Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı Doğuş Otomotiv vekili tarafından ileri sürülen istinaf sebepleri : Aracın ayıplı olmadığını, dava konusu araç üzerindeki boya, orijinal boya olup kalınlıkları da standart sınırlar içerisinde, standart sınırlarda kalan ve orijinal olan boyadan dolayı aracın ayıplı olduğundan söz edilemeyeceğini, ayıplı olmayan bir araç için misli ile değişim kararı verilmesi haksız ve hukuka aykırı olduğunu, araç ayıplı olmadığından, tüketicinin ayıba karşı sorumluluktan doğan seçimlilik hakkı kullanmasının mümkün olmadığını, araç ayıplı olmadığından, tüketicinin ayıba karşı sorumluluktan doğan seçimlilik hakkı kullanmasının mümkün olmadığını, boyanın ayıplı olması misli ile değişim gerektirmeyeceğini, misli ile değişim kararı haksız ve hukuka aykırı olduğu gibi, M.K. 2’de belirtilen iyiniyet kurallarına da aykırı olduğunu, feshin satıcı aleyhine doğurduğu sakınca, alıcı lehine doğurduğu faydadan çok büyük olduğunu, davacının aracı kullandığı süre için kullanım bedeli hesaplaması ve semen tenzili...

Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir, düzenlemesi yer almıştır. Yukarıda belirtilen 6502 sayılı yasanın 11/2 maddesi gereğince ithalatçının sorumluluğu tüketicinin Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları ile sınırlı olup bedel iadesinden sorumluluğu bulunmamaktadır. Dosya kapsamından davaya konu araçta meydana gelen arızanın aracın yaşı ve km. si göz önüne alındığında imalat kaynaklı mekanik bir arıza olduğu bu nedenle aracın Gizli Ayıplı Mal olduğu tespit edilmiş olup bu husus mahkemenin de kabulündedir. Bu durumda, 0 km araç alan davacının, süreklilik arzeden bir ayıba katlanmasını beklemek hakkaniyete uygun değildir. Davacı, seçimlik haklarından, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesini istemekte haklıdır....

karar verilmesinin hatalı olduğunu, aracın misli ile değişimi ve satış bedelinin iadesinin mümkün olmadığına yönelik karara katıldıklarını, davacı seçimlik hakkını misli ile değişim veya satış bedelinin iadesi şeklinde kullandığı kabul edilerek onanma ilişkin kabul kararı verilmesinin mümkün olmadığını, davacının talebinin satın aldığı araçtaki gizli ayıp nedeni ile aracın değiştirilmesi mümkün olmadığı takdirde araç bedelinin satış tarihinden itibaren faizi ile birlikte iadesine karar verilmesini istediğini, mahkemece, 2012 model olan aracın dava tarihi itibariyle yenisinin üretilmediği gerekçesiyle davacının ödediği bedelin, aracın iade tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davacıya iadesine karar verilmiş ise de; tüketici seçimlik hakkını ayıpsız misli ile değişim yönünde kullanmış olduğunu, aracın mislinin bulunmaması halinde sorunun infaz aşamasında İİK 24. maddesi uygulaması ile çözümlenebileceğini, mahkemece, somut olaya anılan madde hükmü kapsamında değerlendirme...

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, alacak davası olup, uyuşmazlığın dava konusu aracın ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise gizli-açık ayıp mı olduğu, süresinde yapılmış ve usulüne uygun ayıp ihbarının bulunup bulunmadığı, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği, davalıların davacının taleplerinden sorumlu olup olmadığı hususunun ihtilaflı olduğu anlaşılmıştır....

    Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının dava konusu araç ile yaptığı tek taraflı kaza sonucunda araçtaki arızaların meydana geldiği, arızalar ayıplı hizmet nedeniyle giderilmemiş ise de daha sonra arızaların onarılarak giderildiği, davacıya verilen servis hizmetinin 6502 sayılı Kanun'un 13 üncü maddesi gereğince ayıplı olduğu ve davacının ayıplı olduğu anlaşılan hizmete ilişkin olarak 6502 sayılı Kanun'un 15 inci maddesinde düzenlenen seçimlik haklarını servis hizmeti veren sağlayıcıya karşı kullanabileceği, ancak aracın üretimden kaynaklı bir ayıbının bulunmadığının sabit olduğu ve ayıplı hizmetin davalılarca verilen servis hizmetinden kaynaklanmadığı gerekçesiyle, davalıların istinaf başvurularının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; ayıp nedeniyle aracın misli ile değiştirilmesi talebine ilişkindir. İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK'nın 355.maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır....

      Bu özelliği nedeniyle, tüketicinin seçimlik hakkının yenilik doğrucu (inşai) haklardan olduğunu söyleyebiliriz. Davacı’nın dava dilekçesindeki talebi aracın ayıpsız misli ile değişimi, bunun mümkün olmaması halinde ise araç bedelinin iadesine hükmedilmesi yönündedir. Davalının bu talebinin terditli bir talep mahiyetinde değerlendirilmesi halinde terditli taleplerden öncelikli olanı ise dava dilekçesinde ilk olarak ileri sürülmüş olması hasebiyle dava konusu aracın ayıpsız misli ile değişimi talebidir. Bu minvalde somut olay değerlendirildiğinde tüketicinin seçimlik hakkını misli ile değişim yönünde kullanmış olduğunun kabulü ancak bununla birlikte tüketicinin seçimlik hakkını hangi yönde kullandığı hususunda tereddüt var ise de, davacıya bu talebi hakkında değişim hakkını mı, ya da sözleşmeden dönme hakkını mı kullanacağı hususu açıklattırılmak suretiyle sonuca gidilmesi gerekir....

        Dava konusu araç hakkında bilirkişiden alınan, ayıp iddiasının niteliği itibarı ile maddi olgulara dayanan, bilimsel ve objektif nitelikte, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna göre aracın gizli ayıplı olduğu anlaşılmıştır. Yukarıda yer alan yasal düzenlemelere göre, aracın gizli ayıplı olması nedeniyle tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Alınan bilirkişi raporuyla dava konusu aracın satın alındığı tarihten itibaren problem yarattığı ve oluşan problemlerin servis tarafından da giderilemediği, davacının araçtan beklediği faydayı sağlayamadığı, aracı satın aldığı tarihten bu yana aracın arızalarıyla uğraşmak zorunda kaldığı, aracın gizli ayıplı olduğu belirlenmiştir. Servis kayıtlarından da aracın satış tarihinden itibaren 3 ay sonrasında araçtaki ayıbın oluştuğu, ayıbın servis tarafından tespit edilemediği gibi ayıbın keşif tarihi itibariyle de giderilemediği açıktır....

        çürümesine sebep olacağını, araçta davalının sebep olduğu hasarlı parçanın misli ile değişimi, misli ile değişimi mümkün değilse hasarlı parçanın değeri tutarında maddi tazminatın davalı tarafça karşılanması gerektiğini, öte yandan davacının aracı satmak istediğinde hasarlı olması dolayısıyla hasarsız emsallerinden daha az bir fiyata satabileceğini, bu sebeple aracın onarım öncesi rayiç değeri ile onarım sonrası rayiç değeri tespit edilmek suretiyle aradaki farkın bulunarak değer kaybının hesaplanması gerektiğini belirterek Davalı tarafın ayıplı hizmetine bağlı olarak vekil edene ait araçtaki hasarlı parçanın misli ile değişimine, misli ile değişimi mümkün değilse hasarlı parçanın değeri tutarında maddi tazminat alacağı için 250,00 TL, Araçta oluşan değer kaybı alacağı için 250,00 TL olmak üzere şimdilik toplam 500,00 TL tutarındaki zararın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

          Davalı Doğuş Otomotiv vekilinin dosyaya sunduğu 27/04/2017 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; Aracın ayıplı olmadığını, dava konusu araçta yapılan boya kalınlık ölçümü sonucunda boya kalınlık değerlerinin üreticinin verdiği değerler arasında olduğunun belirlendiğini, aracın ayıplı olmaması sebebiyle tüketicinin ayıba karşı sorumluluktan doğan seçimlik hak kullanmasının mümkün olmadığını, davalı tarafın ayıp iddialarını kesin bir şekilde reddettiklerini boyanın ayıplı olmasının misli ile değişimi gerektirmediğini, misli ile değişimin iyiniyet kuralına aykırı olduğunu, feshin satıcı aleyhine doğurduğu sakınca alıcı lehine doğurduğu faydadan çok büyük olduğunu, davacının aracı kullandığı süre için kullanım bedeli hesaplaması ve semen tenzili yapılması gerektiğini , araçta oluşan değer kaybının tespitinin gerektiğini, araç üzerindeki takdiyatlar hakkında da karar verilmesi gerektiğini, faizin aracın iadesi ile işlemeye başladığını,uzman bir bilirkişiden rapor alınmasını davanın reddini...

          UYAP Entegrasyonu