Şti'nin, alınan heyet raporunda ayıplı ürün sattığı ve bu satışta ağır kusurunun bulunduğu anlaşılmakla, zamanaşımının söz konusu olamayacağı, davacının, davalıya ayıplı ürün sattığı, bu ayıbın giderilmesinin artık mümkün olmadığı ve davalının bedel düşüm hakkının olduğu, davalının ürünü test edip ayıbı ortaya çıkarmasındaki gecikmede, doğru sonuç verecek olan test prosedürünün, karışık ve belirli bir tecrübe gerektirmesinin rol oynadığı, davacının tanıtım broşürlerinde ürünün özelliklerini abartarak verdiği ve ayrıca davalıyı konu hakkında ve doğru test metotları konusunda yeterince bilgilendirmediği, bunun da ayıbı gizli ayıp haline getirdiği, davacının ayıplı mal satışında, "ağır kusuru" bulunduğu için, davalının iki senelik zamanaşımından sonra bedel iadesini talep edebileceği gerekçesiyle, asıl davanın reddine, şartları oluşmadığından, yargılamayı gerektirdiğinden davalı lehine %20 haksız ve kötüniyet tazminatına karar verilmesine yer olmadığına, birleşen 3....
bedel iadesi ve aracın geri alınması yönündeki talebi kabul etmediğini söylemesi üzerine Kayseri 4....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı davalıdan 07.12.2009 tarihinde sözleşme ile araç satın aldığını aracın arıza çıkardığını ve ayıplı olduğunu belirterek, araç bedelinin en yüksek faiziyle iadesini maddi ve manevi zaralarının davalıdan tazminine karar verilmesini istemiştir. Davalılar aracın ayıplı olmadığını Lpg sisteminden kaynaklanan ve giderilebilir nitelikte bir arızanın olduğunu davacının taleplerini haksız olduğunu belirterek davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, davaya konu ürünün davalıya iadesine, araç bedeli 34.007,74 TL'nin teslim tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davalı taraf davacıya (0) km araç satmış ve bedelinide satış tarihi itibariyle tahsil etmiştir. Davalı taraf aldığı parayı değerlendirmiş, davacı da buna karşılık aracı kullanmıştır....
tarihlerde kasko bedelleri ve sigorta bedelleri aşırı yüksek olduğundan müvekkilinin hemen kasko yaptıramadığını ancak 14/04/2017 tarihinde kasko ve sigorta bedelleri düştüğünde kasko yaptırmak istediğinde sigorta şirketlerinden fiyat istediğini ancak sigorta şirketlerince davaya konu araçta pert kaydı olduğu ve araca kasko yapılamayacağı belirterek aracın kasko değeri olmadığını ve aracın bu haliyle ancak 15- 20 bin TL edeceğinin söylendiğini, aracın müvekkiline ayıplı olarak satıldığını ve bu ayıbın gizlendiğinin ortada olduğunu, Yargıtay kararları ve yasa gereği gizli ayıplı satılan araçtan satıcı ve galerici sorumlu olup aracı iade alıp bedelini faizi ile birlikte ödemek zorunda olduklarını, ya da alıcının-tüketicinin talebi halinde ise satılan araç iade edilmeyerek hakkaniyet indirimi talep edebileceğinin belirtildiğini, Yargıtay ve yasa koyucunun alıcıya seçimlik hak tanıdığını, müvekkilinin yasanın kendisine tanıdığı onarım hakkını kullanmadığını ve gönderdiği ayıp ihtarında para...
Mahkemece, davacının hile ve gabin ile satış yapıldığına ilişkin dava sebeplerinin reddine karar vermiş olup, davalı vekilinin istinaf sebebi ürünün ayıplı olmadığına ilişkin olması nedeniyle ihtilaf, davaya konu ürünlerin açık ya da gizli ayıplı olup olmadığı, ayıbın kullanımdan kaynaklanıp kaynaklanmadığı ile ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığına ilişkindir. Mahkemece, davaya konu Yuki Marka 3 teker Treporter Elektrikli motosiklete ilişkin keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmıştır....
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 219 ve devamı maddelerinde düzenlenen, ayıptan sorumluluk hükümlerinden kaynaklanmakta olup, dava konusu aracın pert ve satış bedelinin 18.300,00 TL olduğu konusunda uyuşmazlık yoktur. Davacı, uğradığı zararları akidi olan davalıdan BK 219 ve sonraki ayıptan sorumluluk hükümlerine göre ayıp oranında bedel indirimi istemekte haklı ise de davacı buna ilaveten araçtaki ayıplı kısımlara ilişkin yaptırdığı tamir masraflarını isteyemez. O halde aracın satış fiyatı ile bilirkişi tarafından tespit edilen ayıplı rayiç fiyatı arasındaki fark miktarı kadar davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
davacı tarafından yalnızca bedel iadesine ve maddi tazminata ilişkin harç yatırılmış olup misliyle değişim talebine ilişkin harç yatırılmadığı; esasa ilişkin beyan ve itirazlar olarak da: dava konusu araçta herhangi bir imalat hatası ve/veya ayıp bulunmadığı; davacı, 27.03.2019 tarihinde, ... plakalı, 2019 model, ... model elektrik motorlu aracı 163.042,17 TL bedelle müvekkil şirketten satın aldığı ve araç satın alındıktan sonra müvekkili şirkete çeşitli tarihlerde başvurulduğu bunlardan: 18.05.2021 tarihinde araç çalıştırıldığında şarj olmuyor şikayeti ile yapılan servis girişi neticesinde yapılan kontrollerde araç teste bağlanmış ve aracın yazılım güncellemeleri yapıldığı, müşterinin şarj etmiyor şikayetine istinaden, araç şarj istasyonuna bağlanmış ve şarj aldığının görüldüğü, araç ile yol testine çıkılmış olup herhangi bir soruna rastlanmadığı; 13.07.2021 tarihinde araç şarj olmuyor şikayetiyle yapılan başvuruda, davacının kendi şarj kablosu, servisimizdeki şarj cihazına bağlandığı...
Ancak ekte sunulan ödeme makbuzlarından da görüleceği üzere bu araç 50.000,00 Tl.ye satın alınmasına rağmen faturasında 45.920,15 Tl. olarak düzenlenerek tarafından 4.079,85 Tl.lik fazla para alımı yapıldığını, kazalı, hasarlı ve ayıplı aracın davalılara geri iadesi ile ayıpsız ve hasarsız bir yenisi ile değiştirilmesini, tarafça fazla alınmış olan 4.079,85 Tl.nin tarafına geri iadesini, bunun mümkün olmaması halinde aracın gerçek satış bedeli olan 50.000,00 Tl.nin 09.12.2016 tarihinden itibaren işletilecek reeskont faizi ile birlikte hüküm altına alınmasını, masrafların ve vekalet ücretinin davalılara tahmilini talep ettiği görülmüştür....
Dosya kapsamında davalı tarafça dava konusu araca yapılan bakım işlemlerine dair faturaların incelenmesinde, triger kayışı değişimi ve bakımı dışında başkaca bakım ve parça değişim işlemlerinin yapıldığı açıktır.Bu nedenle davacının bakımını yaptırdığı araç için varsa ayıplı hizmet dışında kalan yapılan iş bedellerinin davalıya ödenmesinde usulsüzlük bulunmayacağından,öncelikle davalının hükme dayanak rapora itirazları değerlendirilerek ek rapor yada 3 kişilik bilirkişi heyetinden yeniden rapor alınarak ,davalının bakım işleminin ayıplı hizmet niteliğinde olup olmadığı,davacının müterafik kusuru bulunup bulunmadığı, gizli ayıp niteliğinde olup olmadığı ve bu nedenle (yapılan iş bedelleri dışında) davacıya iade edilmesi gereken bedelin hesaplanması gerekirken,bu hususlar değerlendirilmeden karar verilmesi usul ve hukuka uygun bulunmamıştır....