Yargıtay bozma ilamı, bozma öncesi ve sonrası alınan bilirkişi raporları, mahkememiz ana ve birleşen dosyalarında taraf beyanları ile dosyamızda bulunan tüm bilgi ve belgeler bir arada değerlendirildiğinde; bozma ilamı doğrultusunda alınan bilirkişi raporlarında ayıbın gizli ayıp olduğu, sonradan anlaşılması nedeniyle anına ayıp ihbarının yapılmadığı, ayıp ortaya çıktıktan hemen sonra ayıp ihbarının yapılmış olduğu, bu haliyle dava konusu çekler nedeniyle davacının davalıya toplamda 65.534,46 TL borçlu olduğu yönünde görüş bildirildiği, bozma sonrası alınan bilirkişi raporlarının denetime ve hüküm kurmaya elverişli olmaları nedeniyle anılan raporlar doğrultusunda davacı tarafça ayıp ihbarının süresinde yapıldığı, davalı tarafa verilen 170.000,00 ve 100.000,00 TL bedelli çekler nedeniyle davacının davalıya toplamda 65.534,46 TL borçlu olduğu, bu miktarı aşan talep yönünden borçlu olmadığı kanaatine varıldığından, davanın kısmen kabulü ile ... Bankası .../.../......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/641 Esas KARAR NO : 2023/425 DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 28/09/2021 KARAR TARİHİ : 23/05/2023 DAVA : Davacı vekili Mahkememize sunduğu 28/09/2021 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Müvekkil "----- şirketi-----plakalı -----şase numaralı “------marka model aracın sahibi olduğunu, anılan aracın, 13.09.2020 tarihinde ---- İli,------- ilçesinde bariyerlere çarpmak suretiyle kaza yapıldığını, anılan araçta standart donanımın yanı sıra ekstra donanım olarak da alınabilecek tüm hava yastıkları bulunmasına rağmen söz konusu kaza sırasında hiçbir hava yastığının açılmadığını, hava yastıklarının açılmamasının gizli ayıp niteliğinde olduğunu, bu ayıp nedeniyle araçta sürücü olarak bulunan ------adlı kişinin yaralandığını, halen fizik tedavi gördüğünü, kaza sonrası gerekli tespitlerin yapılması ve zararın giderilmesi için davalı şirkete ihtar gönderilmişse de davalı bu ihtarı cevapsız bıraktığını...
davalıların bundan sorumlu olabileceği, manevi tazminat talebinin takdirinin mahkemeye ait olduğu belirtilmiştir....
büzler döşenerek, İSKİ atık su kanalına bağlanmamasının ve daha bir çok neden ile su alan ve küflenen dairede müvekkilinin, her defasında geçici önlemler almak durumunda kaldığını, ancak alınan tedbirler ve şikayetler bitmediğini ve her defasında taşınmazın yeniden küf ve nem kapladığını, bu sebeple, müvekkilinin 31.200,00 TL ayıp oranında satış bedelinden indirim istemesinin yanı sıra, taşınmazda meydana gelen zararlar ve yapılan geçici tadilatlar nedeniyle 21.343,00 TL maddi zarar talep edildiğini, davalılardan ayıp oranında satış bedelinden indirim tutarı olan 31.200 TL'nin ve ayıp nedeniyle taşınmazda meydana gelen zararlar için 21.343,00 TL'nin ve ayrıca ayıp nedeniyle taşınmazın kullanılmaması ve kiraya verilememesi nedeniyle uğranılan zararlar için şimdilik 1.000 TL'nin tahsili gerekmekteyken sadece ayıp oranında satış bedelinden indirim tutarı olan 25.684,43 TL yönünden davanın kabulüne, kalan taleplerinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, reddedilen talepleri...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Mahkemece verilen maddi tazminat talebinin kabulü, manevi tazminat talebinin reddi kararı, Dairemiz 03.12.2012 tarih 2012/12609 E. - 18308 K. sayılı ilamı ile “Davacı 22.08.2005 tarihli satış sözleşmesi ile satılan araca sahte resmi belge düzenlendiği belirtilerek tedbir konulduğunu, ayrıca aracın kaydına haciz şerhi yazıldığını, araçta tasarruf edemediği için malik sıfatını kaybettiğini ileri sürerek ödediği bedelin tahsilini talep etmiştir. Davacının iddiası aracın devri işleminde hukuki ayıp bulunduğuna dayanmaktadır. Bu durumda alıcı zapta karşı tekeffül hükümlerine dayanarak satıcıdan talepte bulunabilir....
, TBK'nın 228. maddesine göre, biçimin değiştirmiş ise davacının ancak satış bedelinden indirim talep edebileceğini, davacının açılan dava ile ayıp nedeniyle tazminat değil sistemin revize edilmesi nedeniyle alının yeni makinenin bedelinin tahsili olduğunu, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu gibi, 09.10.2017 tarihli bilirkişi raporunda makinede yapılan tadilat ve revizyon bedelinin 15.000,00 TL olabileceğini belirttiğini, davacının dilekçesinde fazladan 2 işçi çalıştırılması nedeniyle bir tazminat talebi olmadığı halda mahkemece taleple bağlılık ilkesine aykırı olarak 9.000,00 TL bedeli hükmedilmesinin de yerinde olmadığı gibi kabul edilse dahi davacının süresinde ayıp ihbarında bulunmayarak zararın artmasına neden olması nedeniyle talebin reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesi isteğinde bulunmuştur....
Ayıp bir malda ya da eserde sözleşme ve yasa hükümlerine göre normal olarak bulunması gereken niteliklerin bulunmaması ya da bulunmaması gereken bozuklukların bulunmasıdır. Başka bir anlatımla ayıp, eşyanın normal niteliklerden ayrılmasıdır. Kural olarak eser sözleşmelerinde ayıbın varlığı her türlü delille kanıtlanabilir. Uygulamada, ayıp, gizli-açık ayıp ayrımına tabi tutulmaktadır. Gizli ayıp, eserin tesliminden sonra genellikle kullanım sonucu kendini gösteren ve o eserde sözleşme ve dürüstlük kurallarına göre olmaması gereken farklılıklardır. Açık ayıp ise, yine sözleşme ve dürüstlük kurallarına göre eserde olması gerektiği halde fiilen mevcut olmayan vasıf eksikliğidir....
Davalı ...A.Ş. vekili; davanın zamanaşımı ve hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, 2 yıl geçtikten sonra ayıptan sorumlu olunmayacağını, mevcut durumun ayıp olarak değerlendirilemeyeceğini, manevi tazminat yönünden eksik ve maddi tazminat yönünden hükmedilmesi gereken vekalet ücretine hükmedilmediğini ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir. 3. Davalı...A.Ş. vekili; ithalatçı olduğundan maddi tazminattan sorumlu tutulamayacağını, zamanaşımı nedeniyle davanın reddi gerektiğini, aracın ayıplı olmadığını, bilirkişi raporunun yetersiz olduğunu, varsayımsal sonuca dayandığını, aracın neden arızalandığına dair inceleme yapılmadığını, manevi ve maddi tazminat yönünden vekalet ücretinin hatalı hesaplandığını belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık satın alınan aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı misli ile değişim istemine ilişkindir. 2....
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre, davanın TTK 25/4 ve 818 sayılı B.K'nun 207/1 md gereğince zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, .... Rısks Sigorta Poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Dava konusu yanan .... marka aracın davalı şirket tarafından 26.03.2012 tarihinde dava dışı .....'ye satılmıştır. Yangın 28.12.2013 tarihinde meydana gelmiştir. Mahkemece yapılan zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ise de, toplanan deliller kurulan hükme yeterli görülmemiştir. Dosya kapsamından yangının çıkış sebebi anlaşılamamaktadır. Mahkemece konusunda .... gibi kurumlardan seçilecek konusunda uzman bir elektrik mühendisi, bir makine mühendisi bulunan 3 kişilik bilirkişi kurulundan aracın yanma nedeninin belirlenmnesi gerekir....
Bu durumca Mahkemece taraf ve Yargıtay denetimine elverişli, bahsi geçen ilkeleri ve taraf itirazlarını karşılar yeni bir bilirkişi incelemesi yaptırılıp, davacının yerine getirilmesini istediği ayıplardan hangisinin açık hangisinin gizli ayıp olduğu belirtilip açık ayıplar dolayısıyla taleplerin reddedilmesi, gizli ayıplar nedeniyle davacının apartmandaki hissesi de göz önünde bulundurularak talep edilebilecek tazminat miktarı belirlenip sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 9.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....