Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

malın iade edilerek bedelinin tahsilini veya ücretsiz yenisi ile değiştirilmesini bunun mümkün olmaması durumunda ise ayıp oranında satış bedelinden indirim yapılarak tarafına ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, 13.02.2019 tarihli dilekçesi ile; ayıplı malın iadesi ve davalıya ödenen traktörün satım tarihindeki sıfır piyasa bedelinin ödenmesi şeklinde seçimlik hakkını kullandığını beyan etmiş, 13.01.2021 tarihli dilekçesi ile; iade edilecek bedele 13.02.2019 tarihinden itibaren bu talep mümkün olmayacaksa da karar tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesini istemiştir....

    Dava tarihinde yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 4. maddesi hükmü gereğince tüketici satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıdan, “verdiği bedelin iadesini”, “ayıp nispetinde bedelin tenzilini”, “ayıbın giderilmesi için gerekli onarımın yapılmasını”, son olarak da “malın yenisi ile değiştirilmesini” isteyebilir. Tüketici kendisine tanınan bu dört seçimlik haktan birini kullandıktan sonra seçimlik hakkını diğer bir hakla değiştiremez. Dava konusu olayda da davacı, ayıplı olduğunu ileri sürdüğü aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebiyle eldeki davayı açmış olup, seçimlik hakkını “aracın yenisi ile değiştirilmesi” yönünde kullandığından, daha sonra bu hakkını 4. maddede açıklanan bir diğer seçimlik hak olan “bedel iadesi” istemiyle değiştiremez....

      Davacı, 15.02.2014 tarihinde satın aldığı telefonun kamera camında çizik olması nedeniyle ayıplı malın bedelinin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Uyuşmazlık, yetkili servisin bedel iadesine ilişkin davada sorumlu olup olmadığı hususundadır. Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4'üncü maddesine göre ayıplı mal ve hizmetlerden kimin sorumlu olacağı düzenlenmiştir. Buna göre imalatçı, üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve kredi veren ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. Yetkili servisin sorumlu olacağına dair hiçbir düzenleme mevcut degildir. Görüldüğü gibi satın alınan malın yetkili servisi, maldaki ayıptan dolayı tüketiciye karşı yasal olarak sorumlu tutulmamıştır. Somut olayımızda davalı yetkili servis olup satıcı veya acente değildir. Yasal olarak ayıplı maldan dolayı sorumluluğu yoktur....

        Görüldüğü üzere davalı müşteri, aracın ayıplı olmasından veya iade edilmesinden kaynaklanan her türlü zararı gidermekle sözleşme gereği yükümlüdür. Bu itibarla, satış esnasında ekspertiz yapıldığı, aracın ayıplı olmasında kusurun bulunmadığı gibi davalı savunmalarına mahkememizce itibar edilmemiştir....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/02/2019 NUMARASI : 2017/2 ESAS, 2019/163 KARAR DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Malın Ayıplı KARAR : Taraflar arasında görülen malın ayıplı olması nedeniyle bedel iadesi davasına ilişkin olarak yapılan açık yargılama sonucunda verilen karara karşı yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden ön inceleme yapıldı....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/06/2018 NUMARASI : 2017/240 ESAS, 2018/336 KARAR DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Malın Ayıplı KARAR : Taraflar arasında görülen malın ayıplı olmasından kaynaklanan bedel iadesi davasına ilişkin olarak yapılan açık yargılama sonucunda verilen karara karşı yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 352. madde uyarınca dosya üzerinden ön inceleme yapıldı....

          GEREKÇE :Dava, ticari satım nedeniyle ayıplı malın iadesi ve bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davacı, davalıdan satın almış olduğu akıllı telefonun ayıplı çıktığını idda etliş, davalı ise süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, ürünün üretimi aşamasında etkilerinin bulunmaması nedeniyle kusurlarının bulunmadığını savunmuştur....

            Noterliğinin 15.10.2018 tarih ve ..yevmiye no'lu ihtarı ile davalı şirkete ayıp ihbarında bulunularak oluşan zararın 10 gün içinde giderilmesinin istendiğini, ayıplı malın davalıya düşük bedelle iade edilmek zorunda kaldığını, Çin Halk Cumhuriyetin'den iade edilen malın gümrükten çekildiğini ve davalı şirkete 21.01.2019 tarihli fatura ile 77.950,08-USD bedel ile iade edildiğini, 108.321,50 USD bedel ile satın alınan mal 77.950,08-USD bedel ile davalıya iade faturası ile iade edildiğini ve sadece malın iadesi sonucunda 30.371,42 USD zararı oluştuğunu, iade edilen ayıplı mal ile ilgili olarak müvekkili şirketin navlun, demuraj, depolama, gümrük ve sair farklı kalemlerde toplam 55.246-USD bedelli fatura kesildiğini ve bu borcu ödemek zorunda kaldığını, borcu ödeyebilmek için müvekkil şirket yetkilisi ... Denizcilik A.Ş.‘ye şahsi kefaleti koşullu kabul edilmek kaydıyla senet vermek zorunda kaldığını, müvekkilinin depolama ve ardiye bedeli olarak 6.403,15 USD ödediğini ve ......

              Bu durumda satışa konu demirlerin aynen iadesine, olmadığı takdirde bedeline hükmedilmesinde isabetsizlik yoksa da ayıplı demirlerin iadesi hakkında hüküm kurulmamasının sebepsiz iktisap teşkil edeceğinin gözetilmemesi ve ayrıca satıma konu malın miktarı tartışmalı olduğu halde bu yön üzerinde durulup araştırılmaması da doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı ...A.Ş:. yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 13.7.2006 gününde oybirliğiyle karar...

                TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen malın ayıplı olmasından kaynaklanan bedel iadesi veya misli ile değişim veya bedel indirimi davasının, bedel iadesi ve misli ile değişim talebinin reddine, bedel indirimi talebinin kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; tarafların istinaf başvurusunun davacı yönünden esastan reddine, davalıların istinaf başvurusunun kararın kesin olması nedeniyle reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan bölge adliye mahkemesi kararının...

                  UYAP Entegrasyonu