kullandığını, davacının kötüniyetli olduğunu iddia ederek davanın reddini dilemiştir....
Davacı açık ayıplı satılan ürünleri uygun süre içerisinde gözden geçirmek ve teslimden itibaren 2 gün içinde ayıp ihbarında bulunmak zorundadır, aksi halde satılan ürünü bu şekilde kabul etmiş sayılır. Davacı 03/12/2022 tarihinde teslim aldığı açık ayıplı ürünlerle ilgili 2 günlük süre içerisinde ayıp ihbarında bulunmadığı anlaşılmakla; ayıptan kaynaklı bedel iadesi ve mahrum kaldığı karını talep edemeyeceği kanaatine varılmış, bu sebeple aşağıdaki şekilde davanın reddine karar vermek gerekmiştir....
KARAR Davacı, davalıdan koltuk takımı satın aldığını, satın aldığı ürünle eve gelen ürün arasında ton farkı olduğunu, ayıbın davalı yanca da kabul edildiğini iddia ederek ayıplı olarak teslim edilen ürünün davalıya iadesi ile ödediği bedelin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, ayıp ihbarının zamanında yapılmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 2.359.98 TL ücretin tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Eldeki dava ayıplı satış nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesine ilişkindir. Dosya kapsamından satılan ürün ile teslim edilen ürün arasında ton farkı olduğu ve bunun açık ayıp niteliğinde bulunduğu ihtilafsızdır.4077 sayılı Kanunun 4.maddesinin 2.fıkrası hükmüne göre; tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıpları satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Burada kastedilen ayıpların açık ayıp olduğunun kabulü gerekir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 09/05/2019 NUMARASI : 2017/82 2019/281 DAVA KONUSU : Ayıplı Mobilya Satışından Kaynaklı Dönme/Bedel İadesi KARAR : İstanbul Anadolu 6. Tüketici Mahkemesinin 2017/82 Esas, 2019/281 karar sayılı kararı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi....