değiştirilmesinin gerektiğini belirterek dava konusu buzdolabının ayıpsız misli ile değiştirilmesine, 550,00 TL servis ücretinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
-KARAR- Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan satın aldığı aracın kısa aralıklarla benzer şekilde 9 kez arıza yapması nedeniyle ayıplı olduğunu ileri sürerek ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ...Şti. vekili, araçta meydana gelen arızaların tamir ile giderilecek nitelikte olduğunu ve kullanım hatasından kaynaklandığını belirterek davanın reddini istemiştir. Davalı Gerçek A.Ş. vekili, aracın ayıplı olmadığını ve tamir edilerek giderilecek nitelikte arızaların bulunduğunu belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
-KARAR- Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan satın aldığı aracın kısa aralıklarla benzer şekilde 9 kez arıza yapması nedeniyle ayıplı olduğunu ileri sürerek ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ...Şti. vekili, araçta meydana gelen arızaların tamir ile giderilecek nitelikte olduğunu ve kullanım hatasından kaynaklandığını belirterek davanın reddini istemiştir. Davalı ... A.Ş. vekili, aracın ayıplı olmadığını ve tamir edilerek giderilecek nitelikte arızaların bulunduğunu belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
Anılan bilirkişi raporuna göre; dava konusu aracın, 6502 sayılı yasanın 8. maddesine göre ayıplı olup, mevcut haliyle can ve mal güvenliği için risk oluşturduğu, tamir maliyetinin de yüksek olup, ayrıca araçta değer kaybına sebebiyet verdiği, bilirkişi tarafından tespit edilen 46.000,00 TL masraf ve değer kaybının araç satış bedeline göre oldukça yüksek bir orana tekabul ettiği, belirtilen nedenlerle, malda tüketicinin makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran eksiklikler bulunduğunun kabulünün gerektiği, bu nedenle davacı tüketicinin gizli ayıp nedeniyle 6502 sayılı yasanın 11. maddesi gereğince, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebinin yerinde olduğu, satıcı ve üretici olan davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu sonucuna varılmakla, mahkemece; davacının aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebinin kabulü gerekirken yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi isabetsiz olduğundan, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nın...
Şti aleyhine 23/06/2010 gününde verilen dilekçe ile ayıpsız misli ile değişim istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28/10/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA 02/03/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut uyuşmazlıkta, ilk derece mahkemesince hüküm fıkrasında davanın kabulüne karar verildiği ifade edilmiş, ardından öncelikle misli ile değişim ve bunun olmaması halinde ise bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme yönünde karar verilmiştir. HMK'nın 111/1. maddesi ile terditli dava açılması yönünde bir düzenleme yapılmış ise de aynı maddenin 2. fıkrası ve yukarıda yazılı 297/2. maddeleri ile yasa koyucu tarafından terditli bir şekilde hüküm kurulmasına cevaz verilmemiştir. Mahkemenin ulaşmak istediği sonuca infaz aşamasında İİK'nın 24. maddesi uygulaması ile ulaşılabilecek olup; karar bu hali ile infaz kabiliyeti taşımamaktadır. Mahkemece, bu şekilde terditli şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olmuştur (Yargıtay 34 XX 968/489 E 2019/7685 K 25.06.2019 T. Emsal karar içeriği)....
Somut uyuşmazlıkta, ilk derece mahkemesince hüküm fıkrasında davanın kabulüne karar verildiği ifade edilmiş, ardından öncelikle misli ile değişim ve bunun olmaması halinde ise bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme yönünde karar verilmiştir. HMK'nın 111/1. maddesi ile terditli dava açılması yönünde bir düzenleme yapılmış ise de aynı maddenin 2. fıkrası ve yukarıda yazılı 297/2. maddeleri ile yasa koyucu tarafından terditli bir şekilde hüküm kurulmasına cevaz verilmemiştir. Mahkemenin ulaşmak istediği sonuca infaz aşamasında İİK'nın 24. maddesi uygulaması ile ulaşılabilecek olup; karar bu hali ile infaz kabiliyeti taşımamaktadır. Mahkemece, bu şekilde terditli şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olmuştur (Yargıtay 13 HD 2018/489 E 2019/7685 K 25.06.2019 T. Emsal karar içeriği)....
Mahkemece, aldırılan bilirkişi heyet raporu ile bağlı kalınarak araçta üretimden kaynaklı ayıp bulunduğu, davacının aracın ayıpsız misli ile değişimi talep etmekte haklı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne, dava konusu aracın misli ile değişimine karar verilmiştir. Davacının dava konusu aracı edinimin, dava dışı Fırat Makine Otomotiv Teks. Tur. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.’den satış suretiyle olduğu anlaşılmakla, satışı yapan dava dışı şirketin araç satışına ilişkin tacir konumunda olup bu ilişki içerisinde davacı tüketici konumunda olduğundan ve ithalatçı konumunda olan davalının, “misli ile değişim” seçimlik hakkı nedeniyle koşuların varlığı halinde 6502 sayılı TKHK’nın 11.maddesine göre sorumluluğu doğacağından, Tüketici Mahkemesinde davalıya husumet tevcih edilerek, mahkemece davanın esasının incelenmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalının, mahkemenin görevine ilişkin istinaf isteği usul ve yasaya uygun bulunmamıştır....
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; aracın gizli ayıplı olduğunu, sıfır km araçta olmayacak ses ve vuruntular nedeniyle müvekkilinin aracı kullanmasının beklenemeyeceğini, ayıbın beklenen faydayı ortadan kaldıran bir ayıp olduğunu, misli ile değişim şartlarının gerçekleştiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; misli ile değişim şartlarının oluşmadığını, davacının ayıp ihbar sürelerine uymadığını, serviste yapılan incelemede herhangi bir sorun olmadığının tespit edildiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR Uyuşmazlık, aracın gizli ayıplı olup olmadığı, ayıp ihbar sürelerine uyulup uyulmadığı, misli ile değişim şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır....
Davacı vekili 21/02/2022 tarihli beyan dilekçesi ile seçimlik hakkını aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi yönünde kullandıklarını beyan ettiği anlaşılmıştır. Öte yandan ilk derece mahkemesince dava konusu aracın tüm borç ve takyidatlarından arındırılarak davalıya iadesi ile ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmiştir. Aracın misli ile değişim kararı verilebilmesi için aracın üzerinde her hangi bir takyidat olup olmadığının araştırılarak, gerekçeli kararda da dava konusu aracın davalılara takyidatsız olarak iade edilmesi gerektiği hususunun yazılması gerekmektedir. Araçta takyidat bulunması halinde misli ile değişim kararı verilemeyecektir. (Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 2018/4276 esas, 2018/8338 karar sayılı 26/09/2018 tarihli kararı) İlk derece mahkemesince bankaya (TEB) yazılan müzekkereye verilen 17.05.2021 tarihli cevapta; davacı adına kayıtlı herhangi bir hesap, kredi ve borç bilgisine rastlanılmadığı belirtilmiştir....