AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 29/06/2021 NUMARASI : 2019/699 ESAS 2021/363 KARAR DAVA KONUSU : Tedbir Nafakası - Boşanma, Ziynet Alacağı KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; TMK 197.maddesi kapsamında kendisi ve müşterek çocuklar yararına tedbir nafakası talebinde bulunmuştur. Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini talep etmiş, yetki itirazında bulunmuştur. Davacı kadın birleşen dava dilekçesinde özetle; TMK 166/1.maddesi kapsamında boşanma ve fer'i talepler ile ayrıca ziynet alacağı talebinde bulunmuştur....
Boşanma davasında verilecek tedbir nafakası boşanma davasında verilen kararının kesinleşmesine kadar devam eder iken, bağımsız tedbir nafakası davasında verilen tedbir nafakası tarafların boşanmalarına kadar fiili ayrılık devam ettiği sürece devam eder. Derdest bir davadan söz edilebilmesi için davaların, taraflarının, konusunun ve dava sebebinin aynı olması gerekir (HMK m.114/1- 1). Bu sebeple, bağımsız tedbir nafakasının (TMK m 197) artırılması talebine ilişkin eldeki davanın, taraflar arasında görülen boşanma dava dosyası ile derdest olduğundan söz edilemez. Kabule göre de; derdestlik, dava şartlarından (HMK m. 114/1- ı) olup, mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir (HMK m 115/2). Bu itibarla, ilk derece mahkemesince "Derdestlik sebebiyle davanın açılmamış sayılmasına," karar verilmesi de doğru değildir....
GEREKÇE: Asıl dava; ayrı yaşamakta haklılığa dayalı tedbir nafakasına (TMK madde 197), birleşen dava; evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine (TMK madde 166/1) dayalı boşanma ve ferîlerine ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı - davalı tarafça her iki dava, davalı - davacı tarafça kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen nafaka ve tazminatlar yönünden süresinde istinaf talebinde bulunulmuştur. İstinaf kanun yolu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341 ila 361. maddeleri arasında düzenlenmiş olup, "İncelemenin Kapsamı" başlığını taşıyan 355. maddede de düzenlendiği üzere; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır, ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü taktirde bunu re'sen gözetir....
Davacı/davalı kadın vekili; kusur tespitine, kadının reddedilen yoksulluk nafakası ve manevi tazminat taleplerine, ziynet alacağı davasındaki vekalet ücretine yönelik olarak istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı/davacı erkek vekili; boşanma kararı dışındaki kısımlara yönelik olarak istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava, evlilik birliğinin sarsılması (TMK 166/1,2) nedenine dayalı boşanma ve fer'ileri ile ziynet eşyası alacağı, karşı dava; evlilik birliğinin sarsılması (TMK 166/1,2) nedenine dayalı boşanma ve fer'ileri, birleşen davalar ise, Türk Medeni Kanununun 197.maddesi uyarınca ayrı yaşamada haklılık iddiasına dayalı tedbir nafakası ve zina (TMK md 161) nedenine dayalı boşanma istemine ilişkindir. Anayasanın 141/3.maddesi "Bütün mahkemelerin hür türlü kararları gerekçeli olarak yazılır" buyurucu hükmünü içermektedir....
(TMK. m. 197/1) Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine, birinin diğerine yapacağı parasal katkıya (TMK..m..185/3, 186/3) konut (TMK m. 186) ve ev eşyasından yararlanmaya veya eşlerin mallarının yönetimine (TMK m. 223,242,244,262,263,264,267,215) ilişkin önlemleri alır.(TMK m. 197/2) Eşlerden biri, haklı bir sebep olmaksızın diğerinin birlikte yaşamaktan kaçınması veya ortak hayatın başka bir sebeple olanaksız hale gelmesi üzerine de yukarıdaki istemlerde bulunabilir.(TMK m. 197/3) Davacı, boşanma davası açılması sebebi dışında diğer sebeplerle eşinden ayrı yaşamakta haklı olduğunu iddia ile kanunda gösterilen (TMK.m..197/2) tedbirin alınmasını istemiştir. 4721 sayılı TMK'nın 186/3. maddesi uyarınca; Eşler birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlıkları ile katılırlar....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar davalı kadın vekili tarafından lehe hükmedilen tazminat miktarlarına, tedbir ve yoksulluk nafakası miktarına, kadın lehine TMK 197 .madde uyarınca bağlanan önlem nafakasının kaldırılmasına ve yoksulluk nafakasının toplu olarak takdirine yönelik olarak istinaf edilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava fiili ayrılık nedenine dayalı boşanma isteminden ibarettir. İlk derece mahkemesince dava kabul edilmiş, karar davalı kadın vekili tarafından lehe hükmedilen tazminat miktarlarına, tedbir ve yoksulluk nafakası miktarına, kadın lehine TMK 197. madde uyarınca bağlanan önlem nafakasının kaldırılmasına ve yoksulluk nafakasının toplu olarak takdirine yönelik olarak istinaf edilmiştir. Kurulan boşanma hükmü istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir....
GEREKÇE: Asıl dava ve karşı dava; TMK 166/1.maddesine dayalı boşanma ve fer'i taleplere , asıl dava ayrıca; TMK 162.maddesine dayalı boşanma talebine ilişkindir....
GEREKÇE; Asıl dava TMK 166/4 maddesinde düzenlenen fiili ayrılığa dayalı boşanma, karşı dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma davası, birleşen dava ise daha önce mahkeme kararıyla takdir edilen tedbir nafakasının arttırılması talebine yöneliktir. HMK 355. Maddesine göre inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı ve sınırlı olarak yapılmıştır. Taraflarca mahkeme kararının tümü istinaf konusu yapıldığından kesinleşen husus bulunmamaktadır....
Kadın lehine tedbir nafakası verilmesi açısından; Her ne kadar ilk derece mahkemesi tarafından dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere davalı kadın lehine TMK 197.maddesi gereğince tedbir nafakasına hükmedilmiş ise de; davalının cevap dilekçesinde karşı davasının olmadığı, talep ettiği nafakanın TMK 169 maddesi kapsamında olduğu, hal böyle olunca usulüne uygun açılmış karşı dava olmadan TMK 197.maddesi gereğince davalı kadın lehine tedbir nafakasına hükmedilmesinin hatalı olduğu, ayrıca davalının dilekçesinde usulüne uygun talebi olmamasına rağmen hükmedilen tedbir nafakasına yıllık artış uygulamasının da hatalı olduğu, ancak dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere TMK 169 maddesine göre hükmedilen 1.000TL tedbir nafakasının yeterli olduğu anlaşılmakla davacının tedbir nafakasına yönelik istinafı sadece TMK 197.maddesi kapsamında hükmedilen nafaka ve artış oranı üzerinden haklı görülerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
Aynı yasanın 197.maddesine göre de; eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir. Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır. Tedbir nafakasında, eşlerin birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlıkları ile katkıda bulunmaları gerekir (TMK Md. 186/son). Hakim, eşlerin birlikte yaşarken sürdürdükleri hayat seviyesini ayrı yaşamaları halinde de korunması gerektiğini gözetmelidir. Somut olayda; davacı, ayrı yaşamakta haklılık iddiasına dayalı olarak tedbir nafakası istemektedir. Davacı ev hanımı, davalı yurtdışında yeni mezun, giderleri düşüldükten sonra aylık net:2.318,43 TL geliri olan bir işte çalışmakta olup, üzerine kayıtlı araç ve gayrimenkul de bulunmamaktadır....