Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

olduğundan bahisle ödemiş olduğu ürün bedelinin iadesi talepli dava açıldığı, ----- sayılı dosyası üzerinden vermiş olduğu --- sayılı karar ile ---- cihaz için ödenen bedeli davacıya iadesine karar verildiğini, dava dışı --- tarafından davacı aleyhine başlatılan ---- dosyasına Ürün Bedeli olan ------yargılama gideri olarak ---harç ve masrafları ile işlemiş faiz toplamı olarak ----- ödemenin davacı tarafından ---- tarihinde yapıldığı, davalı tarafından ithalatı yapılan ve teknik servis hizmeti verilen --------sayılı dosyasında yapılan yargılamada, ürünün gizli ayıplı olduğu tespitinin yapıldığı, ilam neticesinde davacı tarafından --- tarihinde-------ödeme yapılarak yapılan ödemenin huzurdaki davaya konu edildiği, davaya konu ürünün ithalatını ve teknik servis hizmetini veren davalının, davacının ürünün ayıplı olduğu için katlanmış olduğu bedelden sorumlu olduğu, tarafınca incelenen davacı ve davalı ticari defterleri ile dosya üzerinde yapılan inceleme onucunda davacının davalıdan takip...

    GEREKÇE :Dava, ayıplı ürün bedelinin ithalatçı tarafından iadesi istemiyle başlatılan takibe vaki itirazın iptali davasıdır.İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, verilen kararın talebe uygun olup olmadığı, ürünün ayıplı olup olmadığı, davalının satış bedelinin iadesinden sorumlu olup olmadığı ve değer kaybı ile sağlanan menfaatin tenzil edilmesi gerekip gerekmediği noktasındadır.Davacı, dava dışı ... 04.07.2014 tarihinde dava konusu bilgisayarı 4.300,00 TL bedelle satın almıştır. ... tarafından bu satışa ilişkin 04.07.2014 tarih ve ... nolu fatura düzenlemiştir.Daha sonra, davacının 08.04.2016 tarihinde "call center" aracılığı ile bir kısım şikayetler bildirilmiştir. Servis tarafından ise cihazın parçası temin edilemediği için işlem yapılamadı notu düşülmüştür.Bunun üzerine davacı takip alacaklısı tarafından, davalı takip borçlusu hakkında İstanbul Anadolu .... İcra Müdürlüğü'nün ......

      Şti’nin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme taleplerinin reddine, 2-4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4. maddesi gereğince ayıplı mal satışı nedeniyle tüketici sözleşmeden dönerek bedel iadesini istediğinde satıcı 2011/13191-15617 bedelini iade ederken, alıcının da satışa konu ayıplı ürünü aynı anda iade etmesi gerekir. Ayıplı ürün iade edilmedikçe, satıcı ürün bedelini iade etmekte temerrüde düşmez. Somut olayda da ayıplı ürünün davalı satıcıya iade edilmediği anlaşıldığından faiz başlangıcının ayıplı ürünün iade tarihinden başlaması gerekir. Bu nedenle mahkemece faizi başlangıcın 1.8.2008 olarak kabulü usul ve yasaya aykırı olup, temyiz edilen kararın bu nedenle de bozulması gerekirken zuhulen onandığı anlaşıldığından davalı .... Şti’nin bu yöne ilişkin karar düzeltme talebinin kabulü gerekmiştir....

        Dava; taraflar arasındaki 2 ayrı sözleşme uyarınca hem borçlu temerrütü nedeniyle hem de sözleşmeye aykırılık iddiasıyla davacı alıcı tarafından satıcı aleyhine eksik ve ayıplı ifa, ayrıca alliut teslim nedeniyle fazla ödemenin iadesi, cezai şart ve zarar nedeniyle tazminat istemiyle açılan dava niteliğindedir. Davacı vekili dava dilekçesinde, davalının ... tarihli yazılı sözleşme ve ayrıca davalının ... tarihli e-posta yoluyla yapmış olduğu teklifin kabulü yoluyla aralarında yapmış oldukları iki ayrı sözleşme uyarınca sözleşme ile üstlendiği edimi gereği gibi ifa etmediğini, siparişi verilen bir kısım ürünlerin eksik ve ayıp ifa edildiğini, bir kısmının ise gerçek markalı olmayan ürünler gönderilmek suretiyle kötü ifa edildiğini ileri sürerek borçlu temerrütü hükümleri uyarınca davalıya yapmış olduğu ödeme tutarından, bu eksik ayıplı ve kötü ifa nedeniyle yaptığı fazla ödeme tutarı ...-Euro ile birlikte ayrıca ...-Euro cezai şart ve ......

          Davacı, sıfır km satın aldığı araçtaki üretimden kaynaklanan boya hatası nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedeli iadesi istemi ile eldeki dava açmıştır. Satışa konu araç üzerinde yaptırılan hükme esas alınan bilirkişi raporu ile dava konusu otomobilin sol ön kapısının boyanmış olması nedeniyle dava konusu araçta 1.250,00.-TL değer kaybı oluştuğu mütalaa edilmiştir. Mahkemece, bu bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulmuş ise de; yalnızca lokal bir bölgede yer alan boyama işleminin sözleşmenin feshi ile araç için ödenmiş olan bedelin iadesini gerektirip gerekmediği husunda yanılgıya düşülmüştür. 6502 sayılı yasanın 11. maddesinde, malın ayıplı olması durumda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür....

            Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.” Bu yasal  düzenlemeyle tüketiciye ayıplı mal nedeniyle tanınan seçimlik haklarından birisi de ayıplı malın iadesi ve ödenen bedelin tahsilidir. Tüketici, yasayla kendisine tanınan dört seçimlik hakkından birini tercih etmekte özgürdür....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki bedel iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR - Davacı vekili, davacının davalıdan bir çok mobilya malzemesi satın aldığını, bu ürünlerden 5 parça koltuğun oturulamaz hale geldiğini, bu durumun sebebinin üretimden kaynaklı olduğunu ileri sürerek, yapılan 4.720 TL ödemenin fatura tarihinden itibaren faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, zaman aşımının dolduğunu, dava konusu ürünlerin ayıplı olmadığını, kullanım hatasının olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....

                Somut olayda davacı, davalı firmadan satın aldığı kalorifer kazanının arızalı ve ayıplı çıkması nedeniyle satıcı firmaya iade edilerek ürün bedelinin tarafına iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Buna göre davacının ürün satın alan tüketici, davalının ise ürün satan şirket olduğu iddiası ile dava açıldığı anlaşıldığından tüketici işleminden kaynaklanan, davalı tarafın yetki itirazında bulunmadığı uyuşmazlığın Savaştepe Asliye Hukuk Mahkemesince (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Savaştepe Asliye Hukuk Mahkemesinin (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 09/05/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                  DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ayıplı mal satışı nedeniyle, sözleşmeden dönme ile bedel iadesi talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Mahkemece davanın kabulü ile ayıp oranında bedel indirimine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekilince ve katılma yolu ile de davalı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Dava konusu mobilyaların satımı ile ilgili davacı tüketici ile davalı satıcı arasında 28/04/2019 tarihli faturaya istinaden sözleşme ilişkisi bulunduğu, bedelin 11.000 TL olarak satıcı tarafından tahsil edildiği, ürünlerin 31/05/2019 tarihinde teslim alındığı, ancak ürünlerin sipariş formuna aykırı üretildiği ve ayıplı olduğu gerekçesiyle sözleşmeden dönme talebiyle eldeki davayı davalı üreticiye karşı açtığı anlaşılmaktadır....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki bedel iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, 26.08.2014 tarihli satış sözleşmesi ile davalı satıcından koltuk takımı satın aldığını, kısa bir süre sonra kanepelerin sırt ve koltuk kısımları arasındaki bölümde yırtık, koltuk gövdesi ile kolçaklar arasında ton farklılıkları, altında sarkmalar olduğunu tespit ettiğini ve davalıya süresinde ihbarda bulunduğu, ancak herhangi bir sonuç alamadığını ileri sürerek, ürün bedeli olan 3.422,16 TL'nin yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu