WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddi zararlar, mal varlığında meydana gelen ve para ile değerlendirilebilen bir azalmayı ifade ettiklerinden, bu azalma miktarının idare tarafından telafi edilmediği süre içinde ayrıca enflasyon nedeni ile de kayba uğrayacağı açıktır. Manevi zararlar ise, mal varlığında meydana gelen somut bir azalma olmayıp, kişinin manevi varlığında ortaya çıkan olumsuzluklar olduğundan, manevi tazminat değerinin yargılama sonucu para olarak belirlenmesi zarara uğrayanı tatmin ve de bu zararın meydana getireni cezalandırma aracı olarak kullanılmasından kaynaklanmaktadır. Bu itibarla, ilk defa yargı kararıyla para olarak değerlendirilebilen bir manevi tazminatın önceden davalı idarece belirlenmesi ve de ödenmesinin mümkün olmaması nedeniyle, ödemede gecikmeden bahsedilemeyeceği gibi, manevi tazminat, esasen bütün hususlar dikkate alınarak "takdiren" belirlendiğinden manevi tazminata faiz uygulanmaması gerektiği oyuyla kararın bu kısmına katılmıyorum....

    Maddi zararlar, mal varlığında meydana gelen ve para ile değerlendirilebilen bir azalmayı ifade ettiklerinden, bu azalma miktarının idare tarafından telafi edilmediği süre içinde ayrıca enflasyon nedeni ile de kayba uğrayacağı açıktır. Manevi zararlar ise, mal varlığında meydana gelen somut bir azalma olmayıp, kişinin manevi varlığında ortaya çıkan olumsuzluklar olduğundan, manevi tazminat değerinin yargılama sonucu para olarak belirlenmesi zarara uğrayanı tatmin ve de bu zararın meydana getireni cezalandırma aracı olarak kullanılmasından kaynaklanmaktadır. Bu itibarla, ilk defa yargı kararıyla para olarak değerlendirilebilen bir manevi tazminatın önceden davalı idarece belirlenmesi ve de ödenmesinin mümkün olmaması nedeniyle, ödemede gecikmeden bahsedilemeyeceği gibi, manevi tazminat, esasen bütün hususlar dikkate alınarak "takdiren" belirlendiğinden manevi tazminata faiz uygulanmaması gerektiği oyuyla kararın bu kısmına katılmıyorum....

      Maddi zararlar, mal varlığında meydana gelen ve para ile değerlendirilebilen bir azalmayı ifade ettiklerinden, bu azalma miktarının idare tarafından telafi edilmediği süre içinde ayrıca enflasyon nedeni ile de kayba uğrayacağı açıktır. Manevi zararlar ise, mal varlığında meydana gelen somut bir azalma olmayıp, kişinin manevi varlığında ortaya çıkan olumsuzluklar olduğundan, manevi tazminat değerinin yargılama sonucu para olarak belirlenmesi zarara uğrayanı tatmin ve de bu zararın meydana getireni cezalandırma aracı olarak kullanılmasından kaynaklanmaktadır. Bu itibarla, ilk defa yargı kararıyla para olarak değerlendirilebilen bir manevi tazminatın önceden davalı idarece belirlenmesi ve de ödenmesinin mümkün olmaması nedeniyle, ödemede gecikmeden bahsedilemeyeceği gibi, manevi tazminat, esasen bütün hususlar dikkate alınarak "takdiren" belirlendiğinden manevi tazminata faiz uygulanmaması gerektiği oyuyla kararın bu kısmına katılmıyorum....

        Mahkemece, davacı-karşı davalının maddi tazminat talebinin reddine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 10.000,00 TL manevi tazminatın davalılar-karşı davacılardan tahsili ile davacı-karşı davalıya verilmesine, davalılar-karşı davacıların maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı-karşı davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde "Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar" hükmüne yer verilmiştir....

          Maddi zararlar, mal varlığında meydana gelen ve para ile değerlendirilebilen bir azalmayı ifade ettiklerinden, bu azalma miktarının idare tarafından telafi edilmediği süre içinde ayrıca enflasyon nedeni ile de kayba uğrayacağı açıktır. Manevi zararlar ise, mal varlığında meydana gelen somut bir azalma olmayıp, kişinin manevi varlığında ortaya çıkan olumsuzluklar olduğundan, manevi tazminat değerinin yargılama sonucu para olarak belirlenmesi zarara uğrayanı tatmin ve de bu zararın meydana getireni cezalandırma aracı olarak kullanılmasından kaynaklanmaktadır. Bu itibarla, ilk defa yargı kararıyla para olarak değerlendirilebilen bir manevi tazminatın önceden davalı idarece belirlenmesi ve de ödenmesinin mümkün olmaması nedeniyle, ödemede gecikmeden bahsedilemeyeceği gibi, manevi tazminat, esasen bütün hususlar dikkate alınarak "takdiren" belirlendiğinden manevi tazminata faiz uygulanmaması gerektiği oyuyla kararın bu kısmına katılmıyorum....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:TÜKETİCİ MAHKEMESİ Dava dilekçesinde 75 TL maddi tazminat ile her bir davacı için 5.000'er TL manevi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, davacıların nikah töreni nedeniyle çekilen fotoğrafların yok olması nedeniyle maddi ve manevi tazminat talep edilmiştir.Mahkemece; taraflar arasında nikah töreni hizmet sözleşmesi yapıldığı, çekilen fotoğrafların çekim hatası ve davalı taraftan kaynaklanan kusur nedeniyle yandığı, bu nedenle davacı tarafa teslim edilemediği, bu durumun maddi ve manevi zarara neden olduğu gerekçe gösterilerek, davanın kabulüne karar verilmiştir....

              b) Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacılar vekili, alınacak mal karşılığında müvekkili şirket tarafından davalı şirkete senet verildiğini, diğer müvekkili ...'ın bu senetlerde kefil olduğunu, malların teslim edilmemesi nedeniyle borçları bulunmadığı halde davalı şirketin bedelsiz kalan bu senetlere istinaden icra takibi başlattığını, durumun izah edilmesine karşın icra takibi sırasında iki kez haciz gerçekleştirildiğini ve bir kısım menkulün muhafaza altına alındığını, davalı şirket aleyhine açılan menfi tespit davası ile müvekkillerinin borçlu olmadığının tespitine karar verildiğini, kararın Yargıtayca onandığını, bu karara rağmen muhafaza altına alınan malların iade edilmediğini ve zararın karşılanmadığını belirterek, oluşan maddi ve manevi zararın tazmini isteminde bulunmuştur. Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, alınan bilirkişi raporu benimsenerek, ... 2....

                Yerel mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda maddi tazminat istemi reddedilmiş, manevi tazminat yönünden ise istemin kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı, davalının kayınpederi olduğunu, kızıyla aralarındaki boşanma davasının da derdest olduğunu, davalının 9 gün iş ve güçten kalacak şekilde kendisini yaraladığını belirterek maddi ve manevi tazminat istemiştir. Davalı, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak alınan bilirkişi raporunda, davacının basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek düzeyde yaralandığı, maruz kaldığı olaya bağlı geçici veya kalıcı iş göremezlik tayinine mahal olmadığının bildirilmesi nedeniyle davacının maddi tazminat isteminin reddine, ancak,davacının uğramış olduğu darp neticesinde elem ve acı çektiği bu nedenle davalıdan manevi tazminat talep etmesinde haklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

                  Mahkemece maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne, 5.000 YTL’nin 15.1.2004 tarihinden itibaren değişen oranlarda yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret 2008/1457-2429 veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder....

                    Maddi zararlar, mal varlığında meydana gelen ve para ile değerlendirilebilen bir azalmayı ifade ettiklerinden, bu azalma miktarının idare tarafından telafi edilmediği süre içinde ayrıca enflasyon nedeni ile de kayba uğrayacağı açıktır. Manevi zararlar ise, mal varlığında meydana gelen somut bir azalma olmayıp, kişinin manevi varlığında ortaya çıkan olumsuzluklar olduğundan, manevi tazminat değerinin yargılama sonucu para olarak belirlenmesi zarara uğrayanı tatmin ve de bu zararın meydana getireni cezalandırma aracı olarak kullanılmasından kaynaklanmaktadır. Bu itibarla, ilk defa yargı kararıyla para olarak değerlendirilebilen bir manevi tazminatın önceden davalı idarece belirlenmesi ve de ödenmesinin mümkün olmaması nedeniyle, ödemede gecikmeden bahsedilemeyeceği gibi, manevi tazminat, esasen bütün hususlar dikkate alınarak "takdiren" belirlendiğinden, manevi tazminata faiz uygulanmaması gerektiği oyu ile çoğunluk kararının bu kısmına katılmıyorum....

                      UYAP Entegrasyonu