Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, alınan bilirkişi raporu gereğince bilgisayarın gizli ayıplı olduğu belirtilerek, bedel iadesi yönündeki talebin kabulüne, 871,41 YTL’nin 31.8.2007 tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ilke birlikte davalıdan tahsiline, bilgisayarın davalıya iadesine, diğer maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne, 500,00 YTL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, satın alınan bilgisayarın ayıplı olduğu iddiası ile açılan satış bedelinin iadesi ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece bilgisayarın iadesi ile satış bedelinin satış tarihinden itibaren faiziyle birlikte ödetilmesine karar verilmişse de, davacı...

    Uyuşmazlık, satılan malların ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise ayıbın niteliği ve buna göre süresinde ayıp ihbarı yapılıp yapılmadığı hususlarında toplanmaktadır. Tacir olan taraflar arasında satım ilişki bulunmakta olup uyuşmazlığın TTK'nın 23. maddesi ile TBK'nın satım sözleşmesini düzenleyen hükümlerine göre çözümlenmesi gerekmektedir. TTK'nın 23/1- c maddesinde ayıplı mal hakkında alıcıya ihbar yükümlülüğü getirilmiş olup alıcı muayene ve ihbar yükümlülüğünü yerine getirmeden ayıp nedeniyle satıcıdan mal bedeli ve zarar gideriminde bulunamaz. Davalı alıcı, süresinde ayıp ihbarında bulunduğunu yazılı belge ile kanıtlamak zorundadır (Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 23.11.2015 tarihli ve 2015/5982 Esas, 2015/15327 Karar sayılı ilamı). TTK'nın 23/1- c maddesinde, malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir....

    Uyuşmazlık, satılan malların ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise ayıbın niteliği ve buna göre süresinde ayıp ihbarı yapılıp yapılmadığı hususlarında toplanmaktadır. Tacir olan taraflar arasında satım ilişki bulunmakta olup uyuşmazlığın TTK'nın 23. maddesi ile TBK'nın satım sözleşmesini düzenleyen hükümlerine göre çözümlenmesi gerekmektedir. TTK'nın 23/1-c maddesinde ayıplı mal hakkında alıcıya ihbar yükümlülüğü getirilmiş olup alıcı muayene ve ihbar yükümlülüğünü yerine getirmeden ayıp nedeniyle satıcıdan mal bedeli ve zarar gideriminde bulunamaz. Davalı alıcı, süresinde ayıp ihbarında bulunduğunu yazılı belge ile kanıtlamak zorundadır (Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 23.11.2015 tarihli ve 2015/5982 Esas, 2015/15327 Karar sayılı ilamı). TTK'nın 23/1-c maddesinde, malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir....

      Uyuşmazlık, satılan malların ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise ayıbın niteliği ve buna göre süresinde ayıp ihbarı yapılıp yapılmadığı hususlarında toplanmaktadır. Tacir olan taraflar arasında satım ilişki bulunmakta olup uyuşmazlığın TTK'nın 23. maddesi ile TBK'nın satım sözleşmesini düzenleyen hükümlerine göre çözümlenmesi gerekmektedir. TTK'nın 23/1- c maddesinde ayıplı mal hakkında alıcıya ihbar yükümlülüğü getirilmiş olup alıcı muayene ve ihbar yükümlülüğünü yerine getirmeden ayıp nedeniyle satıcıdan mal bedeli ve zarar gideriminde bulunamaz. Davalı alıcı, süresinde ayıp ihbarında bulunduğunu yazılı belge ile kanıtlamak zorundadır (Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 23.11.2015 tarihli ve 2015/5982 Esas, 2015/15327 Karar sayılı ilamı). TTK'nın 23/1- c maddesinde, malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir....

      Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dava, ayıplı olduğu ileri sürülen mal nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, 4077 sayılı Kanundaki ihbar sürelerine uyulmadığından bahisle maddi tazminat isteminin, şartları oluşmadığı gerekçesi ile de manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir. Davalılar tarafından ihbar süresine uyulmadığı yönünde bir savunma dile getirilmemesine rağmen re'sen bu husus irdelenerek davanın reddi usulsüzdür. Mahkemece işin esasına girilerek maddi manevi tazminat istemleri hakkında değerlendirme yapılması gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulmasını gerektirir. 2013/14401-26737 2-Bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir....

        Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda hesaplamada eksik ve ayıplı işlerin dava tarihi itibariyle serbest piyasa bedelleri de gözönünde tutularak hesaplanması sebebiyle denetime elverişli ve gerekçeli rapor esas alınarak eksik ve ayıplı iş bedeline hükmedilmesinde aykırılık bulunmadığından davalının bu yönlü istinafı yerinde değildir. Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde yerel mahkemenin, tahsiline karar verilen ayıp giderim bedeline ilişkin kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, Manevi tazminat talebi yönünden yapılan değerlendirmede; satılanın ayıplı olması malvarlığı zararı dışında davacının kişilik hakkına haksız saldırı da teşkil etmemektedir....

        Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Somut olayda, dava ikinci el olarak garanti süresinin bitiminden sonra satılan aracın ayıplı olduğu iddiasıyla açılmış olup, davalının ticari ve mesleki anlamda satıcı tanımına uymadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında bulunmayan uyuşmazlığın Fethiye 2. Sulh Hukuk Mahkemesince görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Fethiye 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 18.12.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Yine anılan yasanın 3/d maddesinde, “hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyet” olarak tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Somut olay değerlendirildiğinde, davacı ile davalılardan ekspertiz hizmeti veren .... arasında 4077 Sayılı kanunun 4/A maddesi kapsamında hizmet hukuki ilişkisi kurulmuş olup, hizmetin ayıplı olmasından kaynaklanan dava bulunmaktadır. 4077 sayılı yasanın 23. maddesi uyarınca görevli mahkeme Tüketici Mahkemesidir....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/50 Esas KARAR NO : 2021/118 DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 21/01/2020 KARAR TARİHİ : 02/03/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 24/03/2021 Mahkememize açılan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 22/02/2019 tarihinde .... marka, Otomobil-... şasi nolu ... model hususi, siyah renkli otomobili satın aldığını, aracı hiçbir sorun olmaksızın bir süre kullandıktan sonra; henüz garanti süresi bile dolmamışken araç içi koltuklardaki derilerde çatlamalar oluşmaya başladığını, söz konusu gizli ayıbı fark etmesi üzerine müvekkilinin, araç garanti süresi içerisinde iken, 02/08/2019 tarihinde ... Oto Çankaya Şubesine başvurarak ilgili ayıbı davalı firmaya bildirdiğini, otomobildeki ayıbın giderilmesini talep ettiğini, ancak ......

              UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR Uyuşmazlık, satım sözleşmesine konu aracın ayıplı olup olmadığı ve buradan varılacak sonuca göre ayıplı olduğunun belirlenmesi halinde misli ile değişimine karar verilip verilemeyeceği hususuna ilişkindir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, ayıplı mal satımı iddiasıyla malın misliyle değiştirilmesi istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır. Dava konusu ihtilafın, taraflar arasında satışa konu ... ... ... aracın aynı arızadan dolayı son sekiz ay içerisinde altı yedi kez servise gidilmesi bu süreçte 6.775,25-TL davacı şirket tarafından ödeme yapılma durumunda kalındığı söz konusu aracın ayıplı mal niteliğinde olup olmadığı,davacının sözleşmeden dönme hakkını kullanıp kullanamayacağı tarafların sorumluluklarına ilişkindir....

                UYAP Entegrasyonu