WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu saptama yapılırkende aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir. 1-Düzeltilecek tapu kaydı tüm dayanakları ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus Müdürlüğünden, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtlar da istenmelidir. 3-Cumhuriyet Savcılığı aracılığıyla, taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. 4-İstem konusunda tanık dinlenmelidir. 5-Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri de taşınmaz başında dinlenerek keşif yapılmalıdır. Açıklanan bu hususlar çerçevesinde inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir....

    Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir. 1-Düzeltilecek tapu kaydı tüm dayanakları ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus Müdürlüğünden, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtlar da istenmelidir. 3-Taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. 4-İstem konusunda tanık dinlenmelidir. 5-Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri de taşınmaz başında dinlenerek keşif yapılmalıdır. Açıklanan bu hususlar çerçevesinde yapılacak inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Sorgun Cumhuriyet Başsavcılığının 7.2.2003 gün ve 2003/1 no.lu davanamesi ile 6136 Sayılı Yasaya muhalefetten Sorgun Asliye Ceza Mahkemesinin 1999/311 esas sayılı dosyasında yargılanan ...'ın sağ olması nedeni ile nüfus kaydında 8.8.1976 tarihinde öldüğüne ilişkin tescilin iptal edilmesi gerektiği ve ...'ın doğum tarihinin gerçeği yansıtmadığı bildirilerek doğum tarihinin değiştirilmesi istenmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı ... Müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada ...'ın sağ olduğunun tespiti ile nüfus kütüğündeki ölüm kaydının iptali, ayrıca adı geçen kişinin kayden 8.8.1965 olan doğum tarihinin 8.8.1957 olarak düzeltilmesi istenilmiştir. 1-...'...

        hukuka ve mevzuata aykırı olduğunu, soyadı kanunun yürürlük tarihinde murise geriye dönük soyadı ekletebilecek hiçbir mirasçısının sağ olmadığını, aynı hanede 1 numarada kayıtlı eşi Ali'nin kendisinden önce 1914 tarihinde vefat ettiğini, aynı hanede ikinci sırada kayıtlı oğlu İsmail'in kendisinden önce 1915 tarihinde vefat ettiğini, aynı hanede beşinci sırada kayıtlı kızı Salise'nin kendisinden önce 1926 tarihinde vefat ettiğini, yine aynı hanede üçüncü sırada kayıtlı oğlu Mustafa'nın Ayşe'den sonra ancak 1931 tarihinde yani yine soyadı kanununun yürürlüğe girdiği tarihten önce vefat ettiğini, bahsi geçen kişilerin hepsinin nüfus kayıtlarında soyadsız kayıtlı olduklarını, Muris Ahmet ve Fatma kızı, Menemen 1858 doğum ve 1930 ölüm tarihli Ayşe'nin de nüfusta soyadı bulunmaksızın kayıtlı olması gerektiğini, "Ağar" soyadının kanuni hiçbir dayanağının olmadığını, bu soyadın nereden ve nasıl geldiğini, hangi mesnetle eklendiğinin bilinmediğini, 29/03/2021 tarihli dilekçe ile bu durumu nüfus...

        Dosyadaki kayıt ve belgelerden; ... sigorta sicil numaralı davacı ...’nın babasının adının İsmail, doğum yerinin Akçaabat ve doğum tarihinin 15.09.1957 olduğu, 05.08.1977 – 10.04.1979 tarihleri arasında askerlik yaptığı, 506 sayılı Kanun kapsamındaki çalışmalarının 01.06.1982 – 15.08.2012 arasında muhtelif işyerlerinde kesintili geçtiği ve toplam 6729 gün olduğu, 12716992 sigorta sicil numaralı ve adına 01.08.1979 tarihinde işe giriş bildirgesi verilen İsmail Yazıcı’nın, bu işe giriş bildirgesindeki baba adının İsmet, doğum yerinin ..., doğum tarihinin 1957 olduğu, bu sicil numarası ile 01.04.1978 – 30.11.1980 ve 2009/12 – 12.10.2011 tarihleri arasında kesintili şekilde muhtelif işyerlerinden çalışmaların bildirildiği anlaşılmıştır....

          Somut olayda, dava konusu taşınmazların tapulama tutanağı edinme bölümünde “….ve yine ... ...’in de 1980 yılında ölümü ile veraseti evlatları ..., ..., ..., . ... ve ... ...’e kaldığı ” belirtilmiş olmasına rağmen tapulama tespit tutanağının edinme sebebi bölümünde adı geçen şahıslar ile davacının irtibatı tespit edilmesini temin için ... ’in baba ve kardeşlerini gösterir nüfus aile kayıt tablosu getirtilip, tapu maliki ile ismi düzeltilmesi istenen kişinin aynı kişi olup olmadığı hususu yeterince denetlenmemiştir. Mahkemece, ... ’in anne baba ve kardeşlerini gösterir nüfus kayıtlarının getirtilmesi, ... ile ... ...’in tutanak ve nüfus bilgilerine göre aynı kişi olduğu saptandığı takdirde davanın kabulü şeklinde hüküm kurulmak gerekirken eksik inceleme ve araştırmaya dayalı karar verilmesi doğru görülmemiştir....

            Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde; Nüfus Müdürlüğünden kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorularak kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanaklarının celbi ile kadastro tutanağında adı geçen bilirkişilerin sağ olup olmadığının araştırılarak belinlenmesi ve mahallinde yapılacak keşif sırasında ifadelerinin tespiti ile davacıların iyi niyetli olup olmadıkları araştırıldıktan sonra karar verilmesini savunmuştur....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki isim tashihine ilişkin davada ... ... 3.Asliye Hukuk Mahkemesi ve ... ... 18.Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava,davacının nüfus kaydında "..." olan soyadının “...” olarak değiştirilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce, ad ve soyadı değiştirilmesi isteminin 6100 sayılı HMK'nın 382/2-a-2'de çekişmesiz yargı işi olarak düzenlendiği ve görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

              Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; Davacılar vekili tapu kayıtlarında murislerinin anne adı, baba adı ve doğum tarihinin düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hüküm vermeye yeterli değildir. Öncelikle davacılar murisi "... ... kızı ..."in kardeşlerini ve annesini gösteren aile nüfus kaydı getirtilerek 800 sayılı parselin tapulama tutanağı içeriğindeki açıklamalara uygun olup olmadığı araştırılmalı, ayrıca tapu maliki ile aynı kimlik bilgilerine sahip kişinin bulunup bulunmadığı nüfus idaresinden sorularak yukarıda belirtilen ilkelere uygun inceleme ve araştırma yapılarak tapu kayıtların malik olarak ismi geçen kişinin aynı kişi olup olmadığı kesin olarak saptandıktan sonra sonuca göre bir karar verilmesi gerekir. Yine, dava konusu 802 sayılı parselin hüküm fıkrasında 82 parsel olarak yazılması doğru değildir....

                olarak tanıttığı, bu kimlikle işlem gördüğü,sorgusunun yapıldığı, tutuklandığı, hakkında kamu davası açıldığı, sonradan gerçek kimliğinin ... olduğu anlaşılmakla iddianame tavzih edilerek hakkında hüküm kurulduğu, oysaki iddianamede sanığın adı, soyadı, nüfusa kayıtlı olduğu yer,doğum tarihinin değiştirilmesi ile ... hakkında kamu davası açılmış sayılamayacağı anlaşılmakla; ... hakkında iddianame ile kamu davası açıldıktan sonra ... ve ... hakkında hüküm tesisi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, O yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA , 22.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu