Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraf delilleri toplandıktan sonra, dava konusu araçlarda ayıp bulunup bulunmadığı, ayıp var ise bu durumun üretimden mi yoksa kullanımdan mı, dış etkenden mi kaynaklandığı, makinanın ayıplı olup olmadığı, bu ayıbın gizli ayıp olup olmadığı, davacının bu nedenlerle bedelin iadesi talebinde bulunma koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında makine mühendisi ve kimya mühendisi bilirkişilerden rapor alınmış, 27/04/2020 ve 01/02/2021 tarihli raporlarda, araçlardaki hasarın üretim aşamasında boyama hatasından kaynaklandığı, , bu ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu, sorunun kullanımdan kaynaklanmadığı, ayıbın aracın tümünü değiştirilmesini gerektirecek bir gizli ayıp sınıfına girmediği, bedel indirimi seçeneğinin uygulanabileceği bildirilmiştir....

    Mahkememizce bedelde indirim talebi kabul edildiğinden ve davacının talebinden reddedilen kısım olmayacağından, tüm eser bedeli dikkate alınarak, davalı yararına vekalet ücretine karar verilmemiştir ----- Tüm dosya kapsamındaki delil durumuna göre; davanın zamanaşımı süresi içerisinde açıldığı, dava konusu eserin ayıplı olduğu, ayıbın açık ayıp niteliğinde bulunduğu, ayıp ihbarının makul sürede yapıldığı, davalının bedelde indirim ---- kullanmasında korunmaya değer hukuki yararının bulunduğu, davacının faiz talebinin ise bulunmadığı anlaşıldığından, açıklanan nedenlerle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacının terditli olarak davalı aleyhine açtığı sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin TBK 475....

      Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde davacıya satılan römorkların ayıplı olduğu ve ayıbın üretim hatasından kaynaklandığı, tamiratla hatanın giderilemeyeceği, her ne kadar kambiyo senetleri temel ilişkiden bağımsız ise de dava konusu 27.000 TL.'lik senedin römork alışverişi nedeniyle davacı tarafından davalıya verildiğinin anlaşılmasına göre toplam 32.000 TL'nin davalıdan tahsili, davacı elindeki römorkların davalıya iadesi gerektiği, diğer taleplerin yerinde olmadığı gerekçeleri ile taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ile 32.000 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacının elindeki 4 adet römorkun davalıya iadesine, davacının fazlaya dair talep ve davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Ticari satışlarda satılan malın ayıplı olması halinde satıcının ayıba karşı tekeffülü hükümlerinin uygulanabilmesi için gereken ayıp ihbar süreleri TTK.'nun 25/3 maddesinde düzenlenmiştir....

        davalının bu harcamalardan da sorumlu olduğunu belirterek, taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ile 126.403 Euro maddi tazminat, 15.000 Euro manevi tazminat olmak üzere toplam 141.403 Euro tazminatın dava tarihindeki döviz satış kuru itibariyle TL cinsinden karşılığı 325.000 TL maddi ve manevi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Dava, ayıp nedenine dayalı olarak sözleşmenin feshi ile ödenen bedel ile birlikte maddi tazminatın tazmini istemine ilişkin olup, davanın reddine karar verildiğine ve dava değeri 30.446,45 TL olduğuna göre, kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine göre 3.600,00 TL nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde 2.936,00TL vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması HMUK'nın 438/7.maddesi hükmü gereğidir....

            Ancak bu seçimlilik haklarını kullanırken sözleşmenin diğer tarafı olan satıcı için de orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması halinde tüketici sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedel indirim haklarından birini kullanabilir....

            Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür... ” şeklindeki düzenlemeye göre, tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Ancak, kanun tarafından korunan sözleşme taraflarından tüketicinin yanında, kurulacak hükmün sözleşmenin diğer tarafı olan satıcı için de orantısız güçlükleri de beraberinde getirmemesi gerekir. Ayıbın öneminin aracın kullanımına ve beklenen faydaya bir etkisinin olmaması, aracın ayıplı ve ayıpsız değeri arasındaki farkın araç bedeli nazara alındığında azlığı yani karşılıklı menfaatler dengesi ile hukukun temel prensibi olan hakkaniyet kuralları değerlendirilerek ayıp nedeni ile bedel indirimi veya tüketicinin diğer seçimlik haklarını kullanıp kullanmayacağının tesbit edilmesi zorunludur....

              Tüketici Mahkemesi'nin 25/12/2019 Tarih - 2019/40- 2019/630 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: DAVA; ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İstinaf incelemesi HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır. Dosyanın incelemesinde; davacının, davalıdan aldığı mobilyaların eksik ve ayıplı teslim edildiğini belirterek ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talep ettiği, davalının teslimin tam yapıldığı, malların ayıplı olmadığı, varsa ayıbın süresinde ihbar edilmediği ve bedel iadesinin orantısız olduğu gerekçesi ile davanın reddini istediği, mahkemece mobilyacı bilirkişiden alınan rapor doğrultusunda davanın kabulüne karar verildiği, karara karşı davalı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi, bedel iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 4,00 TL. kalan harcın temyiz edenden alınmasına, 09/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Hükme esas alınan bilirk...i raporunda “gizli ayıp”lı olarak belirtilen imalatlar ile ilgili olarak; bu ayıpların “açık” yada “gizli” olup olmadığı ve “gizli ayıp” olarak nitelendirilen bu ayıplar yönünden (rutubetlenme ve oluşan çatlar gibi ayıpların kullanım ve mevsimlerdeki yağmur, kar, güneş ve ısı durumları dikkate alınarak ne zaman oluştuğu yada oluşacağı ve bunu normal vasıflardaki tüketicinin ne zaman farkedebileceği ile bağımsız bölümün teslim tarihi ve varsa ihbar, tespit tarihi de göz önünde bulundurularak) yasal süresi içinde ayıp ihbarında bulunulup bulunulmadığı hususlarına yeterince yer verilmediği anlaşılmaktadır. 6098 sayılı TBK.’nun 223. maddesi hükmü ile gizli ayıplar yönünden kendisine yüklenen “hemen ihbar” mükellefiyetini yerine getirip getirmediğini ispat yükü davacıdadır. Site yönetiminin ve diğer tüketicilerin, tüketici adına ayıp ihbarında bulunma hak ve yetkisi bulunmamaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu