Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Oysaki bu tür uyuşmazlıklarda bedel iadesi ve faiz konusunda gerek Dairemizin istikrar kazanmış kararlarına ve gerekse Hukuk Genel Kurulu (22.06.2005 tarih 2005/4-309 E 2005/391 K.) kararına göre, bedel iadesi veya aracın değiştirilmesine karar verilmesi durumunda satıcının kullanma bedeli olarak bir talepte bulunamayacağı benimsenmiştir. Sözleşmeden cayma durumunda ise, araç ayıplı dahi olsa, tüketicinin tasarrufunda bulunduğu sürece satıcı veya sağlayıcının faiz ile sorumlu olmayacağı kabul edilmektedir. Arızanın niteliği itibariyle, aracın kullanımına engel teşkil etmediği ve aracın tüketici tarafından yargılama sürecinde devamlı kullandığı durumlarda bunun menfaatler dengesine ve hakkaniyete uygun olduğu şüphesizdir....

    GEREKÇE: Dava, ayıplı araç satışından kaynaklı değişim talebine ilişkindir. Davacı, 17.08.2015 tarihinde davalıdan sıfır ... marka bir araç satın aldığını, aracın motor arızası verdiğini, gizli ayıplı olduğunu iddia ederek aracın misli ile değişimine karar verilmesini istemiştir. Mahkememizce otomotiv alanında uzman üçlü bilirkişi heyetinden alınan kök ve ek raporlar alınmış alınan raporlarda, uyuşmazlığa konu ayıpların kalitesi AdBlue ile teknik anlamda ilişkilendirilemediği, dava konusu aracın, kullanım hatasından kaynaklanmayan, imalat hatasına dayalı, garanti süresi içerisinde ortaya çıkmış ve garanti süresi sonrasında da devam eden, araçtan faydalanmayı ortadan kaldıran motor sistem komponent arızaları nedeni ile konu aracın ayıplı olduğu, ilgili sistemdeki arızaların konu aracın teslimi esnasında makul ve ortalama bir tüketici tarafından tespitinin mümkün olmaması nedeni ile konu aracın gizli ayıp niteliği taşıdığı tespit edilmiştir....

      GEREKÇE: Dava, taraflar arasında mevcut ticari alışveriş kapsamında davalıdan satın alınan ürünün ayıplı olduğundan bahisle ayıplı malın iadesi ile ödenen 940,00-TL bedelin davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Tüm dosya kapsamı dinlenilen tanık beyanı bir arada değerlendirildiğinde; Tarafların Katılımı ile 11.03.2021 gerçekleşen Arabuluculuk görüşmeleri esnasında davalı tarafça ürünün iade edilmesi koşulunda ücret iadesinin kabul edildiği ancak Arabulucu ücretinde anlaşılamaması nedeni ile Anlaşamama tutanağının düzenlendiği görülmekle tarafların kabulünde olan ayıplı ürünün davalıya mahkememize başvurup talep etmesi halinde mahkememizce iadesi ile ürün bedelinin tahsiline ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        İcra dosyasında kendisine düşen bu edimi yerine getirdiği takdirde ayıpsız malın teslimi veya bedelinin tahsiline ilişkin takibe devam edilmesinde yasaya uymayan bir yön bulunmamaktadır. Bu durumda Mahkemece yapılacak iş; yukarıdaki ilkeler ışığında her iki takip dosyası birlikte değerlendirilerek, ayıplı aracın İcra Müdürlüğüne teslim edilmesi halinde ayıpsız aracın teslimi veya bedelinin tahsili yönündeki infazın gerçekleştirilmesine karar vermekten ibarettir. Mahkeme kararının bu nedenlerle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 07.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/4 D.İş sayılı dosyası ile dava konusu aracın tespit tarihi itibari ile piyasa değerinin 109.500,00 TL olarak tespit edildiğini, Anayasa Mahkemesinin 2019/40 Esas, 2020/40 Karar sayılı kararı gözetilerek değer kaybı hesaplaması yapılması gerektiğini, ayıplı aracın davalıya teslimi ile davalının sebepsiz zenginleşeceğini, taraflar arasında aşırı dengesizliğe neden olunacağını, davacının benzer nitelikte araç satın alamayacağını, TBK’nın 229.maddesi hükmü gereğince ayıplı maldan doğan zararın giderilmesini isteme haklarını bulunduğunu, 45.000,00 TL ödenmesi karşılığında aracın davalıya teslimi yönündeki kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, aracın güncel piyasa değerinin tahsilinin gerektiğini ileri sürerek istinaf başvurusunda bulunmuştur. DELİLLER : İstinaf incelemesine esas; Yerel mahkemenin dosyası içerisinde bulunan belge ve kayıtlar....

          Müdürlüğü'ne teminat olarak sunulduğu, dayanak ilama ilişkin temyiz sürecinin devam ettiği gerekçesi ile aracın iadesi ile ilgili icra emrinin araç bedelinin tahsili işlemlerine kadar durdurulmasına; dosya borcunun ödenmesi halinde aracın teslimi ile ilgili icra emrinin iptaline karar verilmiştir....

            Ltz Titan ... beyazı marka aracın davacı tarafından davalı ... iadesi koşuluyla 85.450,01 TL araç bedelinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, davalılardan satın aldığı araçta üretim hatası bulunduğunu belirterek, sözleşmeden dönme ve araç için bedelin iadesi talebiyle bu davayı açmıştır. Dosyadaki bilirkişi raporundan araçta üretim hatası olduğu anlaşılmış olup, Mahkemece dava kabul edilmiştir. Davacı asil tarafından Dairemize sunulan 23.03.2018 tarihli dilekçe içeriğinden dava konusu aracın ayıplı olmasına rağmen davacı asil tarafından kullanılmaya devam ettiği ve kaza geçirdiğini beyan etmiş olduğu anlaşılmaktadır....

              Bu yasal düzenlemeyle tüketiciye ayıplı mal nedeniyle tanınan seçimlik haklarından birisi de ayıplı malın iadesi ve ödenen bedelin tahsilidir. Tüketici, yasayla kendisine tanınan dört seçimlik hakkından birini tercih etmekte özgürdür....

                İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı tarafın aracın bakımlarını eksiksiz yerine getirdiği, dışarıdan müdahale ile yangının çıkışı arasında herhangi bir bağlantı kurulamadığı, aracın elektrik tesisatından kaynaklı ayıplı olduğunun 23.03.2020 tarihli bilirkişi raporu ile belirlendiği, buna göre araçta elektrik aksamından kaynaklı imalat hatası bulunduğunun davacı tarafça ispat edildiği, davalının ise aksini ispatlayamadığı gerekçesiyle; davanın kabulüne, 161.938,05 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, dava konusu olan ve hasara uğrayan aracın davacı tarafından davalıya iadesi ve devrine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

                  -KARAR- Davacı vekili, müvekkilinin ithalatçısı davalı Hyundai Assan Otomotiv San ve Tic.A.Ş olan aracı diğer davalıdan satın aldığını, aracın kullanımına başlandığı tarihten itibaren sık sık arızalandığını ve servise götürüldüğünü, aracın imalat hatası olması nedeni ile aracın aynı nitelikte yenisi ile değiştirilmesine veya ödenen 19.757.92.-TL satış bedelinin ticari faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 10.06.2010 günlü oturumda ise aracın aynı ile değiştirilmesinin mümkün olmaması nedeniyle sözleşmenin feshi ile araç bedelinin faizi ile tahsilini istemiştir. Davalılar vekili, zamanaşımı itirazında bulunduğu gibi araçta ayıp olarak nitelenebilecek bir husus bulunmadığını, aracın kullanımını etkilemeyeceğini, basit müdahale ile arızanın giderilebileceğini, kaldı ki, yasal sürede ayıp ihbarının yapılmadığını, faiz istenemeyeceği gibi bedelin iadesine karar verilmesi halinde faydalanma bedelinin mahsubunu talep etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu