WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yargılama esnasında aldırılan 3 ayrı bilirkişi raporu içeriğine göre aracın gizli ayıplı olduğu anlaşılmakta ise de; Dava tarihinde yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 4. maddesi hükmü gereğince tüketici satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıdan, verdiği bedelin iadesini, ayıp nispetinde bedelin tenzilini, ayıbın giderilmesi için gerekli onarımın yapılmasını, son olarak da ürünün yenisi ile değiştirilmesini isteyebilir. Aynı kanunun 13. maddesinin 3. fıkrasında da “Tüketici onarım hakkını kullanmışsa, ... süresi içerisinde sık arızalanması nedeniyle maldan yararlanamamasının süreklilik arz etmesi veya tamiri için gereken azami sürenin aşılması veya tamirin mümkün bulunmadığının anlaşılması halinde, 4. maddede yer alan diğer seçimlik haklarını kullanabilir” hükmü bulunmaktadır. Öte yandan 14.06.2003 gün ve 25138 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ......

    Ayıplı malın neden olduğu zarardan dolayı birden fazla kimse sorumlu olduğu takdirde bunlar müteselsilen sorumludurlar. Satılan malın ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz.   Bu madde ile ayıba karşı sorumlu tutulanlar, ayıba karşı daha uzun bir süre ile sorumluluk üstlenmemişlerse, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallarda beş yıldır. Ayıplı malın neden olduğu her türlü zararlardan dolayı yapılacak talepler ise üç yıllık zamanaşımına tabidir. Bu talepler zarara sebep olan malın piyasaya sürüldüğü günden başlayarak on yıl sonra ortadan kalkar. Ancak, satılan malın ayıbı, tüketiciden satıcının ağır kusuru veya hile ile gizlenmişse zamanaşımı süresinden yararlanılamaz.       ...

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2018/1369 Esas KARAR NO: 2021/634 Karar DAVA: Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) DAVA TARİHİ: 07/12/2017 KARAR TARİHİ: 07/09/2021 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin ---- taraf olduğu sözleşme uyarınca --- satın aldığı, müvekkilin tüm edimlerini yerine getirmesine rağmen bu ------ tarihlerde toplamda --- olan arızalardan oluştuğu, alınan------ ayıplı mal kapsamında olduğunun anlaşıldığı, müvekkilin --- olup söz konusu imalattan olduğunu düşündüğü hatalar sebebiyle yaklaşık ---- boyunca işletemediği, bu nedenle müvekkilinin ticari olarak büyük bir kardan mahrum kaldığı ve borçlarını ödeyemez duruma geldiği, müvekkilinin davalıya ----- Yevmiye numaralı ihtarnameye cevabi yazısı ile talebin reddedildiği, bu nedenle ayıplı aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesi...

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/03/2021 NUMARASI : 2019/284 ESAS - 2021/219 KARAR DAVA KONUSU : Ayıplı Maldan Kaynaklanan Alacak KARAR : İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına yönelik davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....

        Araçtaki arızanın imalat hatasına dayalı gizli ayıp niteliğinde olduğu, mahkemece de benimsenen 3.2.2006 tarihli üç kişilik bilirkişi heyeti tarafından kabul edilmiştir. 4822 sayılı Kanun ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4. maddesinin 3. fıkrasında, “İmalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve....kredi veren ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer ... seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. Ayıplı malın neden olduğu zarardan dolayı birden fazla kişi sorumlu olduğu takdirde bunlar müteselsilen sorumludurlar. Satılan malın ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz.” Hükmü bulunmaktadır. Buna göre davalılar ... ve ... ... de satıcı sıfatıyla araçtaki ayıptan diğer davalı ile birlikte müteselsilen sorumlu olup, bu husus gözardı edilerek mahkemece adı geçen davalılar hakkında kusurlu olmadıklarından bahisle davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olduğundan bozmayı gerektirir....

          TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 27/10/2020 NUMARASI : 2019/468 ESAS, 2020/333 KARAR DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Malın Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) KARAR : Kayseri 1....

          III hükmünün ilk cümlesine göre, imalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına veya 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi veren, ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur”....

            Dava tarihinde yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 4. maddesi hükmü gereğince "tüketici satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıdan, verdiği bedelin iadesini, ayıp nispetinde bedelin tenzilini, ayıbın giderilmesi için gerekli onarımın yapılmasını, son olarak da aracın yenisi ile değiştirilmesini isteyebilir.” Aynı Kanunun 13. maddesinin 3. fıkrasında da “Tüketici Onarım hakkını kullanmışsa, ... süresi içerisinde sık arızalanması nedeniyle maldan yararlanamamasının süreklilik arz etmesi veya tamiri için gereken azami sürenin aşılması veya tamirin mümkün bulunmadığının anlaşılması halinde, 4. maddede yer alan diğer seçimlik haklarını kullanabilir.” hükmü bulunmaktadır. Öte yandan 14.06.2003 gün ve 25138 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ......

              KARAR Davacı, davalıdan 8.7.2011 tarihinde ... araç satın aldığını, 13.3.2012 tarihinde yolda aniden arızalanarak durduğunu ve çekici ile servise götürüldüğünü, arızanın tesbiti ile onarım istemediğini bildirdiğini, gizli ayıplı aracın yenisi ile değiştirilmesine, mümkün olmazsa araç bedeli 80.174 TL.nin faizi ile ödetilmesini istemiştir. Davalı, basit bir onarımla aracın eski haline geldiğini ve davacının da tamir hakkını kullandığını, Yönetmelikteki şartların gerçekleşmediğini savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine dair verilen kararın Dairemizce bozulması üzerine, bu kez davalı tarafça karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. Davacı, 08.07.2011 tarihinde davalıdan satın aldığı ...aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek, aracın yenisi ile değiştirilmesini istemiştir....

                Dava tarihinde yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 4. maddesi hükmü gereğince, tüketici satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıdan, verdiği bedelin iadesini, ayıp nispetinde bedelin tenzilini, ayıbın giderilmesi için gerekli onarımın yapılmasını, son olarak da aracın yenisi ile değiştirilmesini isteyebilir. Aynı Kanunun 13. maddesinin 3. fıkrasında da “Tüketici Onarım hakkını kullanmışsa, ... süresi içerisinde sık arızalanması nedeniyle maldan yaralanmasının süreklilik arz etmesi veya tamiri için gereken azami sürenin aşılması veya tamirin mümkün bulunmadığının anlaşılması halinde, 4. maddede yer alan diğer seçimlik haklarını kullanabilir” hükmü bulunmaktadır. Öte yandan, 2008/936-6766 14.06.2003 gün ve 25138 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ......

                  UYAP Entegrasyonu