Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı Vosmer T4 vekili, müvekkil şirketin aracın karışmış olduğu kazada taraf olmadığını, husumet yokluğu nedeniyle davanın reddinin gerektiğini, davacının süresinde ayıp ihbarında bulunmadığını, müvekkili şirketin ayıp araç satışı gerçekleştirmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

Fıkrası uyarınca misli ile değişim hakkının kullanılabilmesi için satılanın değerindeki eksikliğin satış bedeline çok yakın olması olması gerektiği, bilirkişi heyetinin 20.05.2022 tarihli raporunda ayıp nedeniyle satılanın değerindeki eksiklik nispi metoda göre hesaplandığında 26.968,50 TL olup, satış bedeli olan 111.968,50 TL’ye yakın olmadığı, aracın 02.07.2021 tarihinde onarıldıktan sonra bir daha aynı arızayı vermediği, bilirkişi.........tarafından şehirlerarası uzun süreli test sürüşü yapıldığı esnada da bu arızaya rastlanmadığı, dolayısıyla aracın tamir edilerek arızanın giderilmiş olduğu dikkate alındığında arıcın ayıpsız misli ile değişim hakkının kullanılmasına yasal olanak bulunmadığı, davacı vekilinin misli ile değişimin mümkün olmaması halinde bedel indirimine gidilmesini talep ettiği, bilirkişi heyeti tarafından ayıp nedeniyle satış bedelinden yapılabilecek indirimin nispi metoda göre 26.968,50 TL olarak hesaplandığı, davacının satılanın ayıplı olması halinde kullanabileceği...

    Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu araçta satın almadan sonra iki kez oksijen sensörünün değiştiğini, servis tarafından tamir sonrası davacının yakıt kaynaklı arıza konusunda bilgilendirildiğini, davacının 3. arıza nedeni ile onarımı kabul etmediğini, araçta meydana gelen arızanın yakıt kaynaklı olduğunu, dosyada aldırılan bilirkişi raporları ile de sensörün bozulabilecek basit bir eleman olduğu ve yenilenmesi dolayısıyla araçta değer kaybı oluşturmayacağının tespit edildiğini, bilirkişinin talep ettiği DPF doluluk ölçümünün taleplerine rağmen yapılmadığını, yakıt kaynaklı arıza nedeniyle misli ile değişim kararı verilemeyeceğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, ayıp iddiasına dayalı misli ile değişim talebine ilişkindir....

    A.Ş. vekili süresinde vermiş olduğu ve diğer davalı Ford Otomotiv Sanayi A.Ş. vekili yasal cevap süresinden sonra vermiş olduğu cevap dilekçelerinde ayrı ayrı özetle; davanın öncelikle zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini, dava konusu aracın ayıplı olmadığını, davaya konu araçta üretimden kaynaklı bir ayıp bulunduğu iddiasının gerçeği yansıtmadığını, iddia edilen ayıbın maldan beklenen faydayı azaltmadığını, bir an için ayıbın varlığı kabul edilse dahi davacının taleplerinin kabulü için önemli ayıp/kalıcı ayıp oluşmadığını, davacının talebinde iyi niyetli olmadığını, bu bağlamda seçimlik haklardan değişim hakkının kullanılmasının 6502 sayılı kanunla getirilen orantılılık kriterine uygun olmadığını, seçimlik hakkının objektif iyi niyet kuralları çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini, araç üzerinde meydana gelen hasar olup olmadığının ve rehin kaydı bulunup bulunmadığının da tespitinin gerektiğini ve bu hususta bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini, mesnetsiz davanın...

    Otomotiv İthalat ve Dağıtım AŞ vekili, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davacının ayıp ve ihbar yükümlülüğünü usulünce yerine getirilmediğini, üretimden kaynaklanan ve hukuken ayıp olarak nitelenebilecek her hangi bir kusur bulunmadığını, davacının onarım hakkını kullandığını, misli ile değişimin yasal unsurlarının oluşmadığını, davacının araç kullanımından elde ettiği faydaları ve hasarları nedeniyle meydana gelen değer kaybını iade etmesi gerektiğini, talep edilen tazminat miktarının ve faizin hukuka aykırı olduğunu beyan ederek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı .......

      SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını, aracın 19/09/2017 tarihinde satıldığını, 30/06/2020 tarihinde aracın 84.028 km de olduğunu, mikron kalınlıklarının uygun aralıkta olduğunu, aracın misli ile değişim talebinin orantılılık ilkesi ile uyumlu olmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla değişim halinde aracın davacı tarafından kullanılan süresinin göz önünde bulundurulmasını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

      Mahkemece üniversitelerin otomotiv fakültelerinde görevli 3 kişilik bilirkişi kurulundan, dava konusu araçta ayıp olup olmadığı, araçtaki hangi arızaların ayıp mahiyetinde olduğu, varsa ayıbın imalat hatasından kaynaklanıp kaynaklanmadığı, ayıbın gizli ayıp niteliğinde olup olmadığı, giderilip giderilemeyeceği, misli ile değişimin mümkün olup olmadığı, ayıp nedeniyle araçtaki değer kaybı, ayıp nedeniyle fazla yakıt sarfiyatı olup olmayacağı, varsa miktarı, araçtaki ayıbın giderilme süresi ve bu süredeki kazanç kaybı hususlarında rapor alınarak sonucuna göre mahkemece davacının her bir talebi ayrı ayrı gösterilmek suretiyle açıklayıcı ve davacı talepleri ile ilgili hüküm fıkrasında eksiklik ve çelişki olmaksızın hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır....

        Davalı ...Ş.; araçta üretim kaynaklı arıza olmadığını, davacının geçirdiği kaza neticesinde dava dışı şirket tarafından sigorta kapsamında yapılan onarımın ayıplı hizmet kapsamında olduğunu, hatalı tamirat kalemlerine ilişkin parçaların değiştirilerek yeni tamirat gereksinimlerinin ortadan kalktığı, araçta hali hazırda bir sorun bulunmadığını, Mahkemece alınan raporlarda araçta gizli ayıp bulunmadığının izah edildiğini, Mahkemece satış sözleşmesi ile eser sözleşmesi karıştırılarak dava ile ilgisi olmayan 4077 sayılı Kanuna dayalı karar verildiğini, uygulanacak yasa hükümlerinin ayıplı hizmete ilişkin hükümler olduğunu, misli ile değişim talep edilemeyeceğini, arızaların üretim kaynaklı olması durumda dahi davanın reddi gerektiğini ileri sürerek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. 2. Davalı ... Ltd....

          Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, malın ayıplı olmasından kaynaklanan misli ile değişim talebine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6502 sayılı yasanın 11. Maddesi " ürünün ayıplı olması halinde tüketicinin kullanabileceği seçimlik haklar düzenlenmiş olup ''Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici; (1) a)Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. (2) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir....

            Bunlar eserdeki ayıbın önemine göre eser sözleşmesinden dönülmesi, eserin alıkonarak ayıp oranında bedelden indirim isteme hakkı, aşırı bir masraf gerektirmediği taktirde bütün masrafları yükleniciye ait olmak üzere eserin onarılmasını talep hakkıdır. Bu seçimlik haklar arasında misli ile değiştirme bulunmamaktadır. Bu nedenle misli ile değiştirme kararı verilemez. BK'nın 360. maddesinde düzenlenen seçimlik haklar kullanılmayıp değişim istendiğinden dava tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK nın 26 maddesi gereği taleple bağlılık ilkesi gereği talep dışı bir karar verilemeyeceği gözetilerek davanın reddi gerekirken davanın kabulüne dair verilen karar usul ve yasaya aykırı olmuş kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir....

              UYAP Entegrasyonu