Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili istinafında; asıl dava yönünden davacı malı teslim aldıktan 20 gün sonra ayıp ihbarında bulunduğunu, bilirkişi raporunda kumaşlarda tutunma sorunu olduğunu, bunun açık ayıp olduğunu, gizli ayıplarla ilgili olarak kumaşlarda sararma olduğunu, bunun gizli ayıp olduğunu ,davacının bu gizli ayıpla ilgili bildirimde bulunmadığını, bu nedenle ayıp ihbarı süresinde yapılmadığını, ayıp olsa bile davacının malları kabul ettiğini, başka bir firmaya satış yaptığını , davacı tarafın kumaşların işlenmiş toplam değeri üzerinden davayı açtığını ve mahkemenin davayı bu miktar üzerinden kabul ettiğini, ancak davaya konu malların davacı elinde bulunduğunu, bu malların parasal değerinin mahkemenin araştırmadan karar verdiğini, davacı lehine sebepsiz zenginleşme oluştuğunu , birleşen dava yönünden davalı iş sahibinin hizmetin alındığını ve bedelin ödenmediğini kabul ettiğini, kabul alamına gelmemekle birlikte mal ayıplı olsa bile ayıp oranında indirim yapılarak hizmet bedelinin ödenmesi gerektiğini...

    Maddesinde sayılan seçimlik haklara yönelik olarak ayıp sebebiyle tüketicinin seçimlik haklardan sadece birisini kullanabileceği, seçimlik haklarından hangisini seçtiğini bir kez bildirmekle tüketici seçim haklarını kullanmış olacağı ve artık tercihini değiştiremeyeceği için, yerel mahkemece, davacının davaya konu taleplerini ayıp sebebiyle hangi seçimlik hakka hasrettikleri tereddüte yer vermeyecek şekilde açıklattırılmak suretiyle hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulmak üzere dosyanın yerel mahkemeye gönderilmesine, kaldırma kararının sebebine göre davacı vekilinin ve davalı Kamer Otomotiv ve San. Tic. A.Ş. vekilinin sair istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir....

    Davalı vekili 18/02/2021 tarihli istinaf başvuru dilekçesi ile; ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını, davanın süresinde açılmadığını, zaman aşımı süresinin dolduğunu, davalının taraf sıfatının bulunmadığını, zira aracın km si ile davalının oynamadığını, davalının aracın ayıplı olduğu yönünde bilgisinin bulunmadığını, davalıya kusur ve sorumluluk yüklenemeyeceğini, ayıp oranında indirim bedelinin fahiş takdir edildiğini, aracın kabul edilen piyasa değerinin çok altında olduğunu, aracın km'sine göre tespit edilmiş değerlerin piyasa değerleri ile örtüşmediğini belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:HMK'nun 355. Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı araç satışı iddiasına dayalı ayıp oranında indirim bedeli istemlidir....

    Ayıp iddiasının ispatı kendisine düşen ve bu hususta araştırma yapılmasını isteyen iş sahibi, ürünlerin Almanya'daki depolarında muhafaza edildiğini, söz konusu malların Türkiye'ye getirilebilmesi için bir alıcıya gönderilmesi gerektiğini belirterek, incelemenin Almanya'da yapılmasını istemiş olup, davacı tarafından ürünlerin yeri bildirildiğinden, mahkemece, ayıplı olduğu ileri sürülen ürünler üzerinde inceleme yapılmaksızın karar verilmesi hatalı olmuştur. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 475. Maddesine göre, "Eserdeki ayıp sebebiyle yüklenicinin sorumlu olduğu hâllerde işsahibi, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir: 1. Eser işsahibinin kullanamayacağı veya hakkaniyet gereği kabule zorlanamayacağı ölçüde ayıplı ya da sözleşme hükümlerine aynı ölçüde aykırı olursa sözleşmeden dönme. 2. Eseri alıkoyup ayıp oranında bedelden indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları yükleniciye ait olmak üzere, eserin ücretsiz onarılmasını isteme....

      , makinenin tamiri ve ayıpları ile eksikliklerin giderilmesi için bir çok sefer makinenin bakımına gelinmiş ise de giderilemediği ve verimli olarak çalıştırılmasının sağlanamadığını, bu sebeple dava konusu makinenin davacıda kalması halinde ayıp oranında indirim yapılmasının bir yararı olmayacağını, makinenin verimli çalışması nedeniyle davacının makineden menfaat ve faydalanma olmayacağından bir indirim hesabı yapılmadığını, dava konusu makinenin onarımı ve çalışır hale getirilmesi ile tam kapasiteli çalışmasının makinenin yeniden dizayn edilmesi ve parçaların değiştirilmesi ile mümkün olacağını, ancak bu halde tam kapasiteli çalışıp çalışmayacağının tespitinin mümkün olmayacağını, çıkan arızaların garanti kapsamında giderilmesinin mümkün olmasının ayıp hükümlerine müracaat etmeye engel olmayacağını, garanti süresi içerisinde davalı şirket tarafından arızaların ve eksikliklerin giderilmeye çalışıldığı ancak giderilmediği ve makinenin çalıştırılmadığını, bu sebeple ayıbın tespitive yükleniciye...

        , makinenin tamiri ve ayıpları ile eksikliklerin giderilmesi için bir çok sefer makinenin bakımına gelinmiş ise de giderilemediği ve verimli olarak çalıştırılmasının sağlanamadığını, bu sebeple dava konusu makinenin davacıda kalması halinde ayıp oranında indirim yapılmasının bir yararı olmayacağını, makinenin verimli çalışması nedeniyle davacının makineden menfaat ve faydalanma olmayacağından bir indirim hesabı yapılmadığını, dava konusu makinenin onarımı ve çalışır hale getirilmesi ile tam kapasiteli çalışmasının makinenin yeniden dizayn edilmesi ve parçaların değiştirilmesi ile mümkün olacağını, ancak bu halde tam kapasiteli çalışıp çalışmayacağının tespitinin mümkün olmayacağını, çıkan arızaların garanti kapsamında giderilmesinin mümkün olmasının ayıp hükümlerine müracaat etmeye engel olmayacağını, garanti süresi içerisinde davalı şirket tarafından arızaların ve eksikliklerin giderilmeye çalışıldığı ancak giderilmediği ve makinenin çalıştırılmadığını, bu sebeple ayıbın tespitive yükleniciye...

          ..." gerekçesiyle "davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile; 6.052 TL Ayıp nedeni ile bedelde indirim tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, 500 TL maddi zarara yönelik tazminat talebinin reddine" karar verilmiştir....

          yerine geçmekte olduğu, ayrıca ----.Noterliği'nin 18/01/2022 tarih ve ---- yevmiye nolu ihtarnamesi keşide edilerek ayıp ihbar edildiği, özellikle mekanik eşyalarda, otomobillerde, bozukluklar, eksiklikler, sakıncalı donanımlar "gizli ayıp" biçiminde yıllar sonra ortaya çıkabilmekte olduğu, bu yönüyle ortaya çıkan ayıbın davalıların ağır kusurundan kaynaklı gizli ayıp niteliğinde olduğu açık olduğunu, ----plaka nolu aracın yenisiyle değiştirilmesi ve 59.514,13 TL tazminatın noter ihtar tarihi olan 18/01/2022 gününden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte müşterek ve müteselsil sorumluluk dahlinde davalılardan tahsili ile müvekkile ödenmesi, asıl talep kabul edilmediği takdirde, bu davanın belirsiz alacak davası olarak kabulüne, ayıp sebebiyle bedel indirimi kapsamında bilirkişi raporundan sonra artırılmak üzere asgari bedel olan 50.000 TL'nin satım tarihi olan 23.11.2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte tahsilini, yargılama masrafı ve vekalet ücretinin...

            Mahkemece, davacının ayıp oranında bedelden indirim talebinin kabulü ile dava konusu araçtaki ayıplı navigasyon nedeniyle bedelden indirim olarak tespit edilen 7.069,44.TL bedelin 5000.TL sinin dava, 2.069,44.TL de ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ve feri müdahilden müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ve feri müdahil tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, ayıplı ürün dolayısıyla bedel indirimi talebine ilişkindir. Mahkemece verilen ayıplı ürünün satış bedelinden indirim yapılmasına dair verilen kabul kararında feri müdahil aleyhine de tahsil yönünde hüküm kurulmuştur. Oysaki 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 69/1. maddesinde; feri müdahilin de yer aldığı bir davada, hükmün ancak taraflar hakkında verileceği düzenlemesine yer verilmiş olup, davanın tarafı olmayan fer'i müdahil hakkında da hüküm kurulmuş olması nedeniyle kararın bu yönüyle usul ve yasaya aykırı olduğu aşikardır....

              Mahkemece, hükme dayanak alınan bilirkişi raporunda dairedeki bazı ayıpların “açık ayıp” niteliğinde olması sebebiyle bedellerinin istenemeyeceği açıklanarak kusurlu işler bedelinden indirim yapılmıştır. Oysa, dava dosyası kapsamındaki bilgi ve belgeler değerlendirildiğinde; yüklenici şirketin, davacı tarafından kendisine ayıp ihbarının yapılmadığına ya da süresinde olmadığına yönelik bir savunmasının bulunmadığı görülmektedir. Ayıp ihbarının yapılmadığına ya da ayıp ihbarının süresinde olmadığına yönelik yüklenici tarafından bir itiraz ileri sürülmedikçe mahkemece doğrudan gözetilemez. Bu hukuksal nedenle, davada istenen eksik ve kusurlu işler bedeli toplamını oluşturan ayıplı ve kusurlu işler bedelleri aşılmamak suretiyle istenebilecek tüm eksik ve kusurlu işler tutarı, bilirkişi kurulundan ek rapor alınmak suretiyle saptanmalı ve varılacak sonuca göre davacı-karşı davalı tarafın davasında eksik ve kusurlu işler bedelinin yüklenici şirketten tahsiline karar verilmelidir....

                UYAP Entegrasyonu