nın yemin beyanında;"Davalı tarafa satılan mallar ayıplı değildir, davalı tarafa satılan ve iade faturasına konu olan döküm kalıplarının ayıplı/hatalı çıktığı davalı tarafından davacıya bildirilmemiştir, "geçmeyen mal sahibinindir" şeklinde beyanda bulunmadım, ayıplı/hatalı mal durumu oluşmadığı için iadesi istenilmedi, benim "geçmeyen mal sabinindir" şeklinde beyanım olmadığı gibi davalı tarafça ayıplı/hatalı kalıplar iade edilmemiştir, ayıplı/hatalı mallar davacı uhdesinde değildir, herhangi bir iade oluşmadığından mallar davalı uhdesindedir, herhangi bir ayıplı/hatalı veya iade edilmiş mal olmadığından hata giderimi yapılmamıştır, davacı davalıdan alacaklıdır, bütün bu hususlarda yemin ediyorum" şeklinde beyanda bulunduğu, ...'nın ....Talimat sayılı dosyadan yemini yaptırılmış olup, davacı şirket yetkilisi ...'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, 19.08.2004 tarihinde satın aldığı aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek 25.985.311.000Tl araç bedeli ile, 1.000.000.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davacının manevi tazminat talebinin reddine, araç bedeli 25.985.31 YTL nın dava tarihinden yasal faizi ile davalılardan alınmasına karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir....
İlk derece yargılama makamınca dava konusu aracın ayıplı mal niteliğinde olduğunun kabulü ile davacının ayıplı ürünün ayıpsız misli ile değişimi talebinin kabulü cihetine gidilmiş ise de, dosyanın incelenmesinde, yukarıda da gösterildiği üzere dosya içerisinde bulunan bilirkişi raporları arasında açık çelişki bulunmaktadır. Bununla birlikte, görüşüne başvurulan bilirkişiler 20.10.2015 tarihli raporlarını araç üzerinde herhangi bir inceleme gerçekleştirmeksizin hazırlamışlar ve dava konusu aracın bir yıl içerisinde en az dört defa aynı arızadan dolayı servise başvurulmuş olması esasına dayandırmışlardır....
Davacı eldeki davada, davalı tarafından evine takılan çanak antenin ayıplı olduğunu ileri sürmektedir. Mahkemece alınan ve benimsenen bilirkişi raporunda, antende LNB tutacak çubuklarının ince olduğu ve aynı zamanda kısa olması nedeniyle ekstra saplama demirler kullanırak uzatıldığı ve 4 metrelik antene göre orijinal çubukların olmadığı, bununda rüzgarlı havalarda LNB tutacağını sallayarak odaktan kaçmasına neden olduğunu, sıfır alınmış paket muhteviyatında takım olarak gelmesi nedeniyle takılmış olan çubukların yekpare tek parça en kalınlığı daha kalın olan çubuklar olması gerektiğini, Astra uydusunun bölgede yayınlarının sorunlu olduğunun bildirilmesi gerektiğini belirtmiştir. Mahkeme ise LNB tutacak ve çubukların bedelinin tahsiline karar vermiştir. 4077 sayılı yasanın 4. maddesinde davacı tüketiciye 4 seçimlik hak tanınmış olup, davacı ise ayıplı mal nedeniyle sözleşmeden dönerek bedelini talep etme hakkını kullanmış bulunmaktadır....
Ltd Şti’den alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ..Ltd Şti tarafından temyiz edilmiştir. 2009/8060-14644 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı ..Ltd Şti’nin bütün temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, ayıplı mal nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 4822 Sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı TKHK.nun 4. maddesi 3.fıkrası gereğince imalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı… ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. Öyle olunca, satıcı-davalı ...A.Ş’nin de ayıplı mal nedeniyle diğer davalı ile birlikte müteselsilen sorumlu tutulmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi gereğince, davalıdan alınan çapa makinesi ve dizel şarjlı motorun, müvekkilli tarafından satıldığını, satılan iki adet çapa makinesinin ayıplı olduğu iddiasıyla aleyhine dava açıldığını ve ürünlerin ayıplı olduğuna karar verildiğini, bunun üzerine, davalıya sözleşmenin feshi ihbarında bulunduğunu ve alınan tüm malların teslim edildiğini belirterek, bayilik sözleşmesinin feshini, peşin ödenen 9.500,00 TL'nin kargo ve nakliye ücret 850,00 TL'nin davalıdan alınmasına ve alınan mal bedeli karşılığı verilen toplam bedeli 26.888,00 TL olan dört adet bononun iptali ve kendisine iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını, davanın 6 ay geçtikten sonra açıldığını, malların teslimi sırasında ayıplı olmadığını buna rağmen davacı tarafından müvekkiline iade edilen malların hepsinin hasarlı olduğunu davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
Mahkemece, dava konusu edilen Led'leri davalıya satan davacı şirket satış temsilcisinin beyanı doğrultusunda takip konusu alacağın dayanağını oluşturan yarı mamul Led'lerin ayıplı olduğunun ve ayıp ihbarının satıcı firmaya ayıp ortaya çıkar çıkmaz hemen bildirildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı satış faturasına dayalı olarak icra takibi başlatmış, davalı itirazında malları teslim aldığını kabul ederek ayıplı mallardan dolayı ihbarda bulunduklarını belirterek borca itirazda bulunmuştur. Davalı savunmasında satış konusu malların ayıplı olduğunu, müşterilerden dönen ayıplı mallar nedeni ile derhal ihbarda bulunduklarını malların halen kendilerinde bulunduğunu savunmuşlardır. TTK 23/1-c maddesinde ayıplı mal hakkında alıcıya ihbar yükümlülüğü getirilmiştir. Alıcı muayene ve ihbar yükümlülüğünü yerine getirmeden satıcıdan mal bedeli konusunda istemde bulunamaz....
Anılan maddenin birinci fıkrasında; "Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda yer alan veya satıcı tarafından vaat edilen veya standardında tespit edilen nitelik ve/veya niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mal veya hizmetler, ayıplı mal veya ayıplı hizmet olarak kabul edilir." denilmekte, devam eden fıkralarda ise buna ilişkin biçimsel koşullar sayılmaktadır. Ayıp; yasa ya da sözleşmede öngörülen unsurlardan birinin veya birkaçının eksikliği ya da olmaması gereken vasıfların olmasıdır....
Sulh Hukuk Mahkemesi ise davanın ayıplı hizmet nedeniyle açılmış tazminat davası olduğunu belirtip Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında kalan uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerektiğini bildirerek görevsizlik kararı vermiştir. 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar....
Sulh Hukuk Mahkemesi ise davanın ayıplı hizmet nedeniyle açılmış tazminat davası olduğunu belirtip Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında kalan uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerektiğini bildirerek görevsizlik kararı vermiştir. 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar....