Kayyım atanması talebinin yukarıda açıklanan kanun hükümleri gözetilerek, kanunun amacı da dikkate alınmak suretiyle değerlendirilip sonuçlandırılması gerekir. Buna göre mahkemece, ilk önce kayyım atanması için ihbarda bulunan mahkemeden kayyım atanması isteminin Türk Medeni Kanununun 426.maddesi kapsamında temsil kayyımı atanması mı yoksa 427. maddesi kapsamında yönetim kayyımı atanması istemi olduğu açıklattırılmalı, bundan sonra temsil veya yönetim kayyımlığı şartlarının oluşup oluşmadığı kanun maddelerinde sayılan sebepler kapsamında değerlendirilmelidir....
Maddesi dikkate alınarak kayyım atanması talebinin reddine karar verilmesi gerektiği... " gerekçesiyle, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Bu ara karara karşı, davacılar vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, B blok yönetimi oluşturulması kararının iptaline, kapıcı yönünden kat malikleri kurulu kararı olmadan hareket edilemeyeceğinin tespitine ve davalıların uyarılmasına, yönetici atanması isteminin reddine, ferdi ısınma sistemi yönünden ise karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Kat Mülkiyeti Kanunu uyarınca, yönetici atanması ve yöneticiye ücret belirlenmesine ilişkin kararlar iptal edilinceye kadar geçerli olup yeniden yönetici atanana veya yönetici seçimi kararının iptal edildiği tarihe kadar seçilen yöneticinin görevi devam edeceği gibi iptal kararı geriye doğru yürümez. Öte yandan aynı kanunun 34. maddesi uyarınca yönetici, kat maliklerinin, hem sayı hem arsa payı bakımından çoğunluğu tarafından atanır....
D)İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı Tapu Müdürlüğü ve kayyım vekili istinaf dilekçesinde özetle; kayyım atanması davasının davacı T2 tarafından açıldığını, aynı davacının bu kez de mirasçı olduğunu beyanla, kayyım tayin edilen Abdürrazak oğlu Talat'ın baba adının düzeltilmesini talep ettiğini, davacının önce Talat'ı tanımadığını, sonra mirasçısı olduğunu iddia ederek iş bu davayı açtığını, talebin reddi gerektiğini, Talat ile Talat Erman'ın aynı kişi olduğunun ispatlanamadığını, kayyım atanması ve ortaklığın giderilmesi davalarında nüfusta ve tapuda belgelerin incelendiğini, adı geçenin sağ yada ölü olduğunun tespit edilemediğini, mirasçılarına da ulaşılamadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tapu kaydında düzeltim istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı Tapu Müdürlüğü ve dahili davalı kayyım vekili tarafından istinaf edilmiştir....
Davacı tarafça davalı kooperatifin ferdileşmesi amacıyla tasfiyesi, bu amaçla kayyım atanması ve genel kurul kararının iptali talebiyle Mahkememizin 2018/772 E. Sayılı dosyası ile açılan davanın yargılaması sırasında Mahkememizin 06/05/2019 tarihli ara kararı ile; "Genel Kurul Kararının İptali talepli dava ile ferdileşme, tasfiye ve kayyım atanması ile tespit taleplerinin birlikte görülmesi usulen mümkün olmadığından; "Genel Kurul Kararının İptali" davasının eldeki dosyadan tefriki ile mahkememizin ayrı bir esasına(2019/266 E.) kaydedilmesine, karar verilerek eldeki davaya kooperatifin ferdileşmesi amacıyla tasfiyesi davası olarak devam edilmiştir. Dava, davalı kooperatifin, kooperatifin ferdileşmesi amacıyla tasfiyesi talebine ilişkin bulunmaktadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Kayyım atanması talebine ilişkin davada ... 1.Sulh Hukuk Mahkemesi ve ... 2. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, ortaklığın giderilmesi davasına konu taşınmazda pay sahibi olan kooperatife Hazine’nin temsil kayyımı olarak atanması istemine ilişkindir. Sulh Hukuk mahkemesince, Kooperatifler Kanununa göre davanın ticaret mahkemesi sıfatıyla Asliye hukuk mahkemesince görülmesi gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın hasımsız açılan çekişmesiz yargı işi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....
-K A R A R- Dava, yasal danışman atanması istemine ilişkindir. ... Sulh Hukuk Mahkemesince, vasi atanması talep edilen ...'ın en son ikamet adresinin ve MERNİS adresinin "... Mah. ... Sk. No:... İç Kapı No:... .../..." olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ... Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise, kolluk araştırmasına göre yasal danışman atanması istenilen kısıtlı adayının kardeşi ile birlikte Merkez/... adresinde ikamet ettiğinin bildirildiği, UYAP sistemi üzerinden alınan nüfus kaydının incelenmesinde de MERNİS adresinin Merkez/...'da ikamet ettiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Türk Medenî Kanununun 426. maddesinde "Vesayet makamı, aşağıda yazılı olan veya kanunda gösterilen diğer hallerde ilgilisinin isteği üzerine veya re'sen temsil kayyımı atar:.......
San ve Tic AŞ'ne temsil kayyımı atanması talebine ilişkindir. TTK'da yöneticisiz kalan veya menfaat çatışması nedeniyle bir şirkete temsil kayyımı atanması yönünde hüküm bulunmamaktadır. Konu Türk Medeni Kanunun 426/3 ve 430/1 maddelerine göre değerlendirilmelidir. TMK 426/3 maddesine göre yasal temsilcinin görevini yerine getirmesine bir engel var ise temsil kayyımı atanması mümkündür. TMK 430/1 maddesinde "temsil kayyımı kendisine kayyım atanacak kimsenin yerleşim yeri vesayet makamı tarafından atanır" hükmüne yer verilmiştir. Bu konudaki yetki kesin niteliktedir. Belirtilen yasal düzenlemelere göre temsil kayyımı, kendisine kayyım atanması istenen şirketin muamele merkezi Asliye Ticaret Mahkemesince atanmalıdır. Kendisine temsil kayyımı atanması istenilen ......
Yargıtay Hukuk Dairelerinin yerleşik içtihatlarına göre, bir şirkete veya somut olayda olduğu gibi bir kooperatife kayyım atanması talep edildiğinde, organ boşluğunun bulunması halinde dahi, davanın ilgili kooperatif veya şirkete husumet yöneltilerek açılması gerekmektedir. Nitekim Yargıtay . Hukuk Dairesi'nin ... Esas, ... Karar Sayılı kararı; "...Dava, organ boşluğu dolduruluncaya kadar kooperatifi davada temsil etmek ve olağan işlemleri yapmak üzere kayyım atanması istemine ilişkindir. Bir kooperatife kayyım atanması hakkında açılacak davada kooperatif taraf olarak gösterilmelidir. Bu davanın kooperatif tüzel kişiliğine karşı açılması zorunluluğu karşısında, davanın hasımsız açılamayacağı gerekçesiyle reddine karar vermek gerekirken; dahili dava yoluyla taraf teşkili cihetine gidilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir..." şeklindedir. Yargıtay . Hukuk Dairesi'nin ... Esas, ......
Davacı yan kayyım atanması talepli işbu davayı hasımsız olarak açmıştır. Kayyım atanması talep edilen şirket ise ticaret sicil kaydından anlaşılacağı üzere faaldir. Bu durumda mahkemenin davanın çekişmesiz yargı işi olmadığına ilişkin karar gerekçesi isabetsiz ise de, mahkemece kayyım atanması talep edilen şirketin usulen davada taraf gösterilip şeklen bu eksikliğin tamamlanarak davanın açılmış olması gerektiği gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik görülmemiştir. Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın reddi yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....