Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 19/11/2019 NUMARASI : 2018/406 ESAS, 2019/641 KARAR DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Malın Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) KARAR : İSTANBUL ANADOLU 3. TÜKETİCİ MAHKEMESİnin 19/11/2019 tarihli ve 2018/406 Esas, 2019/641 Karar sayılı dosyasında verilen karar; davalı tarafça vaki istinaf talebi üzerine istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi....

maldan BK’nun 96 ve devamı maddeleri hükümleri gereği kendisine karşı sorumlu olduğunu, davacının aliud mal gönderdiğini, bu şekilde müvekkilinin zarara uğradığını, haksız yere depo ücreti, analiz ücreti ve imha bedeli ödediğini, müvekkilinin maddi ve manevi zarar gördüğünü ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ayıplı mal bedelinin iadesi olan 17.500,00 EURO, harcamalar için 17.000,00 TL, kâr kaybı için 5.000,00 TL’nin karşı davalıdan tahsiline, kâr kaybı için malın gümrüğe geldiği günden, harcamalar için harcama gününden başlamak üzere avans faizi yürütülmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Dava, davacı tarafından davalıdan satın alınan 7.000 bedel karşılığı yatak odasının ayıplı olması sebebiyle ürünün misli ile değişimi, mümkün olmadığı taktirde bedel indirimine karar verilmesini talep etmiştir. 6502 s.TKHK.nun 8.m.sinde ayıplı mal, " (1) Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır. (2) Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda, internet portalında ya da reklam ve ilanlarında yer alan özelliklerinden bir veya birden fazlasını taşımayan; satıcı tarafından bildirilen veya teknik düzenlemesinde tespit edilen niteliğe aykırı olan; muadili olan malların kullanım amacını karşılamayan, tüketicinin makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar da ayıplı olarak kabul edilir. (3) Sözleşmeye konu olan malın, sözleşmede...

    Borçlar Kanununun 355. maddesinde ise, istisna akdi bir tarafın iş sahibi, diğer tarafın yüklenici konumunda olduğu ve bedel karşılığında bir şeyin imalinin yapılmasının sağlandığı sözleşme olarak tanımlanmıştır. Somut olayda davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 2012 yılında aile konutunun iç tavanlarının yapılması konusunda anlaştıklarını, Kasım ayı içinde anlaşma sağlanan hizmetin gerçekleştiğini, hizmetin kabul edilerek davalı tarafa hizmet bedelinin eksiksiz şekilde ödendiğini, yapılan işin gizli ayıplı olması sebebiyle 03/10/2013 tarihinde salonun asma tavanlarının çöktüğünü çökme sonucu dilekçede belirtilen eşyaların zarar gördüğünü kullanılamaz hale geldiğini, davalı taraf ile görüşülerek bedel iadesi ve zararın giderilmesi hususunda şifaen anlaşma sağlandığını, davalının sürekli oyalama yolu ile bedel iadesi ve zararın tazminine ilişkin anlaşmaya uymadığını, yapılan işin ayıplı olması sebebiyle 18.000,00.-TL iş ve hizmet bedelinin 1.000,00....

      olduğu kanaatine varıldığının bildirildiği, bu nedenlerle davanın kabulü ile davalının davacıya satışı yapılan BT - 2075 BT4 WD geniş kabinli klimalı traktörün gizli ayıplı olması nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere ayıplı malın bedelinin müvekkiline iadesi ile hükmedilecek satış bedeline satış tarihinden itibaren satış bedeline yasal faiz yürütülmesine, bedel iadesinin mümkün olmaması halinde traktörün yenisi ile değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      GEREKÇE :Dava, ticari satım sözleşmesi kapsamında alınan malın ayıplı çıktığı iddiasına dayalı olarak malın değiştirilmesi yahut sözleşmeden dönme ile bedel iadesi istemine ilişkindir. Davacı tarafından, davalıdan satın alınan cep telefonunun suya dayanıklılığının garanti edilmesine rağmen telefonun çalışmadığı ve ayıplı olduğu iddia edilmiş; davalı ise ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı ve kendisinin kusurunun bulunmadığı, varsa ayıbın üretim nedeniyle olmadığı, kendilerince servis hizmeti verilmediği savunulmuştur....

        Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı mal satışı iddiasına dayalı ,sözleşmeden dönülerek satış bedelinin iadesi istemlidir. Davacı vekili; davacının, davalıdan 20/02/2015 tarihinde 44.280,00 TL bedel mukabilinde balya makinesi satın aldığını, ancak makinenin sürekli arıza vermesi sebebiyle verimli kullanılamadığını, makinedeki ayıbın davalı tarafından giderilmediğini ileri sürerek dava konusu balya makinesinin davalıya iadesi ile ayıplı mal bedeli olan 44.280,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; makinedeki sorunun kullanıcıdan kaynaklı olduğunu, makinenin ayıplı satılmadığını, davacının seçimlik haklarından ücretsiz onarımı tercih ettiğini, davalı tarafından bu talebi reddedilmedikçe bedel iadesi isteyemeyeceğini savunarak davanın reddini dilemiştir....

        , 8.000,-TL kasa bedelinden kaynaklanan alacak, taşıtın kullanamamaktan doğan 4.500,00-TL zarar rakamlarının uygun olduğu, taşıtın değişimi, bedel iadesi gibi hususların hukuki mütalaa gerektirmesi nedeni ile Mahkemenin uhdesinde bulunduğu kanaati bildirilmiştir....

          Davacı, kendisine teslim edilen televizyonun ayıplı olduğunu 30 günlük yasal süre içerisinde yetkili servise bildirmiştir. Davacı, üretim ayıplı ürün tesliminden dolayı 4077 sayılı Yasanın 4. maddesinde belirtilen seçimlik hakları kullanmakta serbesttir. Ve bu hakkını mahkeme aracılığıyla sözleşmeden dönerek bedel iadesi şeklinde kullanmıştır. O halde mahkemece, davacının ayıplı televizyonun iadesi ile ödediği bedelin tahsili isteminin kabulüne karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucunda yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 06.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 3.000,00-TL'nin davalı firmadan alınarak davacıya verilmesine, yargılama giderlerinin tamamının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davanın taraflarınca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, sıfır km satın aldığı araçtaki üretimden kaynaklanan ayıp nedeniyle satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemi ile eldeki davayı açmıştır....

              UYAP Entegrasyonu