Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili istinafında; davacı tarafça sözleşme yükümlülüklerinin gereği gibi yerine getirilmediğini, sözleşme konusu imalatların ayıplı olduğunu, mahkemece bu hususların incelenmeden hüküm kurulduğunu, mahkemenin teslim ve kabulüne ilişkin değerlendirmesinin hatalı olduğunu, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya yeterli olmadığını, itirazlar değerlendirilmeden karar verildiğini kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı yüklenici , davalı ise iş sahibidir. Taraflar arasında mobilya yapım işini konu alan götürü usulünce belirlenmiş yazılı eser sözleşmesi bulunduğu çekişmesizdir. Davacı taraf işi yapıp teslim ettiğini fakat bakiye iş bedelini alamadığını iddia etmiş, davalı işin eksik ayıplı olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir....

    Bilirkişi Ek raporunda özetle; Davaya konu olan --------- yukarıda anlatılan hazırlık ve testler neticesinde yapılan karşılıklı incelemesinde; bir önceki raporda iletilen sıkıntıların aynı şekilde devam ettiğinin görüldüğü, tüm bu testler ve denemeler neticesinde akıllı saatin üretiminden kaynaklı donanımsal ve/veya yazılımsal problemlerinin olduğu, bu gözlemlenen sıkıntıların kullanıcı kaynaklı olmadığının kesin olduğunu bildirmiştir....

      İddia, savunma ve tüm dosya kapsamından; Dava, ayıplı mal iddiasına dayanılarak satıcı tarafından başlatılan takipten kaynaklı, davacının borçlu olmadığının tespiti, takibin iptali, ayrıca ürünlerdeki ayıbın tespiti ile ayıp oranında satış bedelinden indirim yapılması ve varsa fazla ödenen bedelin iadesi taleplerini içermektedir. Yapılan yargılamada, her iki tarafın da kabulünde olan beyan gereğince, ayıplı olduğu iddia edilen ürünlerin davacıya 2014 yılının Mayıs ayında teslim edildiği, ancak gününün belli olmadığı, taraflar arasındaki sözleşme tarihi 4077 sayılı Kanun'un yürürlükte olduğu tarihte yapılmış ve sözleşmenin üstüne de teslimatın 2014 yılının Nisan ayında yapılacağının yazıldığı anlaşılmıştır....

      Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 27.09.2013 gün ve 549-349 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık mobilya satışından kaynaklanmakta olup, iş sahibi tarafından daha önce açılan davada verilen kararın temyizi üzerine temyiz incelemesi Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesi tarafından yapıldığından ve görev hususu benimsendiğinden alacaklının temerrüdü nedeniyle ifa için tevdi yerinin belirlenmesi istemiyle açılan iş bu davada verilen kararın temyiz inceleme görevi Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesi'ne aittir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 22.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Her ne kadar tüketici mahkemesince taraflar arasındaki sözleşmenin hukuki niteliği eser sözleşmesi kabul edilerek görevsizlik kararı verilmiş ise de, davacının teşhirden ürün beğenmek suretiyle mobilya satınaldığı, sözleşme adının sipariş sözleşmesi olmasının aradaki ilişkiyi eser sözleşmesi haline getirmeyeceği, bu hali ile 4077 Sayılı Kanunun 3/c maddesinde düzenlenen mal satışı kaynaklı uyuşmazlığın Ankara 2.Tüketici Mahkemesinde görülerek çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Ankara 2. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 30.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Dava, ayıplı araç satışından kaynaklı misli ile değişim talebine ilişkindir. Dosya kapsamında toplanan deliller, somut olayın özelliklerine uygun bilirkişi raporu, ilk derece mahkemesinin olay nitelendirilmesi ve gerekçesi nazara alındığında, hüküm kurmaya elverişli denetlenebilir bilirkişi heyeti raporuna göre davaya konu aracın ayıplı olması nedeni ile davanın kabulüne ilişkin kararda yazılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere binaen istinaf edilen kararda usul, yasa ve dosya kapsamı yönlerinden bir aykırılık bulunmadığı, bu nedenlerle davalının istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalının istinaf başvurusunun HMK nun 353/1- b.1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- SİVAS 1....

          HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava, ayıplı araç satışından kaynaklı bedel indirimi talebine ilişkindir. Dosya kapsamında somut olayın özelliklerine uygun, denetlenebilir bilirkişi raporu, toplanan deliller, ilk derece mahkemesinin olay nitelendirilmesi ve gerekçesi nazara alındığında; dosyada mevcut raporlar arasında çelişkiyi gideren ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi heyet raporuna göre gizli ayıplı araçtan kaynaklı onarım bedelinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair talebin kısmen kabulüne ilişkin kararda yazılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere binaen istinaf edilen kararda usul, yasa ve dosya kapsamı yönlerinden bir isabetsizlik ve aykırılık bulunmadığı, bu nedenlerle davalının istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalının istinaf başvurusunun HMK nun 353/1- b-1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

          Davalı, araçtaki arızanın üretimden kaynaklı olmayıp kullanımdan kaynaklanmakta olduğunu savunarak, davanın reddini dilemiştir....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; ayıplı malın iadesi, bedel iadesi ve maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır. Satış sözleşmesi tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un (TKHK) ayıplı mal başlıklı 8. maddesinde; "Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır....

            Dava, ayıplı araç satışından kaynaklı bedel iadesi talebine ilişkindir. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; ilk derece mahkemesince her ne kadar mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiş ise de davalının ikametinin Ürgüp olduğu, HMK 'nun 6. maddesi gereğince Ürgüp Asliye Hukuk Mahkemesinin iş bu davaya bakmakla yetkili olduğu anlaşılmakla davacının istinaf talebinin kabulüne, yerinde olmayan yetkisizlik kararının kaldırılarak dosyanın görevli Ürgüp Asliye Hukuk Mahkemesine davanın esası hakkında yeniden yargılama yapmak üzere HMK'nın 353/1- a.3 maddesi gereğince iadesine dair kesin olarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

            UYAP Entegrasyonu