Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda, 5510 sayılı Yasanın 42. maddesinde belirtilen üç aylık süre geçtiğinde Kurumun talebi reddetmiş olduğu esas alınarak, anılan üç aylık bekleme süresine yukarıda belirtilen üç aylık makul süre (3 + 3 =6 ay) eklenmeli; davanın kuruma başvuru tarihinden itibaren 6 aylık süre içinde açılması durumunda yine Kuruma ilk başvurunun yapıldığı tarihteki prime esas kazancın esas alınması; başvuru tarihinden itibaren altı aylık sürenin geçmesinden sonra dava açılması durumunda ise, makul sürenin geçtiği ancak Kurum tarafından da başvuruya bir cevap verilmediği gözetilerek belirlenmesi gerekecektir....

Ancak davacı işçinin kıdemine ve fesih nedenine göre işe başlatmama tazminatının davacının 4 aylık ücreti tutarında belirlenmesi doğru bulunmamıştır. Bu tazminatın davacının 5 aylık ücreti oranında belirlenmesi dosya içeriğine uygun düşecektir. 4857 sayılı İş Yasası'nın 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. HÜKÜM: Yukarda açıklanan gerekçe ile; 1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, 2. Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE, 3. Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 5 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE, 4. Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE, 5....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/159 Esas KARAR NO: 2021/378 DAVA : Ticari Şirket (Olağanüstü Genel Kurul İstemli) DAVA TARİHİ : 03/03/2021 KARAR TARİHİ : 28/04/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Olağanüstü Genel Kurul İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin kuruluşundan itibaren----- sahip ortağı olduğunu, müvekkilinin ---------- tarihinden bu yana şirkete ilişkin hiçbir bilgi ve belgeye erişemediği gibi şahıs bilgilerinin de yer aldığı e-posta adresine erişiminin de haber verilmeden ve gerekçesi paylaşılmadan engellendiğini, ---- ilişkin ---- yapılmasına ilişkin talebinin kabul esilmesine karşın --- içerisinde gerçekleştirilecek şekilde çağrı yapılmadığını, ---- mali yılına ilişkin taleplerinin ise cevapsız bırakıldığını, müvekkilinin hissedar sıfatıyla 6102 sayılı TTK'nun sağladığı ortaksal haklar ve mali hakları kullandırılmayarak zarara uğratıldığını, bu sayede...

      Hükmen ret istemli davada terekenin borcu, terekenin alacaklılarının kimliği konusunda açıklama yaptırılarak davanın alacaklılara yöneltilmesi, taraflara delil bildirme olanağı sağlanması, terekenin aktif ve pasifinin belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Somut olayda davacıların, TMK'nın 605/1 maddesinde öngörülen, mirasbırakanın ölümünden itibaren üç aylık süre içerisinde, hasımsız olarak ve dava değeri belirtmeksizin mirasın kayıtsız ve şartsız reddedildiğini belirterek dava açtıkları ve Türk Medenî Kanununun 606. maddesi gereğince mirasın gerçek reddini talep ettiği anlaşılmaktadır. Dava, mirasın gerçek reddine ilişkin olup görevli mahkeme sulh hukuk mahkemesidir. Bu durumda uyuşmazlığın, sulh hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Antalya 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 10/05/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....

        Davacı T1 tarafından davaya konu olay nedeni ile idare tarafından hükmedilen disiplin cezasının iptali için Tekirdağ İdare Mahkemesinin 2013/679 Esas ve 2014/26 Karar sayılı kararı ile davaya konu olay nedeni ile idare tarafından hükmedilen disiplin cezasının iptali için açılan dava sonucu işlemin iptaline karar verildiği, kararın Danıştay 12 Dairesinin 2014/2676 Esas ve 2017/6448 Karar sayılı kararı ile onanmasına karar verildiği görülmüştür....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/1702 KARAR NO : 2019/1679 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÇİVRİL ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ TARİHİ : 28/02/2019 NUMARASI : 2017/289E - 2019/140K DAVA KONUSU : İş (Aylık Bağlamaya Esas Göstergenin Belirlenmesi İstemli) KARAR : Yukarıda mahkemesi ile esas ve karar numarası yazılı dosya üzerinden verilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmakla yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kendisinin muhasebeci T2 ait bürosunda 01/01/2010 tarihinde işe başlayıp 23/07/2012 tarihinde işten çıktığını, tekrar 21/09/2013 tarihinde işe başlayıp 30/03/2016 tarihinde işten ayrıldığını T3 kurumuna bildirilen sürelerde her ay 30 gün olmak üzere asgari ücretten sigortalı olarak çalıştığını, son olarak 01/01/2017 tarihinden itibaren aynı yerde çalıştığını, Denizli SGK denetmeni Ahmet Çelen tarafından incelendiğini ve inceleme sonucu 09/...

        İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/232 Esas KARAR NO : 2022/167 DAVA : Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli), Marka (Tecavüzün Ref'i İstemli) DAVA TARİHİ : 23/07/2019 KARAR TARİHİ : 10/10/2022 Taraflar arasında görülmekte olan Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli), Marka (Tecavüzün Ref'i İstemli) davasının 30/06/2022 günlü celsesinde, davacı vekili her ne kadar mazeret dilekçesi sunmuş ise de mazeretli sayılması talebinin REDDİNE karar verilmiş dosya işlemden kaldırılmış ve HMK'nın 150/5 maddesi gereğince işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren 3 aylık yasal süre içinde yenilenmediğinden davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

          İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/232 Esas KARAR NO : 2022/167 DAVA : Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli), Marka (Tecavüzün Ref'i İstemli) DAVA TARİHİ : 23/07/2019 KARAR TARİHİ : 10/10/2022 Taraflar arasında görülmekte olan Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli), Marka (Tecavüzün Ref'i İstemli) davasının 30/06/2022 günlü celsesinde, davacı vekili her ne kadar mazeret dilekçesi sunmuş ise de mazeretli sayılması talebinin REDDİNE karar verilmiş dosya işlemden kaldırılmış ve HMK'nın 150/5 maddesi gereğince işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren 3 aylık yasal süre içinde yenilenmediğinden davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

            Bu Kanun gereğince alınacak prim ve verilecek ödenekler ile bağlanacak gelir ve aylıkların hesaplanmasına esas gösterge ve üst gösterge tabloları Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca tesbit edilir.” hükmüne yer verilmiştir. Bu çerçevede, 01.01.2000 öncesi ve sonrasında fiili çalışmaları bulunan sigortalı yönünden aylık hesabı yapılırken öncelikle, yurtdışı hizmet borçlanması yapmak suretiyle kazanılan hizmetlerde prime esas kazançların belirlenmesi için borçlanılan prime esas gün sayısı yurt dışında fiili olarak çalışmanın geçtiği aylara mal edilecek, “borçlanılan döviz kuru x günlük borçlanılan döviz miktarı x 100:20 x 30” formülü ile borçlanma karşılığı elde edilen prime esas kazanç belirlenerek, en son borçlanma tutarının ödendiği tarihteki prime esas asgari kazanca oranlanarak, söz konusu oran fiili çalışmaların geçtiği ayın asgari prime esas kazancı ile çarpılarak bulunan tutar, ilgili ayın prime esas kazancı kabul edilecektir....

              Kaldırma kararı sonrası alınan ve hükme esas yapılan bilirkişi heyet bilirkişi raporundan anlaşıldığı üzere;, Davalı ......

                UYAP Entegrasyonu