Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Alacak hukukuna ilişkin davada Antalya 2.Asliye Hukuk ve Antalya 4.Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R- Dava, taraflar arasında ihale sonucu hizmet alımına ilişkin sözleşmeye dayalı alacak istemine ilişkindir....

    Bir başka anlatım ile hizmeti satın alan tüketicinin başkaca bir seçimlik hakkının bulunmadığı açıktır. ... şeklinde hizmet vermenin sağladığı hak ve yetkiye dayalı olarak, bu hakkın kötüye kullanıldığının veya hukuki ayıplı olarak hizmet verildiğinin ... sürülmesi halinde, devlet denetiminin yanında böyle bir davanın dinlenebileceği kuşkusuzdur. 4077 sayılı yasanın 4. ve 4/A maddelerinde, BK.nun 194. maddesindeki düzenlemeden farklı olarak maddi ve hukuki ayıplar yanında ekonomik ayıplar da sayılmıştır. Ekonomik ayıpta ise, satılan mal veya hizmetin verimi, getirdiği kar, vergiden muafiyeti veya gizli ücretlendirilmesi gibi iktisadi vasıflarının eksik ve ayıplı olması söz konusu olabilir. İktisadi bir işletme şeklinde hizmet satan davalının karlılık esasına dayalı ücretlendirme yapması olağandır. Ancak verilmeyen bir hizmetin ücretlendirilmesi hukuken himaye edilemez....

      İş Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi,gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, işçi ve işveren arasındaki hizmet ilişkisinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, taraflar arasındaki uyuşmazlığın hizmet akdinden ve iş ilişkisinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İş Mahkemesi ise, uyuşmazlığın hizmet akdinden kaynaklanmadığı, haksız fiil iddiasına dayalı alacak davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4857 Sayılı İş Kanununun 1/II maddesinde “Bu Kanun, 4. maddedeki istisnalar dışında kalan bütün iş yerlerine, bu iş yerlerinin işverenleri ile işveren vekillerine ve işçilerine faaliyet konularına bakılmaksızın uygulanır.” hükmüne yer verilmiştir....

        İş Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi,gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, işçi ve işveren arasındaki hizmet ilişkisinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, taraflar arasındaki uyuşmazlığın hizmet akdinden ve iş ilişkisinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İş Mahkemesi ise, uyuşmazlığın hizmet akdinden kaynaklanmadığı, haksız fiil iddiasına dayalı alacak davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4857 Sayılı İş Kanununun 1/II maddesinde “Bu Kanun, 4. maddedeki istisnalar dışında kalan bütün iş yerlerine, bu iş yerlerinin işverenleri ile işveren vekillerine ve işçilerine faaliyet konularına bakılmaksızın uygulanır.” hükmüne yer verilmiştir....

          Esas sayılı icra dosyası ile istenen miktarın 559,019,31 TL olup, alacak miktarından-miktardan az olması sebebiyle taleple bağlılık ilkesi gereğince takipte istenen miktarla yetinilmesi gerektiği ve itirazın iptali talebinin haklı olduğu, Sayın Mahkeme “icra dosyasında takip talebinde belirtilen alacak kalemlerinin yerinde olup olmadığı” konusundaki talebine istinaden Taraflarca paylaşılan Belgelere göre oluşan Mali veriler ışığında icra dosyasında takip talebinde belirtilen alacak kalemlerinin yerinde olduğu, KARŞI DAVA BAKIMINDAN Davacının davalıya satmış olduğu reflektörlerin davacının iddiasına uygun olarak yapışma açısından ayıplı olmadığı, çevik kuvvet dış parkasındaki reflektörlerin açılmasının sebebinin reflektörleri yapıştırma işleminin yeterli yüksek sıcaklık ve basınç altında yapılmaması olduğu, bu haliyle ürünlerin ayıplı olduğu sonucuna varılamayacağı, belirtilen gerekçe ile ayıba dayalı tazminat talebinin haklı olmayacağı, hususlarında görüş ve kanaatlerini sunmuşlardır....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava;taraflar arasında sözleşmenin akdedildiği, davalının eksik ve gereği gibi ifa edememesi iddiasına dayalı olarak açılan tazminat davasından ibaret olduğu anlaşılmıştır. Uyuşmazlık konusu incelendiğinde; taraflar arasında sözleşmenin akdedildiği, davalının eksik ve gereği gibi ifa edememesi iddiasına dayalı olarak tazminat davası açtığı ancak dosyanın tetkikininde arabuluculuk tutanağına rastlanılmadığı 05.11.2021 tarihli duruşmada davacı vekilin beyanında arabuluculuğa basvurmadığı bildirilmiştir. Arabuluculuk, 6325 sayılı Kanun ile hukukumuza giren Mahkeme dışı uyuşmazlık çözüm yollarından birisidir. 19.12.2018 tarihli 30630 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan 7155 sayılı kanun MADDE 20- 13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir. “3....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava;taraflar arasında sözleşmenin akdedildiği, davalının eksik ve gereği gibi ifa edememesi iddiasına dayalı olarak açılan tazminat davasından ibaret olduğu anlaşılmıştır. Uyuşmazlık konusu incelendiğinde; taraflar arasında sözleşmenin akdedildiği, davalının eksik ve gereği gibi ifa edememesi iddiasına dayalı olarak tazminat davası açtığı ancak dosyanın tetkikininde arabuluculuk tutanağına rastlanılmadığı 05.11.2021 tarihli duruşmada davacı vekilin beyanında arabuluculuğa basvurmadığı bildirilmiştir. Arabuluculuk, 6325 sayılı Kanun ile hukukumuza giren Mahkeme dışı uyuşmazlık çözüm yollarından birisidir. 19.12.2018 tarihli 30630 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan 7155 sayılı kanun MADDE 20- 13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir. “3....

                - K A R A R - Davacı vekili, faturaya dayalı alacağın tahsili için girişmiş olduğu icra takibine davalının itiraz ettiğini, takibin durduğunu, davalı itirazının haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasında ihraç kayıtlı mal ticareti olduğunu, bu nedenle davacı tarafça KDV dahil edilmeden alacak hesaplanması gerektiğini, teslim edilen ürünlerin bir kısmının ayıplı çıkması nedeniyle yapılan bildirim üzerine davacı tarafın ayıplı ürünler nedeniyle bedel talep etmeyeceklerine dair beyanı bulunduğunu, buna göre KDV hariç dava konusu fatura bedelinden ayıplı ürün bedelleri mahsup edilip, müvekkili tarafından davacıya yapılan ödemeler gözetildiğinde müvekkilinin davacıdan alacaklı konuma geçtiğini savunarak davanın reddini istemiştir....

                  Emlak Şirketi'nin isminin yazılmış olduğu bu durumun maddi hata niteliğinde olduğu ve mahallinde her zaman düzeltilmesinin mümkün olduğunun anlaşılması nedeniyle bu husus bozma nedeni yapılmamıştır. 2-Her ne kadar mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde Asliye Hukuk Mahkemesi' nin görevli olduğu belirtilmiş ise de; Somut uyuşmazlık, davalı müteahhit tarafından yapılan sitede eksik ve ayıplı işler bulunduğu iddiasına dayalı ifaya izin verilmesi yani eksik ve ayıplı işlerin kendileri tarafından tamamlanmasına izin verilmesi ve bedelinin davalıdan tazmini isteminden kaynaklanmakta olup, taraflar arasındaki ilişkinin dava tarihi olan 11.04.2014 tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır. 4077 sayılı Yasanın 23.maddesinde bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa Tüketici Mahkemelerinde bakılacağı öngörülmüştür....

                    Davalı vekili, müvekkilinin dava konusu ürünün üreticisi, ithalatçısı veya doğrudan satıcısı olmadığını, ürünün üreticisi ve ithalatçısının... ...lduğunu, davanın bu nedenle husumet yokluğundan reddi gerektiğini, davacı tarafın dayandığı bilirkişi raporuna dayalı olarak müvekkili şirketin sorumlu tutulamayacağını, müvekkili şirkete ait yetkili servisin dava konusu ürünle ilgili olarak sadece hizmet sunduğunu, üründeki ayıptan sorumlu tutulamayacağını, davacının 30 gün içerisinde onarımın gerçekleştirilemediği iddiasıyla ürünü teslim almaktan kaçındığını, ancak davacının tacir olup, tüketiciler için öngörülmüş 30 günlük süreden faydalanamayacağını, ürününün ayıplı olması halinde ....'nun 25/3.ve B.K.'nun 198.ve devamı maddelerine göre ihbarda bulunması ve ayıp olgusunu ispat etmesi gerektiğini beyanla, davanın reddini talep etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu