Dava, ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme ve ayıplı aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, aksi halde de araç satış bedelinin faiziyle birlikte davalılardan tahsiline, manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili davalı T3 Ve Tic. A.Ş.'den satın almış olduğu aracın üretimden kaynaklı gizli ayıplı bulunduğu iddiasıyla aracın misliyle değiştirilmesi, olmadığı takdirde de bedel iadesi talep etmiş olup, davalılar ise ayıp iddialarını kabul etmediklerini, ayıp söz konusu olsa dahi bu ayıbın basit şekilde giderilebileceğini, misli ile değişim ya da bedel iadesi şartlarının oluşmadığını belirterek davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece, davanın kabulüne ve aracın misli ile değişimine, manevi tazminat isteminin ise reddine karar verilmiş, bu karar süresi içerisinde davalı vekilleri tarafından ayrı ayrı istinaf edilmiştir. Mahkemece yapılan yargılamada alınan, ve Yıldız Teknik Üniversitende öğretim görevlisi olan Doç Dr....
tüketicinin makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonmik eksiklikler içeren mollar ayıplı mal olarak kabul edilir” şeklinde düzenlenmiş olduğunu, aynı yasanın 11. maddesinde de malın ayıplı olduğu durumlarda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiş olduğunu, buna göre betirtilen ayıplı ürünlerin ayıpsız misli ile değiştirilmesi, bu mümkün olmadığı tekdirde sözleşmeden dönme hakkı kapsamında ayıplı ürünlerin iadesi ve bedelinin ödenmesi amacıyla Düzce 2....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 26/05/2022 NUMARASI : 2021/511 ESAS - 2022/240 KARAR DAVA KONUSU : Ayıp Sebebine Dayalı Sözleşmeden Dönme, Bedel İadesi ve Manevi Tazminat KARAR : Taraflar arasında görülen dava sonucu verilen yerel mahkemenin yukarıda tarih ve numarası yazılı kararına karşı davacı tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketten 08/08/2021 tarihinde 19.250,00- TL'na mobilya aldığını, aldığı mobilyaların ayıplı ve istenilen renklerde olmadığını, ürünleri aldığı tarihte tarafına fatura tebliğ edilmediğini, fatura talebinde bulunduklarında 01/10/2021 tarihli fatura gönderildiğini, dava konusu ürünlerin belirlenen tarihte teslim edilmediğini, telefonla iletişim kurmak istediklerinde davalı tarafın telefona cevap vermediğini, davalı işyerine gidildiğinde ise çeşitli bahanelerle gönderildiklerini, davalı firma sahibinin ürünlerin ayıplı olduğunu kabul ettiğini...
Dava, ayıplı gayrimenkul satışından kaynaklı zarar talebine ilişkindir. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; satıcı niteliğine haiz davalı tarafından ayıplı olduğu iddia edilen taşınmazların satışından kaynaklı ayıp iddiası nedeni ile oluşan zararın tazmini istemli (bedel indirimi ) açılan iş bu davada davacının tüketici sıfatını taşıdığı, iş bu halde bu davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken yerinde olmayan gerekçelerle Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla bakılmış olması yerinde görülmemiştir. Belirtilen gerekçe ile davalı istinafı yerinde görülmekle, bu aşamada davacı istinafı incelenmeksizin ve değerlendirilmeksizin, dosyanın HMK 353/1- a-3 maddesi gereğince dosyaya Tüketici Mahkemesi sıfatı ile bakılmak üzere kararı veren Niğde . 1. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu verilen dosyadaki bilirkişi raporunda,kameradaki bu arızanın üretimden kaynaklı gizli ayıp olduğu ve bu haliyle kullanılmasının mümkün olmadığı belirtilmiştir. Bilirkişinin bu açıklamalarından kameranın, 4077 sayılı kanunun 4/1 maddesindeki anlamda ayıplı mal olduğu anlaşılmaktadır. Davacı, yasanın 4/2 maddesinde kendisine tanınan dört seçimlik haktan,ödediği bedelin iadesi hakkını kullanarak,dava açmıştır. Öyle olunca bedelin iadesi şartlarının davacı lehine gerçekleştiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle davanın kabulüne karar verilmesi gerekir. Arızanın tamirle giderilebileceği gerekçesi ile mahkemece davanın reddine karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 30.5.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı vekili; sera kurulumuna ilişkin malzemelerin üretimden kaynaklı ayıplı olduğunu, işbu davadan evvel de davalının davacı aleyhine ayıplı mal satışı sebebiyle dava açtığını savunarak davanın reddini dilemiştir....
Davalı ilk derece yargılama makamına sunmuş olduğu yanıt dilekçesi ile dava konusu aracın üretimden kaynaklı ayıplı olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; davalının istinaf talebi ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince incelenerek; davalının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir. Bu karar süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 2.el otomobil satışından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Dosya kapsamında 2001 model fiat uno marka otomobilin çalıntı ve üzerinde değişiklik yapılması nedeniyle ayıplı olduğunun iddia edildiği, bu nedenle 9.625.00.- YTL. tazminat istemi ile Asliye Hukuk Mahkemesine dava açıldığı anlaşılmaktadır. Tüketici Mahkemesi özel bir mahkemedir ve görevleri 4077 Sayılı Yasadan kaynaklanır. Somut olayda, uyuşmazlık 2.el otomobil satışından kaynaklanmakta olup, 4077 Sayılı Yasa kapsamında bulunmadığı anlaşılmakla, davacının genel hükümlere göre ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince ... 1....
Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 2. el telefon satışından kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davanın 05.10.2007 tarihinde 310.00.- YTL. değer gösterilerek sulh hukuk mahkemesinde açıldığı, alınan ikinci el telefonun ayıplı çıkması nedeniyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Tüketici mahkemesi özel bir mahkemedir ve görevleri 4077 Sayılı Yasadan kaynaklanır. Somut olayda; uyuşmazlığın 2. el telefon satışından kaynaklandığı, 4077 Sayılı Yasa kapsamında bulunmadığı anlaşılmakla, davanın genel hükümlere göre Ankara 11. Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Ankara 11. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 04.07.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dosya kapsamından, davacının satın aldığı koltuk takımının ayıplı ifa edilmesi nedeniyle davalı şirkete ihtarname gönderdiği, ancak sonuç alamadığı, bu nedenle ödenmiş olan bedelin yasal faizi birlikte iadesini talep ettiği anlaşılmıştır. Davacı mobilya almak için gitmiş olduğu mağazadan beğenmiş olduğu bir koltuk modeli üzerinde beğendiği renk ve desende kumaşın kullanılması ve ayrıca yastıkların da kendi beğendiği şekilde düğmeli olarak imal edilmesi hususunda taraflar arasında yeni bir ürün imal edilmesi konusunda anlaşmaya varılmış olması nedeniyle dava konusu uyuşmazlığın TBK'nın 470. maddesinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklı olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle davada 4077 sayılı Kanunun uygulanması söz konusu olmadığından, davanın da genel hükümlere göre görevli asliye hukuk mahkmesinde görülmesi gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul Anadolu 27....