geldiğini, bu arızanın sürücü kaynaklı olmayıp teknik bir arıza olduğunu ve üretimden kaynaklandığını mevcut arızanın ancak motorun komple yenisi ile değişimi ile mümkün olacağını, dava konusu araçta meydana gelen arıza nedeni ile 86.140,00 TL onarım bedeli, 40.000,00 TL değer kaybı ve 9.000,00 TL araç kiralama bedeli kaybı olmak üzere toplam 135.140,00 TL bedelin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....
GEREKÇE : Dava, davacının davalıdan satın aldığı araçta bulunan ayıptan dolayı aracın misli ile değişimi, bunun mümkün olmaması halinde bedelin iadesi istemine ilişkin bulunmaktadır. Dosyanın incelenmesinde davacının iddia ettiği arızaların araçta var olduğu, aracın bu haliyle ayıplı nitelik taşıdığı ve davacının aracın misli ile değişimini talep etme hakkının bulunduğu anlaşılmaktadır. Aracın muadilinin stoklarda bulunmaması aracın misli ile değişimine engel teşkil etmeyip olayda İİK.nun 24. maddesinin uygulanması imkanı bulunmaktadır. Dairemizce, Yargıtay yüksek 3. Hukuk Dairesi'nin anılan bozma kararı usul ve yasaya uygun bulunmakla uyulmasına karar verilmiştir. Dosya kapsamı ve Yargıtay bozma kararı birlikte değerlendirildiğinde terditli taleplerden ilki olan aracın misli ile değişimine dair İDM kararı usul ve yasaya uygun olduğundan davalının İDM kararına vaki istinaf itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulması cihetine gidilmiştir....
Euro anahtar teslim fiyatı ile araç satın aldığını, aracın ön motor bölümünden ve arka tekerlerden ses gelmesi üzerine, firma yetkilisini aradığını, yetkilinin, sesleri kaydetmesini istediğini, araçtaki sesleri kaydedip yetkiliye dinlettiğini, aracın ön ve arka kısmından ses gelmesi şikayeti ile 27.07.2010, 03.08.2010 ve 17.08.2010 tarihlerinde yetkili servise gittiğini, yetkili servis tarafından ... soğutucu değişimi yapılmasına rağmek arızanın giderilmediğini ve yetkili servisin bu arızayı gidermek için yurtdışındaki üretici firmadan teknik destek talep ettiğini, lüks araç satın almasına rağmen araçta meydana gelen arızaların sürüç güvenliğini ve psikolojisini olumsuz etkilediğini, aracın yenisi ile 3 gün içinde değiştirilmesi için çektiği ihtara rağmen aracın değiştirilmediğini ileri sürerek aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine bunun mümkün olmaması halinde satın alma tarihinden itibaren en yüksek banka faizi İle birlikte anahtar teslim bedelinin ödenmesine, araç için yapılan her...
- K A R A R - Davacı, davalı şirketten ford marka 2013 model bir araç satın aldığını, aracı ilk aldığında 19 km de iken arızalı olup pompa motorunda problem olduğunu gördüğünü ve yetkili bayi ile irtibata geçtiğini bayi tarafından pompanın değiştirildiğini, fakat aradan 10 ay geçtikten sonra aracın pompaya bağlı olarak motor problemi verdiğini, yeniden yetkili servise müracaat ettiğini, aracın motorunun sökülerek İstanbul'a gönderildiğini ve tamir edildiğini, araç sıfır olduğu halde iki defa önemli arıza verdiğini, aracın mekanik bir hataya sahip olduğunu, bunun üretimden kaynaklanan bir hata olduğunu, böyle bir hataya sahip aracın firma tarafından alınarak yenisi ile değiştirilmesinin gerektiğini, aracı ilk aldığından bu yana arıza verdiğini ve bunun işlerini ciddi şekilde aksattığını, araç ticari kamyonet olduğu için her arızalandığında piyasadan araç kiralayıp işlerini gördüğünü ileri sürerek aracın misli ile değiştirilmesini ve araç kiralaması nedeniyle ödeme yaptığı 5.200,00...
"İçtihat Metni" ... ile 1-... Dayanıklı Tük. Mam. San. Ve Tic. Ab.Ş vekili avukat ..., 2-... Mobilya Ev Aletleri Mağaza ı sahibi ... vekili avukat ... aralarındaki alacak davası hakkında ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) verilen 23.6.2009 gün ve 169-303 sayılı hükmün davalı Kayhan Türkmenoğlu avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşuldu. KARAR Davacı dava dilekçesi ile; davalı şirketten 1000 TL değerinde bulaşık makinesi aldığını ancak makinenin sürekli olarak sorun çıkardığını belirterek, arızalı olan makinanın yenisi ile değiştirilmesini veya alım bedelinin yasal faizi ile ödetilmesi isteminde bulunmuş, mahkemece 23.06.2007 gününde arızalı olan makinanın yenisi ile değiştirilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 14.7.2004 günlü ve 5219 sayılı yasa ile HUMK’ nun 427/2 maddesindeki temyiz ile ilgili parasal sınır 1.000.000.000 TL’ye çıkarılmıştır....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirket tarafından üretilen ticari aracı satın aldığını, aracın 2013 yılı Şubat ayında kaza yaptığını, aracı servise tamir için götürdüğünde müvekkiline motorun değişmesi gerektiğini söylediklerini, durumun davalıya ihbar edildiğini, davalı şirketten hiçbir cevap verilmediğini, araçta bu arıza nedeni ile değer kaybı meydana geleceğini ileri sürerek öncelikle aracın yenisi ile değiştirilmesini talep ettiğini, bu talebi kabul edilmediği takdirde aracın motorunun yenisi ile değiştirilmesine, değiştirilmediği takdirde tamir masrafı olarak fazlaya ilişkin dava ve talep hakkı saklı kalmak kaydı ile 5.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davaya bakmaya yetkili mahkemenin ....Ticaret Mahkemesi olduğunu savunarak, açılan davanın reddini istemiştir....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketin davalılardan ...den 0 km olarak aldığı aracında arızalar meydana geldiğini, en son 18.02.2007 tarihinde meydana gelen arıza nedeniyle yapılan tetkikler sonucu aracın 4 silindirinde yanma, erime olduğu, daha sonra yapılan kapsamlı kontrolde de motorunun tamamen bittiği ve kullanılmaz durumda olduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin hemen davalı Mais A.Ş'ye müracaat edip, aracın tamirinin mümkün olmaması halinde yenisi ile değiştirilmesi vs. talep ettiğini ancak davalı tarafın bunu kabul etmediği gibi aracın garanti dışı olduğunu iddia ettiğini, müvekkilinin aracı kullanmak zorunda olduğundan aracı tamir ettirme durumunda kaldığını iddia ederek aracın alımında ödenen 24.961 TL ile tamir masrafı 9.408,83 TL'nin faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, bu talebin kabul edilmemesi halinde aynı model ve özelliklere sahip (0) km bir araç ile değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Noterliğinin ... tarih ve ... yevmiye nolu ihtarnamesi gönderildiğini, ihtarnamenin tebliğ olmasına rağmen müvekkiline yazılı bir geri dönüş yapılmadığını, sadece tebliğ tarihi olan 28/07/2017 tarihinde müvekkilinin davalılar tarafından arandığını, sözlü olarak değişim talebinin yerine getirilmeyeceğini, yalnızca aracın 5.000 ve 10.000 bakımlarını hediye edilebileceği bilgisinin verildiğini, müvekkilinin bu teklifi reddettiğini, aracın ayıpları yüzünden piyasa değerinin 2.el değerinde olacağını, müvekkilinin kusurunun bulunmamasına rağmen aracının değerinin düştüğünü, bu nedenle davalılar tarafından araç değişimi yapılmayacak ise aracın değer kaybının ve müvekkilinin yaşadığı elem ve üzüntü nedeni ile manevi tazminat taleplerinin olduğunu beyan ederek, davalı tarafların, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki kanun hükümleri uyarınca, ayıplı ve eksik ifa yapmış olması sebebiyle, öncelikle aracın yenisi ile değiştirilmesini, yenisi ile değiştirilirse...
indirimine karar verilmesi gerektiğini, 7- Söz konusu ayıbın varlığı kabul edilse dahi, küçük bir müdahale ile giderilebilecek olması sebebi ile bu durum bedel indirimi gerektirecek bir ayıp olarak kabul edilmeliyken, üstelik ayıbın varlığı aracın kullanılması ve aracın kullanılmasından beklenen faydayı etkilememekte ve aracın değerinde bir kayıp yaratmamaktayken, yerel mahkeme tarafından aracın misli ile değiştirilmesi yönünde karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, söz konusu talebin kabulünün davacının dava yolunu bir sebepsiz zenginleşme aracı olarak kullanması sonucunu doğurduğunu, bilirkişi ek raporunda araçta oluşan değer kaybının 6.488,80 TL olduğu tespit edilmiş olmasına rağmen mahkemece aracın misli ile değişimi yönünde karar kurulmasının hakkaniyet ilkelerine aykırı olduğunu belirterek, ilk derece yargılaması sonucu kurulan hükmün istinaf yolu ile incelenerek bozularak reddine karar verilmesini talep etmiştir....
nun taleplerinin MK2 ve 3.maddelerine aykırı olacağını beyan ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; Satış akdinin tarafı olmadığını, İthalatçının müteselsil sorumluluğunun sadece Tüketici Kanunu kapsamında yer aldığını, davanın ise TTK'ya tabi olduğunu, bu neden ile davalı ...'un pasif husumet ehliyetinin olmadığını, ayıp ihbar sürelerine riayet edilmediğini, bedel iadesi ve ayıpsız misli ile değiştirme taleplerinin hukuka, MK.2. ve TBK.227. maddelerine aykırı olduğunu, davacının seçimlik hakkını onarım yönünde kullandığından artık araç değişimi ve bedel iadesi talep edemeyeceğini, davacının terditli talepte bulunamayacağını beyan ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; "Davacının talebi, ayıplı üretilen aracın iadesi ile yeni araç bedelinin ödenmesi, aksi halde yeni olan bir başka misliyle değiştirilmesi istemine ilişkindir....