Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davanın konusu; Davalıya ait mesken nitelikli taşınmazın çevresinde panel çit uygulanması nedeniyle alacak iddiasına dayalı başlatılan takibe itirazın iptali gerekip gerekmediğidir. TTK.5 ve 4. Maddelerine göre bir davanın ticaret mahkemesinde görülebilmesi için mutlak ticari dava olması veya her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili husustan doğması gerekmektedir. Eldeki davanın mutlak ticari dava olmadığı ortadadır. 6502 sayılı yasanın 73.maddesine göre tüketici işlemlerinden doğacak davalarda görevli mahkeme Tüketici Mahkemesidir. Aynı yasanın 3/l bendinde tüketici işlemi; Taraflardan birinin tüketici olduğu, diğerinin ticari veya mesleki amaçla hareket ettiği, hertürlü sözleşme ve hukuki işlem olarak tanımlanmış olup, taraflar arasındaki iş mesken nitelikli taşınmazın çevresine panel çit uygulanmasından ibaret olduğundan, davacının hizmet sunan, davalının da bu hizmetten faydalanan tüketici olduğu gözetilerek mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki karar verilmiştir....

    DAVANIN KONUSU: Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ'nin 09/06/2020 tarihli ve 2020/150E. 2020/223K. sayılı dosyasında verilen karar; davacı tarafça vaki istinaf talebi üzerine istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Dava,hizmet sözleşmesine dayalı rekabet yasağının ihlali nedeniyle uğranılan zararların tazmini istemidir. Dairemizin görev alanı HSK'nın 02/09/2020 tarihli kararında belirtilen işlerle sınırlıdır. Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 02/09/2020 tarihli İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi iş bölümü kararı gereğince haksız rekabet iddiasına dayalı ilamların istinaf incelemeleri 12,13,14 ve 43 Hukuk Dairelerine ait olup istinaf incelemesi yönünden bu daireler görevlidir. Hal böyle olunca HMK 352.madde gereğince; dava dosyasının görevli İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12,13,14 ve 43....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, satıştan kaynaklanan faturalara dayalı bakiye alacağın tahsili istemine ilişkindir. Davalı vekili, alınan bilgisayar programının kullanılamadığını , davacıya iade faturası kesildiğini, hizmet ve mallar kusurlu olduğu için akdin feshedildiğini, malların geri alınması, ödenen paranın iadesi istenmiş ise de bir sonuç alınamadığını belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ NUMARASI : 2018/171 Esas - 2019/199 Karar TARİH: 05/03/2019 DAVA: Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ: 25/03/2021 İlk derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin satın almış olduğu ... marka ... model televizyonun vaat ve taahhüt edilen özellikleri taşımadığını, bu sebeple ayıplı olduğunu bildirerek, öncelikle televizyonun değiştirilmesine, mahkeme aksi kanaatte ise yasal faizi ile birlikte ürün bedelinin tarafına iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... Tic. Ltd....

          Somut uyuşmazlıkta, davacı tarafça davalı şirketten satın alınan aracın ayıplı çıktığı iddiasına dayalı olarak sözleşmenin feshi, bedelin iadesi ile teminat, ikame araç bedeli ve hizmet bedeli talebine ilişkin açılan eldeki davada ihtiyati haciz talep edilmiş olup, mahkemesince ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş olup, İcra İflas Kanunu 257/2 Maddesi kapsamında ihtiyati haciz koşullarının oluştuğuna dair herhangi bir delil sunulmadığı anlaşılmakla tespit edilen olgulara göre İlk Derece Mahkemesince ihtiyati haciz talebinin reddine yönelik verilen kararda yasaya aykırı bir yön bulunmadığı kanaatine varılmıştır. İlk Derece Mahkemesince mevcut delillere göre verilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmamakla davacı tarafın istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1- b(1) maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; Hukuki niteliği itibariyle, davacı tarafça alınan malların bir kısmını ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak düzenlenen iade faturasına konu alacağı faturanın tahsiline ilişkin icra takibine yapılan itirazın iptali, icra inkar tazminatı ve kötüniyet tazminatına ilişkindir. Tarafların her ikisinin de tacir olması ve TTK.nun 64 vd maddeleri kapsamında defter tutma yükümlülüklerinin bulunması karşısında tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yaptırılmasına karar verilmiştir....

            Dava, davacı tarafından satın alınan bağımsız bölümün ve ortak alanların ayıplı olduğu iddiasına dayalı alacak talebine ilişkindir. Dava, 6502 sayılı Yasa yürürlüğe girdikten sonra açılmıştır. Görev hususu davanın açıldığı tarih itibarı ile yürürlükte bulunan kanun hükümlerine göre belirlenir. 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren ve dava tarihinde de yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 2. maddesi uyarınca "her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamalar" bu kanun kapsamındadır....

            Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 08.12.2015 gün ve 2014/258-2015/836 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 16.01.2012 tarihli Satım Sözleşmesi'nden kaynaklanmış olup, mahkeme kararında vasıflandırmanın satım sözleşmesi kapsamında edimin ayıplı ifası iddiasına dayalı tazminat istemi şeklinde vasıflandırıldığı gibi, aynı sözleşmeden kaynaklanıp taraflar arasında Ankara Kapatılan 13. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2012/363 Esas 2014/148 Karar sayılı dosyasında verilen kararın Yargıtay Yüksek 19. Hukuk Dairesi'nin 25.12.2014 gün, 2014/14253-18748 E.-K. sayılı ilâmı ile taraflar arasındaki ilişkinin satım ilişkisi olduğu kabul edilerek esastan incelendiği eldeki davanın da aynı sözleşmeye dayalı ek dava olduğu anlaşıldığından, kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 19. Hukuk Dairesi'ne aittir. Ne var ki dosya 19. H.D.'...

              Mahkemece usul bozmasına uyularak yapılan yargılama sonunda, taraflar arasında satım akdine dayalı ilişki olduğu, davalının bakiye borcun ödenmemesinin ayıplı ve eksik ifadan kaynaklandığına dair iddiasını TTK ve TBK gereği usulüne uygun ihbar bulunmadığından kanıtlayamadığı, davacının, davalı tarafından verilen çekin başka hukuki ilişkiye dayalı olarak alındığı iddiasına karşılık davalının davacıya verdiği 21.500 TL ‘lik çek borcunun kaynağının hangi borç sebebine ilişkin olduğuna dair ispat yükünü yerine getirmediği ve davacının yasal faiz isteme hakkı bulunduğu gerekçesiyle asıl alacak üzerinden davanın kabulü ile davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmiştir....

                - K A R A R - Dava, ayıplı mal iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir. Mahkemenin 27.12.2012 tarih ve 2011/502 E- 2012/381 K sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 13.06.2013 tarih ve 2013/7921-11113 E-K sayılı ilamıyla "...Davacı, 28.04.2011 tarihli ihtarname sunmuştur. Bu ihtarnamede ürünlerde yüzey bozukluğu ve renk tonu farklılığı bulunduğu bildirilerek kapakların değiştirilmesi talep edilmiştir. Mahkemece, davalı tarafından davacıya satılan mallarla ilgili faturaların ibrazı istenip, faturalarda belirtilen malların davacıya teslim edildiği tarihler tespit edilerek, 28.04.2011 tarihli ihtarnamede belirtilen ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı tespit edilip, gerektiğinde bilirkişi incelemesi de yaptırılarak, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir....

                  UYAP Entegrasyonu