Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yine aynı kanunun 4-A maddesinde ''Sağlayıcı, bayi, acente ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına göre kredi veren, ayıplı hizmetten ve ayıplı hizmetin neden olduğu her türlü zarardan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. Sunulan hizmetin ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz." hükmü düzenlenmiştir. Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Eldeki davada davacılar, imalatçının ayıplı ifadan kaynaklanan zararlardan sorumlu olduğunu ileri sürerek maddi ve manevi tazminat talebine yönelik eldeki davayı açmıştır.Somut uyuşmazlıkta, davalı imalatçı-üretici olup, davacılarda tüketicidir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir....

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalıların düzenlediği gezi aracılığıyla , tatil proğramına katıldığını, herşey dahil sistemde kararlaştırılan bedeli ödediğini, ...'de otele yerleştiğini, hizmetin vaad edilen biçimde olmadığını görünce durumu davalılara bildirdiğini, hizmetin ayıplı olduğu kabul edilerek Kaşta başka bir otele gönderildiğini, buradan da memnun kalmadığını, 7 günlük tatilde maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek ödediği 1.600.000.000 TL sözleşme bedelinin iadesine, 1.000.000.000 TL manevi tazminatın da faizi ile ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....

      ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların ve davacının yerinde olmayan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı 13.12.2003 tarihinde açtığı birleşen davası ile araçtaki ayıp nedeniyle tamir süreci ve geçirdiği kazalardan dolayı maddi ve manevi tazminat talep etmiştir....

        Paket tur sözleşmesi kapsamında, 14.9.1972 tarihli ve 1618 sayılı Seyahat Acenteleri ve Seyahat Acenteleri Birliği Kanununun zorunlu sigorta ile ilgili hükümleri saklı olmak üzere, tüketici (katılımcı) eksik ve ayıplı ifa nedeni ile veya aksaklık tur yetkilisine bildirilmesine rağmen sorunun çözülememesi nedeni ile gerçekleşen eksik veya ayıplı hizmet ya da tüketicinin boşa harcanan tatil zamanı için tur şirketinden uygun bir tazminat talep edebilir. Bu durumda maddi tazminat dışında ayrıca yasal koşulları oluştuğu takdirde manevi tazminat da istenebilir. Sözleşmeye aykırılığın bağımsız hizmet sağlayıcılarının davranışlarından kaynaklanması halinde de, tur düzenleyicisi tüketicinin (katılımcının) bu nedenle uğradığı maddi ve manevi zararlardan sorumlu olur. Paket tur şirketinin Türkiye’de temsilcisinin bulunmadığı hâllerde paket tur aracısı paket tur düzenleyicisi gibi sorumlu olur....

          "İçtihat Metni"Dava, ayıplı hizmetten kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, Sulh Hukuk Mahkemesince hükme bağlandığından kararın incelenmesi Yargıtay 3.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 31.5.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava, ayıplı hizmet nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

            nın 47. maddesindeki şartların da somut uyuşmazlıkta bulunmadığı gerekçesiyle manevi tazminat talebinin yerinde görülmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davacının cari hesap ilişkisinden kaynaklanan 17.746,01 TL alacağının temerrüt tarihi olan 03/03/2010 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının ayıplı ürün satışı nedeniyle tazminat, kar kaybı ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

              Manevi tazminat talebi yönünden yapılan değerlendirmede ise; Davacı eldeki davası ile, servis hizmetinin ayıplı verilmesi nedeni ile uğradığı maddi ve manevi zararların tazmini istemi ile eldeki davayı açmıştır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 58.maddesi hükmü uyarınca, manevi tazminata hükmedilebilmesi için, şahsiyet hakkının hukuka aykırı bir şekilde zarara uğraması gerekir. Kişilik haklarının zarar görmediği hallerde, eylem hukuka aykırı olsa dahi manevi tazminata hükmedilmesi olanaklı değildir. Somut olayda; sözleşmeye aykırılık nedeni ile davacının kişilik haklarının zarar gördüğü kabul edilemez. Mahkemece, olayda manevi tazminat koşullarının bulunmadığı dikkate alınarak manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygundur....

              e verilmesine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, her bir davacı için 100,00'er TL manevi tazminatın 16.8.2008'den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacılar ve davalıların aşağıdaki 2. bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Tüm davacılar vekil ile temsil edildiği ve maddi tazminat talebinin tamamı, manevi tazminat talebinin kısmen kabul edildiği anlaşıldığına göre, mahkemece davacı ... yönünden kabul edilen maddi tazminat davasında bu davacı lehine ayrı vekalet ücreti; tüm davacılar yönünden kısmen kabul edilen manevi tazminat davasında tüm davacılar lehine tek bir vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir...

                Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacının bagajının içindeki bir kutu ilaç ile birlikte başka bir yolcuya bagaj fişi kontrol edilmeden verildiği, davacının babasının çabalarına rağmen bagajın bulunamadığı, bu durumda yapılan ayıplı hizmetten dolayı davalı şirketin sorumlu olduğu, ilacın kaybolması nedeniyle davacının üzüntü ve elem duyduğu gerekçesiyle bir kutu ilacın bedeli olarak 3.000,00 TL maddi tazminat ile 1.500,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, yurtiçi karayolu ile yolcu taşıma sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece, maddi tazminat talebinin kabulüne karar verilmiştir. Ancak, taraflar arasındaki uyuşmazlığın 6102 sayılı TTK’nın dördüncü kitabının beşinci kısmında düzenlenen “yolcu taşıma”ya ilişkin hükümlere göre çözülmesi gerekmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu