Asliye Hukuk Mahkemesi 2017/124 D.İş 2017/143 K. sayılı dosyası ile müvekkili şirketin davalıya ait taşınmaza yapmış olduğu toplam masrafları ve diğer alacaklarını belirlemek üzere tespit yaptırıldığını, 05.08.2018 tarihli bilirkişi raporunda 398.578,25 TL imalat bedeli, 369.409,36 TL eşya bedeli olmak üzere toplam 767.987,61 TL belirlendiğini, 398.578,25 TL imalat ve tadilat masrafını tahsil etmek amacıyla Manavgat 2. İcra Müdürlüğünün 2018/4097 E....
Asliye Hukuk Mahkemesi 2017/124 D.İş 2017/143 K. sayılı dosyası ile müvekkili şirketin davalıya ait taşınmaza yapmış olduğu toplam masrafları ve diğer alacaklarını belirlemek üzere tespit yaptırıldığını, 05.08.2018 tarihli bilirkişi raporunda 398.578,25 TL imalat bedeli, 369.409,36 TL eşya bedeli olmak üzere toplam 767.987,61 TL belirlendiğini, 398.578,25 TL imalat ve tadilat masrafını tahsil etmek amacıyla Manavgat 2. İcra Müdürlüğünün 2018/4097 E....
Mahkemece, elatmanın önlenmesi ve eksik imalat bedeli taleplerinin kabulü ile kira kaybı talebinin reddine dair verilen hüküm, Yargıtay 15....
Karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Dava, gecikme cezası ve eksik imalat bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davacı tarafça 5.000,00 TL kira kaybı, 3.000,00 TL eksik imalat imalat bedeli talep edilmesine göre, mahkemece kabul edilen gecikme cezasının 5.000,00 TL'sinin dava tarihinden, kalan kısmının ıslah tarihinden itibaren yasal faiziyle tahsiline karar verilmesi gerekirken, kira kaybı ve eksik işler toplamına dava tarihinden faiz işletilmesi doğru olmadığı gibi, kabule göre de iki davacı bulunduğu hususu gözardı edilerek kabulüne karar verilen alacağın davacıya ödenmesine karar verilmesi de doğru değildir....
K A R A R Davacı, davalılar ile aralarında düzenlenen kira sözleşmesi ile boş dükkanı, tamirat yaparak kullanılır hale getirdiğini, imalat bedelinin kira parasından düşülmesi karalaştırıldığını, kullanımın davalılarca engellendiğini ileri sürerek yaptığı imalatlar bedeli 4.200.000.000 TL'nin faizi ile ödetilmesine dükkanda kalan menkul eşyaların iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalılar davanın reddini dilemişlerdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : HAKSIZ İŞGAL TAZMİNATI (ECRİMİSİL) Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, mirasbırakanları ...'in maliki olduğu 811 parsel sayılı taşınmazdaki 23 numaralı bağımsız bölümü muvazaalı olarak davalıya temlik ettiğini ve bu konuda mahkemece miras payları oranında tapu kaydının iptali ve tesciline karar verildiğini, kesinleşen mahkeme kararına rağmen taşınmazda davalının haksız işgalinin devam ettiğini ileri sürerek 37.000,00.-TL ecrimisile hükmedilmesini istemişlerdir. Davalı, taşınmazı bedeli karşılığında iktisap ettiğini ve davacıların intifadan men koşulunu yerine getirmediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, muvazaa nedenine dayalı olarak verilen kararların açıklayıcı nitelikte olduğu muvazaalı işlemin tarafı olan kişinin iyiniyetli olamayacağı gerekçesiyle emsal rayice uygun kira bedeli üzerinden davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir....
Davalının, davacı yönetim ile yaptığı 1.2.2002 tarihli sözleşme ile sığınak olan apartman ortak yerini spor salonu olarak kullanmak üzere kiraladığı ve yeni yönetim tarafından kira sözleşmesine muvafakat edilmediğinden kullanamadığı, kira sözleşmesinin uygulamaya konulamadığı dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. O halde, yapılan kira sözleşmesi ifa edilemediğine göre, davalının kira sözleşmesinin ifa 2009/7795-11591 edileceği inancı ile yaptırdığı imalat bedellerini, yani menfi zararlarını talebe hakkı vardır. Açıklanan nedenle tesbit raporu ve yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporu ile belirlenen davalı tarafından dava konusu taşınmaza yaptırılan imalat bedellerinin davacı-karşı davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile sadece faydalı gider mahiyetinde kabul edilen pvc doğrama ve cam bedeline karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....
Mahkemece, iddia, savunma, tüm dosya kapsamı ve bilirkişi raporuna göre,taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 4.maddesinde inşaat süresinin sözleşme tarihinden itibaren 4 yıl olarak belirtildiği ve davacıya verilmesi gereken bağımsız bölümlerin teslim tarihinin 30.06.2004 olduğu, bu süre sonunda teslim gerçekleşmediği takdirde dairelerin tamamı için o günün piyasa rayiçlerine göre kira ödeneceğinin düzenlendiği, davalı kooperatif tarafından %16.39 oranda imalat yapıldığı, imalatların bir kısmının davacı tarafından yapıldığı, davalının, edimlerini süresinde yerine getiremediği gibi ek bir süre verilmesini gerektirecek kadar dahi ifa yapılmadığı, sözleşmenin feshi talebinin haklı olduğu ancak davacının, seçimlik hakkını sözleşmenin feshi yönünde kullandığından, kira bedeli talebinde bulunamayacağı gerekçesiyle, fesih talebinin kabulü ile taraflar arasında yapılan sözleşmenin geçmişe etkili olarak feshine, kira alacağı talebinin ise reddine karar verilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açtıkları davada 136.000,00 TL + 7000,00 TL = 143.000,00 TL talep ettiklerini, söz konusu dosyada bilirkişilerin imalat bedelini rapora yazmayı unutmaları nedeniyle vazgeçilen eksik imalat bedeli olan 7.000,00 TL ile daire ve dükkanların kışın su altında kalması nedeniyle Çorlu 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/72 değişik iş dosyası ile yapılan tespitte belirlenen ve müvekkili tarafından ödenen işçilik ve malzeme bedellerinin tahsili gerektiğini ileri sürerek, toplam 28.462,00 TL'nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/98 Esas sayılı dosyasında eksik işler ve kira kaybına ilişkin tazminat talebinde bulunduğunu, 25.10.2011 tarihli celsede eksiklikler yönünden taleplerinden feragat ettiklerini, feragatın kesin hüküm teşkil ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir....
Mahkemece ise, davacının ancak eksik ve ayıplı imalat bedeli isteyebileceği, bu kalem istekler yönünden de herhangi bir talebi olmadığı gerekçesiyle davanın redine karar verilmiştir.Oysaki taşınmazdaki eksiklik ve ayıplar yönünden talepte bulunmaksızın kira tazminatı istenemeyeceği yönünde herhangi bir yasal düzenleme yoktur.Davalının kusurlu imalatı nedeniyle satın aldığı taşınmazını davacı kiraya verememiş ise uğradığı zarar kapsamında kira tazminatı yönünden talepte bulunabilir. Hal böyle olunca bu yönde gerekli inceleme ve araştırma yapılmalı,makul bir süre ile sınırlı olarak belirlenecek kira tazminatından davalı sorumlu tutulmalıdır. Bu yönlerin gözardı edilerek davanın tümden reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....