WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

olduğu, düşük kaliteli sünger kullanılması sebebi ile süngerin yumuşadığı, süngerin yumuşamasından dolayı çökme oluştuğu, bu durumun gizli ayıp niteliğinde olduğu, yemek odası takımına ait sandalyelerin ahşap iskeletindeki uygulama ve işçilik hataları nedeni ile gizli ayıplı olduğu şeklinde görüş bildirilmiştir. 6502 Sayılı Yasa 12.maddesinde; ayıplı maldan sorumluluğun ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye tesliminden itibaren 2 yıllık zamanaşımına tabi olduğu düzenlenmiştir....

Davacı, kendisine teslim edilen televizyonun ayıplı olduğunu 30 günlük yasal süre içerisinde yetkili servise bildirmiştir. Davacı, üretim ayıplı ürün tesliminden dolayı 4077 sayılı Yasanın 4. maddesinde belirtilen seçimlik hakları kullanmakta serbesttir. Ve bu hakkını mahkeme aracılığıyla sözleşmeden dönerek bedel iadesi şeklinde kullanmıştır. O halde mahkemece, davacının ayıplı televizyonun iadesi ile ödediği bedelin tahsili isteminin kabulüne karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucunda yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 06.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Dava, ayıplı maldan kaynaklı bedel iadesi talebine ilişkindir. Dosya kapsamında toplanan deliller, somut olayın özelliklerine uygun bilirkişi raporu, ilk derece mahkemesinin olay nitelendirilmesi ve gerekçesi nazara alındığında, davaya konu ürünlerin ayıplı olması nedeni ile bedel indirimi talebinin kabulüne ilişkin kararda yazılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere binaen istinaf edilen kararda usul, yasa ve dosya kapsamı yönlerinden bir aykırılık bulunmadığı, bu nedenlerle davalının istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalının istinaf başvurusunun HMK nun 353/1- b.1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- KAYSERİ 2....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki ayıplı ürün bedelinin iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı şirketin ...’da bulunan mağazasından 29.03.2006 tarihinde Toshiba marka dizüstü bilgisayar satın aldığını, kısa süre sonra bilgisayarın arızalandığını bu nedenle davalının ...’da bulunan mağazasına 04.08.2006 tarihinde teslim ettiğini, malın 30 işgünü tamir süresi içerisinde iade edilmediğini ileri sürerek ürün bedeli olarak ödediği 1.789,37 YTL ile bilgilerin kurtarılması için ödediği 52.000 YTL nın iadesine ve davalı firmanın cezalandırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı tamir süresinin aşılmadığını,bedel iadesi şartlarının oluşmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....

      Davacı vekili rapora itiraz dilekçesinde özetle; ayıplı aracın satıştan önce önemli bir kısmının tamir gördüğünü ve sonradan boyandığını, araçtaki ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğunu, gizli ayıbın satıştan sonra oluştuğuna ilişkin delil bulunmadığını belirterek aracın yenisi ile değiştirilmesi gerektiğini belirtmiştir . Açılan dava, 4077 Sayılı Yasa uyarınca ayıplı mal satımınından kaynaklanan tazmina istemine ilişkindir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: DAVA; ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İstinaf incelemesi HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır. Dosyanın incelemesinde; davacının, davalıdan aldığı mobilyaların eksik ve ayıplı teslim edildiğini belirterek ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talep ettiği, davalının teslimin tam yapıldığı, malların ayıplı olmadığı, varsa ayıbın süresinde ihbar edilmediği ve bedel iadesinin orantısız olduğu gerekçesi ile davanın reddini istediği, mahkemece mobilyacı bilirkişiden alınan rapor doğrultusunda davanın kabulüne karar verildiği, karara karşı davalı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır....

      GEREKÇE: Dava, ticari satım sözleşmesi kapsamında ayıplı olarak teslim edildiği iddia olunan emtia nedeniyle sözleşmeden dönülerek malın iadesi ile ödenen bedelin tahsili davasıdır. Davacı, davalıdan finansal kiralama yoluyla satın alınan ... marka baskı makinasının ayıplı olduğundan bahisle ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini, mümkün olmadığı takdirde malın iadesi ile ayıplı mal için ödenen bedelinin yanında ihtarname ve gümrük masrafının davalıdan tahsilini istemiş, yargılamada malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi şeklindeki terditli talebinden vazgeçerek malın iadesi ile bedelin tahsilini istemiş, davalı satıma konu makinanın ayıplı olmadığını, arızaların kullanım hatasından kaynaklandığını, süresi içinde ayıp ihbarı yapılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. İlk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK.'...

        İstinaf talebine karşı davacı vekili yazılı beyanında; müvekkilinin konutun ayıplı çıkması nedeni ile sözleşmeden döndüğünü tamir edilse dahi ayıplı malı kabule zorlanamayacağını şartnamenin 9 ve 12. maddelerinin haksız şart niteliğinde olup tüketici kanununa aykırı olduğunu belirterek kararın onanmasını talep etmiştir. Dava, ihale ile yapılan satış sözleşmesi nedeni ile ayıplı maldan kaynaklı teminatın iadesi talebine ilişkindir. Dava konusu taşınmaz davalının mülkiyetinde olup, satış için ihaleye çıkarılmak sureti ile ihale işlemleri başlatıldığı, davacının ihaleyi kazanması ile ihale bedelinin ödenmesi sırasında ayıplı olduğu iddiası ile sözleşmenin feshi ve ödenen teminatın iadesi için iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Davalı banka 6502 sayılı yasa 3/1- ı,i bendi gereğince sağlayıcı/satıcı olmadığından taraflar arasındaki işlem tüketici işlemi değildir....

        Bu nedenle ayıplı mal nedeniyle satıcı sözleşme ilişkisi nedeniyle tüketiciye karşı seçimlik hakların tamamından (bedel iadesi, yenisi ile değişim, bedelde indirim, onarım ve tazminatlar) sorumludur. Üretici ve ithalatçı ise, sadece misli değişim ve onarım talep edilmesi durumunda, satıcı ile birlikte müteselsil sorumlu olur. Somut ihtilafta; davacı dava dışı tüketiciler tarafından ilgili tüketici hakem heyetine karşı ayıplı mal nedeniyle başvurularda bulunulduğu, dava dışı tüketicilere yapılan ödemelerin rücuen davalıdan tahsilini talep etmiş olup, dosya içeriğine göre tüketici tarafından "Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme" hakkı kullanılarak ürünün bedeli satıcıdan iade alınmıştır. 6502 sayılı TKHK.11/2.maddesi hükmünde yapılan düzenleme uyarınca, tüketici bedel iadesi talebini sadece (sözleşme ilişkisi içinde bulunduğu) satıcıya karşı kullanabilir....

          Şti’nin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, davalıdan satın aldığı aracın ayıplı olması nedeniyle satış bedelinin iadesi istemiyle dava 2011/16115-21057 açmıştır.Dosya kapsamından dava konusu ayıplı aracın davacı tarafından davalılara henüz iade edilmediği, bu sebeple malın iade tarihinden önce kullanılmış olması nedeniyle davacının maldan fayda elde ettiği gözetilerek, satış bedelinin aracın iade edildiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesi gerekirken mahkemece, ihtarnamenin tebliği tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK.’nun 438/7. maddesi hükmü gereğidir. SONUÇ:Yukarıda birinci bentte belirtilen nedenlerle dava...motiv Ser. Ve Tic....

            UYAP Entegrasyonu