Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda BK.nun 194. maddesi gereğince satıcı bulunan davalı şirket ayıba karşı tekeffül hükümleri uyarınca sorumludur. Esasen bu konuda gerek mahkeme gerekse dairemiz arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Ayıba karşı tekeffül hükümleri uyarınca zararın belirlenmesinde ise az yukarıda açıklandığı üzere yerel mahkemece hesaplama yapılırken bayındırlık birim fiyatları baz alınmıştır. Ne varki burada artık BK.nun 98/2. fıkrası uyarınca BK.nun 41 ve 42. maddeleri uygulanarak zarar miktarı belirlenmelidir. B.K.nun 98. maddesinin 2. fıkrası; “haksız fiillerden mütevellit mesuliyete müteallik hükümler, kıyasen akde muhalif hareketlere de tatbik olunur.” Düzenlemesi uyarınca artık tazminat miktarı belirlenirken BK:nun 41 ve 42. maddelerinin gözetilmesi gerekir. BK.nun 41. maddesi uyarınca ; haksız filin doğabilmesi için diğer bir kimseye zarar ika edilmesi ve o fiili işleyenin de kusurlu bulunması gerekir....

    Bu durumda BK.nun 194. maddesi gereğince satıcı bulunan davalı şirket ayıba karşı tekeffül hükümleri uyarınca sorumludur. Esasen bu konuda gerek mahkeme gerekse dairemiz arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Ayıba karşı tekeffül hükümleri uyarınca zararın belirlenmesinde ise az yukarıda açıklandığı üzere yerel mahkemece hesaplama yapılırken bayındırlık birim fiyatları baz alınmıştır. Ne varki burada artık BK.nun 98/2. fıkrası uyarınca BK.nun 41 ve 42. maddeleri uygulanarak zarar miktarı belirlenmelidir. B.K.nun 98. maddesinin 2. fıkrası; “haksız fiillerden mütevellit mesuliyete müteallik hükümler, kıyasen akde muhalif hareketlere de tatbik olunur.” Düzenlemesi uyarınca artık tazminat miktarı belirlenirken BK:nun 41 ve 42. maddelerinin gözetilmesi gerekir. BK.nun 41. maddesi uyarınca ; haksız filin doğabilmesi için diğer bir kimseye zarar ika edilmesi ve o fiili işleyenin de kusurlu bulunması gerekir....

      ATM dosyasında ayıba karşı tekeffül hükümleri uyarınca bedelden indirim, huzurda görülen davada da genel hükümlere göre tazminat talebinde bulunulduğu açıktır. Davacı tarafından ayıba karşı tekeffül hükümlerine dayanılarak dava açılması durumunda, davacının artık aynı sözleşmeye dayalı olarak bu kez de genel hükümler çerçevesinde tazminat davası açma hakkı bulunmamaktadır. İlk açılan davada verilen karar, bu nedenle ikinci davada kesin hüküm teşkil etmektedir. Yukarıdaki Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin kararında da ayıplı ifa durumunda davacının genel hükümler çerçevesinde dava açamayacağı karar altına alınmıştır. Bakırköy .. ATM tarafından verilen kararın huzurda görülen dava bakımından kesin hüküm olarak kabul edilmemesi durumunda dahi davanın zamanaşımı süresi geçtikten sonra açıldığı ve davalının süresi içerisinde zamanaşımı definde bulunduğu tespit edildiğinden davanın, zamanaşımı nedeniyle reddinin gerekeceği açıktır....

        Mahkemenin nitelendirmesi ve temyiz kapsamına göre, uyuşmazlık; tacir olan taraflar arasındaki Hidrolik Ekskavatörü satımına ilişkin sözleşme uyarınca ayıba dayalı tazminatın tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece Yüksek 19. Hukuk Dairesi'nin 11.12.2012 tarih ve 12107 E., 14930 K. sayılı bozma ilamına uyularak karar verildiğinden, hükmün temyiz incelemesi Yüksek 19. Hukuk Dairesi'nin görevi kapsamındadır. Bu durumda, 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda değişiklik yapılması hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 13.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av.... ile davalı vek.Av. ...'in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davalıdan satın alınan teknenin ayıplı olması nedeni ile uğranılan zararın tazmini ile manevi tazminat istemine ilişkindir. Davalı vekili, davacının talebinin zamanaşımına uğradığını, bu nedenle ayıba karşı tekeffül hükümlerine dayanılamayacağı gibi ayıp da olmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir....

            HUMK’nun 76.maddesi hükmü uyarınca iddia ve delilleri bildirmek taraflara, hukuki tavsifi yapmak ise hakime ait olup, davacının gerek dava dilekçesi ve gerekse yargılama sırasındaki dilekçelerinden taşınmazın hukuki ayıplı hale gelmesi nedeniyle taşınmazın raiç değerini tazminat olarak istediği duraksamaya yer vermeyecek şekilde açık ve belirgindir. Davacı talep ettiği tazminat miktarını açıklarken taşınmazın ayıplı değerini tenzil etmemiştir. Yani davacı B.K.’nun 202.maddesi gereği fesih hakkını kullanmıştır. Zapta karşı tekeffül veya hukuki ayıba dayalı sözleşmeden cayma iradesi ile acılan davalarda davacının mahkemeden elindeki ayıplı malı karşı tarafa iade talebinde bulunması koşulu aranmamakta, feshin şartları gerçekleşti ise hakimin resen ayıplı malı satıcıya iadesine karar vermelidir. Tüm Yargıtay daireleri ve Dairemizin istikrarlı inançları da bu yöndedir....

              Bu durumda BK.nun 194. maddesi gereğince satıcı bulunan davalı şirket ayıba karşı tekeffül hükümleri uyarınca sorumludur. Esasen bu konuda gerek mahkeme gerekse dairemiz arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Ayıba karşı tekeffül hükümleri uyarınca zararın belirlenmesinde ise az yukarıda açıklandığı üzere yerel mahkemece hesaplama yapılırken bayındırlık birim fiyatları baz alınmıştır. Ne varki burada artık BK.nun 98/2. fıkrası uyarınca BK.nun 41 ve 42. maddeleri uygulanarak zarar miktarı belirlenmelidir. B.K.nun 98. maddesinin 2. fıkrası; “haksız fiillerden mütevellit mesuliyete müteallik hükümler, kıyasen akde muhalif hareketlere de tatbik olunur.” Düzenlemesi uyarınca artık tazminat miktarı belirlenirken BK:nun 41 ve 42. maddelerinin gözetilmesi gerekir. BK.nun 41. maddesi uyarınca ; haksız filin doğabilmesi için diğer bir kimseye zarar ika edilmesi ve o fiili işleyenin de kusurlu bulunması gerekir....

                Ayıba yönelik olarak davalı müşterisi ... tarafından yaptırılan 17.04.2018 tarihli test raporunu sunmuş ise de ; cari hesap bakiyesinin neredeyse 2018 yılının tümünde devam eden alımlar nedeniyle oluştuğu ,takip tarihine kadar ticari ilişkinin devam ettiği ,17.4.2018 tarihli test raporunun davacıya ayıba dayalı hakların kullanılmasını teminen TTK nun 18/3 maddesine uygun olarak ayıp ihbarında bulunulduğuna ilişkin bir belge de sunulmamıştır. Öte yandan ; dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde, her ne kadar ürün satışına dair faturalar varsa da faturalarda ürünlerin ayırt edici özelliğinin bulunmadığı, laboratuvarda incelenen test raporu içeriğindeki suni deriler ile satılan suni derilerin aynı olup olmadığının belirlenemediği anlaşılmakla davalının ayıba yönelik savunmalarının ispatlanamadığının kabulü gerekmektedir....

                  HD'nin 17/10/2019 gün ve 2016/25258 E.-2019/10215 K.; 01/04/2019 gün ve 2016/18060 E.-2019/4333 K. sayılı kararlarındaki ayıba karşı tekeffül hükümleri gereğince alıcının uğradığı zararları kendi akidi olan satın aldığı satıcıdan isteyebileceğine yönelik açıklamalar da gözetildiğinde, taraflar arasındaki uyuşmazlığın 6098 sayılı TBK'nun 214, 219 ve devamı maddelerinde düzenlenen, ayıba karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmasına, 6098 sayılı TBK hükümlerine göre ayıba karşı tekeffül hükümlerine göre satıcının alıcıya karşı ayıba karşı tekeffül borcunun bulunması sebebiyle Suluova 1....

                  aralarındaki tazminat davası hakkında ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) verilen 25.02.2013 gün ve 2007/27 E. - 2013/64 K. sayılı hükmün davalılardan ... Medikal Ltd. Şti. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Dava finansal kiralamaya konu malın ayıplı olduğu iddiasıyla ayıba karşı satıcının tekeffülü hükümlerine dayanılarak açılmıştır. Davacının finansal kiralama konusu malın kiracısı olduğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Kiracının satıcıya karşı ayıp hükümlerine dayanarak dava açabilmesi için kendisine finansal kiralama konusu malın kiralayanı durumundaki davalı ... Anonim Şirketi'nin yetki vermesi gerektiğinden, somut olayda böyle bir yetki verilmiş ise ilgili yetki belgesinin dosyasına konulması, yoksa durumun bir tutanakla saptanmasından sonra yeniden gönderilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 02.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu