Gizli ayıp halinde, ayıp ihbarının ayıbın öğrenilmesi üzerine uygun bir süre içinde yapılması gerekir (TBK m.223). Davacının ürünü teslim aldıktan hemen sonra tamir için davalıya gönderdiği ve servis kaydının oluşturulduğu görülmekle ayıp ihbarının süresinde yapıldığının kabulü gerekmiştir. Davacı, gizli ayıp nedeniyle süresinde ayıp ihbarı yaptığına göre; ayıp nedeniyle davacı/alıcının seçimlik haklarını kullanma koşullarının oluştuğu, davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesini talep ettiği görülmekle davanın kabulü ile bedel iadesine karar verilmesi gerekmiştir. Davacı tarafın faiz talebi konusunda ise, cihaz halen davacıda bulunduğundan ve cihaz davalıya teslim edilmediği sürece davalının temerrütü oluşmayacağından faizin başlangıç tarihi olarak cihazın davalıya teslim tarihi kabul edilmiştir.(Yargıtay ... Hukuk Dairesinin ... Karar sayılı kararı da benzer mahiyettedir.) Yukarıda açıklanan tüm gerekçelerle davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın icra takibinden önce açılmış menfi tespit davası olması nedeniyle davalının ticari işlerinin yürütüldüğü Sakarya Mahkemelerinin yetkili olduğunu, taraflar arasında düzenlenen 01.12.2014 tarihli sözleşme gereği süresi içerisinde sözleşmede kararlaştırılan ızgaraların teslim edildiğini, yapılan bilirkişi incelemesinde tespit edilen ölçülerin tamamına yakınının anlaşmaya varılan ölçülerde olduğunu, bilirkişi tarafından tespit edilen farklı ölçümlerinin sebebinin ızgaraların dökümü aşamasında çekme ve gerilme olmasından kaynaklandığını, ızgaraların tabiye tutulduğu işlemlerin niteliği itibariyle ölçülerde ufak değişikliklerin normal olduğunu, ızgaraların kalıplanma şekillerinin elle kum kalıplama olduğunu, bu nedenle çekme meydana gelebileceğini, değişikliklerin tolerans sınırları içeresinde olduğunu, tespit dosyasında TSE standartlarının baz alındığını, ancak sözleşmede TSE standartlarından bahsedilmediğini, bunun dışında TTK'nın 23/c...
Yapılan inceleme sonucunda davanın gizli ayıp nedeniyle öncelikle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi olmadığı takdirde ayıp oranında indirim istemine ilişkin olduğu anlaşılmış olup alınan bilirkişi raporu ile aracın kilometresinin değiştirildiğinin anlaşıldığı, araç satışlarında yapılan kilometre değişikliklerinin ise gizli ayıp olarak değerlendirildiği anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesi yapılan değişikliğin gizli ayıp olduğu, satıcının TBK'nın 219. maddesi gereği bu ayıptan sorumlu olduğu, davacının ödediği bedel ile rayiç bedel arasında çok fazla fark bulunmadığı bu nedenle bedel iadesi talebinin reddi, davacının değer farkından dolayı uğradığı zararın tazmini (satış bedelinde indirim) yönündeki kararı istinaf edenin sıfatına ve istinaf sebepleri ile sınırlı inceleme yapılması kuralına göre yerindedir. İlk derece mahkemesinin hüküm kurarken ilk talebinin reddine terditli talebin kabulüne şeklinde karar vermesi gerekirken davanın kısmen kabulüne şeklinde karar vermiştir....
Araçta devam eden bir arıza bulunmadığından ve giderilmiş olduğundan misli ile değişim veya bedel iadesi yapılması mümkün değildir. Ancak araçtaki arızlara bağlı olarak 31/12/2016 tarihli, 07/01/2012 tarihli, 11/01/2017 tarihli, 17/01/2017 tarihli, 03/02/2017 tarihli onarım işlemleri ile ilgili davacıdan onarım ücreti olarak toplamda 7.805,54 TL tahsil edilmiştir. Araçtaki arızanın araçta herhangi bir değer kaybına neden olunmaksızın giderilmiş olduğu anlaşılmaktadır. 18/10/2021 tarihli raporda dava konusu araçtaki şikayete konu beyin arızaları kullanıcı kaynaklı olmadığı aracın imalatından kaynaklı ayıpla ilgili de olmadığı otobüsün yapmış olduğu km yani metal yorgunluğuna bağlı arızalar olduğu tespit edilip araçta ayıp bulunmaması nedeniyle misli değişim ya da bedel iadesini mümkün olmayacağı ancak 7.805,54 TL onarım bedenilinin istenebileceği rapor edilmiştir....
Taraf delilleri toplandıktan sonra, dava konusu araçlarda ayıp bulunup bulunmadığı, ayıp var ise bu durumun üretimden mi yoksa kullanımdan mı, dış etkenden mi kaynaklandığı, makinanın ayıplı olup olmadığı, bu ayıbın gizli ayıp olup olmadığı, davacının bu nedenlerle bedelin iadesi talebinde bulunma koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında makine mühendisi ve kimya mühendisi bilirkişilerden rapor alınmış, 27/04/2020 ve 01/02/2021 tarihli raporlarda, araçlardaki hasarın üretim aşamasında boyama hatasından kaynaklandığı, , bu ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu, sorunun kullanımdan kaynaklanmadığı, ayıbın aracın tümünü değiştirilmesini gerektirecek bir gizli ayıp sınıfına girmediği, bedel indirimi seçeneğinin uygulanabileceği bildirilmiştir....
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, ayıp iddiasına dayalı olarak tüketicinin açtığı seçimlik hakların kullanılması istemine ilişkindir. Bilirkişi incelemesi ile araçta mevcut bulunan boya kusurunun boyanın orjinal olması nedeniyle üretimden kaynaklı olduğu mütalaa edilmiş, mahkemece bilirkişi raporu esas alınarak yazılı şekilde hüküm tesis edilmiştir. 4077 sayılı kanun gereğince tüketici, aldığı ürünün ayıplı çıkması halinde ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, bedel iadesi, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir....
iadesi talep ve dava etmiştir....
giderildiğinin bilirkişi marifetiyle tespit edildiği, bu şartlar altında davacı onarım hakkını kullanıp seçimlik hakkını bu şekilde tükettiği 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri ve dava konusu onarılan araçta bu konuda devam eden bir arıza bulunmadığı da dikkate alınarak davacı tarafından ayıp nedeniyle sözleşmeden dönülerek bedel iadesi istemli davanın reddine talebin ücretsiz olarak onarım olarak değerlendirilmek suretiyle; davacı tarafından açılan ücretsiz onarım davasının kabulü ile dava konusu 34 XX 514 plakalı aracın 538,82- TL değerindeki geri görüş kamerasının davalı şirket tarafından ücretsiz onarılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir..." şeklindeki gerekçe ile 1- Davacı tarafından ayıp nedeniyle sözleşmeden dönülerek bedel iadesi talebinin REDDİ ile, talebinin ücretsiz onarım olarak değerlendirilmek suretiyle ; 2- Davacı tarafından davalı aleyhine açılan "ücretsiz onarım" davasının kabulü ile; Dava konusu 34 XX 514 plakalı aracın...
Dava, davalıdan satın alınan koltuk ve yemek odası takımındaki ayıplar nedeniyle bedel iadesi talebine ilişkindir. Davacı davalıdan 2010 yılında koltuk, yemek odası ve tv ünitesi satın aldığını, ürünlerin ayıplı olduğunu iddia ederek bu ürünlerin davalıya iadesi ve ürünler için ödediği bedelin davalıdan tahsilini istemiş, davalı ise sadece kumaşlarda sorun olduğunu ve tamir hakkının kullanıldığını, diğer ürünlerde bir ayıp olmadığını, süresinde kendilerine ihbarda bulunulmadığını savunmuştur....
Hal böyle olunca, davacının zarar (bedel indirimi) istemine yönelik olarak mahkemece yapılacak iş; yukarıda açıklanan ilke ve esaslar doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak, ayıp nedeniyle indirilecek miktar, konusunda uzman bilirkişi marifetiyle "nispi metod" olarak adlandırılan hesaplama yöntemi ile tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Kabule göre de, davacı tüketici ayıp nedeniyle bedelde indirim hakkını davalı üretici/ ithalatçı T3' ye karşı ileri süremeyeceğinden davalı T3 yönünden davanın pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken bu davalı yönünden de davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru bulunmamıştır....